ABD'nin beyin "lob"larından biri olan Harvard Üniversitesi'nde Bin Ladin'in finanse ettiği bir araştırma programı var.
Dünyanın en saygın üniversitelerinden Harvard'ın Hukuk Okulu'nda bir bölüm İslami hukuk çalışmaları programına ayrılmış.
Yerlerde Ortadoğu halıları, duvarlarda Arabistan'dan fotoğraflar ve tablolar. Bir masanın üzerinde tesbihler...
Ve broşürlerden birinde her yıl Bin Ladin araştırma programından yararlanma koşulları sıralanıyor.
2 milyon dolarlık bir fon.
Ancak sahibi aranan katil Usame Bin Ladin değil...
Bu okuldan mezun olan kardeşi.
İtibarlı Boston Globe Gazetesi ön sayfasını kardeş Bin Ladin'in değerine ve yeteneklerine ayırarak yayın yapmış.
Boston'da saygı görerek yaşamını sürdürüyor.
Bir diğer düşündürücü örnek daha... Kasaba büyüklüğündeki Harvard binalarından en görkemlisi sayılabilecek Kenndy Okulları Taubman Merkezi, ünlü müzayede kuruluşu Sotheby's patronunun adını taşıyor. Onun bağışı ile kurulmuş.
Alfred Taubman adlı 78 yaşındaki bu milyarder 1 yıl, 1 gün hapise mahkum oldu.
Suçu: Diğer büyük müzayede kuruluşu Christie's ile <"satışlarda müşterilerinden yüzde 15 komisyon uygulamak için gizli anlaşma yapmak, rekabet koşullarını tüketici aleyhine ihlal etmek..."
Şimdi... Harvard'daki binada "Taubman adının sürüp - sürmeyeceği" tartışılmaya başlandı.
Harvard 1936'da John Harvard tarafından kurulmuş. Harvard Merkezi'nde dev bir heykeli var. Oksitlenme nedeniyle zamanla kurşuni renk almış.
Burada gelenek, heykelin önünde, onun papuçunu okşayarak fotoğraf çektirmeleri...
Heykelin kaidesi çok yüksek... Ancak öne doğru uzanan sol ayağının papuçuna erişiliyor.
Öylesine okşanmaktaki sol pabuçun burnu tunç rengi... Pırıl pırıl.
Böylesine saygın bir üniversiteyi kurduğu için "simgesel teşekkür."
Harvard, Beyaz Saray'a aralarında John Fitzgerald Kennedy ve George W. Bush'da olan 7 cumhurbaşkanı göndermiş.
Mezunlarından 40'ı Nobel Ödülü almış.
Love story... Türkiye'de aşk hikayesi adıyla gösterilmiş, unutulmaz bir filmdi.
Ali Mc Graw ve Ryan O'Neal oynamışlardı.
Boston'da çevrilmişti. Harvard Hukuk'tan bir gençle, kansere yenik düşen genç kızın belleklerimizdeki izi hala sürüyor.
Boston gerçekten tertemiz aşkların "doğal" dekoru.
Önümde uzanan manzarayı yansıtayım:
Gök masmavi... Güneş kurdela gibi Charles Nehri'ne gümüş nakışlarla yansıyor. Sıra sıra yelkenliler, motorlar marinada hafif esintiyle sallanıyorlar.
Nehirde zaman zaman kürekçilerin kayarcasına akışları izleniyor.
Arkalarındaki motorda antrenörleri.
Bu yöre "New England" adından da anlaşılacağı gibi İngiltere'nin eğitim ve spor kültürünü de taşımış.
Üniversiteler arası kürek yarışları bunlardan biri.
Yemyeşil kıyıda koşan gençler...
Boston'da 54 üniversite var.
En ünlüleri M.İ.T ve Harvard...
Nehrin kıyısında önce bir kasaba büyüklüğündeki M.İ.T binaları.
Sonra gene kasaba büyüklüğünde Harvard...
Bu kent dünyanın her yöresinden yetenekli öğrencilerin kesişme noktası.
En seçkin beyinlerden ışık alıyorlar.
Harvard'lı ya da M.İ.T.'li olmak başarıya açılan kapılar için özel pasaport.
Onların yaşamları sanki başka gezegende.
"Fakülte Kulübü" diye anılan tarihi restauranda bir gece geçirdim.
O farklı gezegene konuk olmak ayrıcalığını içlerinde yaşadım.
TÜTAV Başkanı Kemal Baytaş, tanıtım etkinlikleri dizisini, ABD'nin beyni Boston'da sürdürme hazırlığında.
Sayın Ecevit de, Harvard'da özel eğitim programına katılmıştı. Ona yürekten geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.
Boston benim için de bir aşk öyküsü...