Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

HSYK ikidir toplanamıyor. AK Parti tepkili.
“Engelleme var” diye algılamış.
CHP’ye çağrı yapıyor:
“Ya oturalım birlikte yeni HSYK yasası yapalım ya da biz kendi taslağımızı raftan indirir yasalaştırırız. Meclis çoğunluğumuz buna yeter...”
......................
Raftaki HSYK yasa taslağının içe siner tarafı yok.
Anayasa Mahkemesi’nden dönmesi gerekir.
Ama...
Anayasa Mahkemesi’nden “iptal kararı” çıksa bile iktidar “atı alıp Üsküdar’ı -çoktan- geçmiş” olur.
En azından...
Yasa çıktığı anda çaycısına kadar HSYK’nın bütün personeli görevden alınabilir.
Anayasa Mahkemesi’nden iptal kararları geriye işlemeyeceği için hadi geçmiş olsun.
Dertler Marko paşaya!..
Bu yasa taslağı HSYK’nın Teftiş Kurulu’nu Adalet Bakanı’na bağlıyor.
Hakimlerin, savcıların tümü teftiş nedeniyle gözleri bir yandan Adalet Bakanı’nı kollayarak çalışmak zorunda olacaklar.
Yürütmenin gölgesi bütün ürpertici haşmetiyle yargının üzerine basacak.
Yeni HSYK üyelerinin seçimi de bir bakıma iktidarın iradesine bırakılmakta.

CHP İÇİN AKLIN YOLU
Soru:
“Türkiye’nin genelde ve CHP’nin özelde yararına mı böyle bir HSYK yasası?”
Elbette değil.
Bu durumda ortada “kuvvetler ayrılığı” fiilen yok hükmünde olur.
Sadece kağıt üzerinde kalır.
Yasama zaten çoğunlukta olan AK Parti’nin.
Son tahlilde AK Parti’nin başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a endeksli.
Yürütmenin böyle bir Meclis aritmetiğiyle oluşan yasamadan ayrı bir erk olduğunu söyleyebilen beri gelsin.
Ehh...
Raftan inecek iktidarın HSYK taslağı yasalaşırsa o da -fiilen- Erdoğan’ın çizeceği yol haritasında yerini alacaktır.
İstenen bu mu CHP’de...
Herhalde kimse “evet” cevabını veremez.
O halde aklın yolu “AK Parti’yle ortak çalışma ürünü bir yeni HSYK yasası çıkarmaktır.”
Aksi halde AK Parti’nin o dehşetengiz yasasına açılış kurdelesini altın makasla CHP kesmiş olur.

Haberin Devamı

ALIR DA KAÇAR MI?
Anlaşmak derken AK Parti’nin çok oltalı çaparisini yutmaktan söz ediyor değilim.
Yani...
AK Parti, muhalefete ve özellikle CHP’ye “bütün partilere HSYK üyelerinden kontenjan tanınsın böylece her parti Meclis’te temsil edildiği oranda üyeyi seçsin” diyor.
Bu mantık kabul edilir şey değil.
HSYK’nın siyasetle dizayn edilmesidir.
Burnuna kadar siyasete batmasıdır.
Oysa...
HSYK, “bağımsız yargı” ilkesi gereği “tarafsız” da olmalıdır.
Her üyenin seçildiği partiden kodlanması kabul edilemez.
Tam tersine “bağımsız ve tarafsız” HSYK için üyelerin Meclis tarafından seçilecek üyeleri “nitelikli çoğunlukla” saptanmalıdır.
Her aday için Meclis’in 5’te 4 veya 4’te 3 oy çoğunluğu aranmalıdır.
Fiili olarak hiçbir iktidar bu oranda bir Meclis çoğunluğuna sahip olamayacağı için, diğer partilerle uzlaşmak zorunda olacaktır.
Ve sonuç...
Bu uzlaşma “tarafsız” üyeler üzerinde sağlanabilir.
............................
Genelde Türkiye ve özelde CHP için doğru olanı hangisi?
Birincisi mi, ikincisi mi?
Elbette bu sonuncusu...
CHP iktidarla masaya oturmalı, “makulü normalde arayan” formülü yasalaştırmak için sonuna kadar çaba göstermelidir.
En güçlü referansı zaten günceldir.
“Tarafı olan yargı bir gün kendine suret vereni de yer.”
Bu pencereden bakılırsa “kazan-kazan” eksenli akıl oyunları görülebilir.