Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu denizci kepindeki harflerin şifresiyle başlayalım...
“Türkiye Cumhuriyeti Gemileri HASDAL / Türk Denizcileri-134”
3 buçuk yıl Deniz Kuvvetleri’nden 134 silah arkadaşlarının yattığı HASDAL anısına yapılmış bu kepler.
Tasarım kendilerine ait...
O 134 denizci silah arkadaşı nihayet serbest.
Onlardan biri Em. Deniz Kurmay Albay Ercan İrençin’le tanıştığımda başındaydı.
Bitez Aktur ana plajındaydı.
İşletmenin sahibi İbrahim Eyinç emekli deniz astsubayıdır.
Kendisi gibi astsubay yakın bir arkadaşıyla ortak lokanta kurmuşlar.
Sonra...
Bodrum’un denizi kadar oğlu Tayfun’un başında olduğu mutfağı da gözde ana plaj işletmesi.
Başka tesisleri de var.
..........................
Ortağının oğlu -Balyoz’dan yatmış olan- Ercan İrençin ve kendi oğlu -Bodrum’un ünlü Denizhan’ını işleten- Deniz Eyinç “kankalar”.
Lise bittikten sonra babalarının mesleğini sürdürmeye karar vermişler.
Deniz Harp Okulu sınavlarına girmişler.
Ercan kazanmış.
Deniz ise yaşamına iş hayatıyla devam etmiş.
Deniz Eyinç “Kazansaydım herhalde ben de Ercan’la birlikte Hasdal’da olurdum. Çünkü o demek ben demek” diyor.
Ercan parlak bir subay.
Akademiye girip kurmay olmuş.
Deniz Harp Okulu mezunları aynı zamanda “mühendislik” gibi teknik diploma sahibi de oldukları için Ercan İrençin “master” yapmış.
Sicili pırıl pırıl...
Balyoz davasından tutuklanmasa amiral olacağı kesin.
........................
Balyoz davasında kanıt diye gösterilenler malum.
Çok yazıldı.
Geçiyorum.
134 denizcinin mahkemede gösterdikleri delillerin salonda ses titreşimleri olarak kaldığını da tek tek tekrarlamaya gerek yok.
O dava için yazılan kitapları okumak kâfi.
İçlerinde “mizah” anı/kitapları da var.
Bu alacakaranlık günler nasıl geçiyormuş?
Günde iki saat sıkı spor.
Bol bol kitap okumak.
Ve...
Saatlerce süren kâğıt oyunlarında “akıl sporu” diye bilinen “briç...”

Adalet terazisinde bir “kep...”

........................
Tahliyeden sonra Bodrum’a, çocukluğundan bu yana en iyi arkadaşı olan Deniz Eyinç’e gelmiş.
Karşılaştığımız gün doyasıya yüzdü.
Neşesini kaybetmemiş.
Hanımefendisi ise hâlâ yaşadıklarının etkisi altında.
Deniz Kuvvetleri’nden ayrılış sebebini “Silahlı Kuvvetler’den beklediği yakınlığı bulamamış olmasıyla” izah ediyor.
“Aidiyet duygumu yitirdim. En acı gelen de bu” diyor.
Komplonun içinde bazı silah arkadaşlarının olmasını da içine sindiremiyor.
Omuz omuza yıllar geçirdiği kendi arkadaşının “Dikkat edin, sık sık telefon değiştirir” ihbarını acı acı gülerek anlattı.
2000 yılında aldığı telefon arıza yapınca 2001’de yeni bir telefon almış.
İşte mesele bundan ibaret.
Her devirde “muhbir” vatandaşlar vardır.
.........................
Ercan İrençin’in evinde aktif denizcilik yıllarından kalan yüzlerce kepi varmış.
Ancak...
Fotoğrafta gördüğünüz kep artık tek tercihiymiş.
........................
İddianamesinde ne yazıyordu sormadım, gerek de duymadım. Dinlediklerimle, yüreğim daha da burkuldu.
Paylaşmak istedim...