"Hayalleriniz varsa, geleceğiniz var."
Geleceğin dünyasıyla buluşma noktasında, harikulade bir Cumartesi sabahı geçirdim.
İstanbul Maslak'ta bilim kurgu filmlerini andıran ama gerçek olan bir ortamda, sanalı yaşamak gibi çok garip bir macera duygusu...
Adı Crea - World... Yani "yaratım dünyası"...
Hayali olanlar orada toplanıyor. Yaratıyor.
Bir uzay ofisi ortamı... Gençlerin egemenlik üssü.
Crea - World'ün ortasında dairesel bir modül...
Zaman ve mekan ötesi izlenimleri veren, kapıları açıldığında içinden Uzay Yolu'nun Mr. Spack'ının çıkacağı beklentisi yaratan asansör kapıları... Bar... Duvara gömülü ve dokunmatik klavyeleri ekrana çağrılan bilgisayarlar... Koşu bantlarının bulunduğu spor bölümü...
Daire, tuvaletler, soyunma odaları ve duşlara açılan kapılarla sürüyor.
Bu ofis ortamı, 21.yy'ın yaşam kavramında binlerce volt çakan fikirler için bir teknoloji üssü...
Çalışma masalarında, sırtları Notre Dame'ın Kamburu Quasimodo gibi hantal bilgisayarlara hiç benzemeyen incecik tabletlere dönüşmüş plazma ekranlı bilgisayarlar... Bir kuyruklu piyano... Bir bilardo masası...
Crea - World'ün mimarisi Lotus, sanat tasarımı ise Serhat Kiraz tarafından gerçekleştirilmiş.
Ve sanılmasın ki bu ortam, Hollywood filmlerinin, TV dizilerinin bir özenti türevi...
Tam tersine... Yukarıdaki satırlarda anlatmaya çalıştığım gibi orada yaşayacak olanlarla ergonom, işlevsel ve keyifli ortam yaratılmış.
Sundance 1998 En İyi Yönetmen ödülünü alan "Pi" filminde şöyle denir: "Matematik doğanın dilidir. Bütün varlıklar ve olaylar rakamlarla anlatılabilir."
Crea - World, bu dille uyumlu, bilişim çağının özgün mimari ve sanat tasarımı... Ortadaki daire modülünü ahşap yürüyüş yolu çevreliyor. Bu dış çember üzerinde bir yılı simgeleyen ve 365 adet olması gereken matematik dilinin özel harfleri bulunuyor. Bütün yıl gece gündüz açık olmanın mesajını veriyor. Bar kontuarının yüzeyi, asansör kapıları, çalışma üniteleri burçların adlarını taşıyor. Astroloji haritaları ile bütünleşiyor. Doğanın temel öğeleri ateş, toprak, hava ve su ile kucaklanıyor.
Burada neler mi üretiliyor?
Yaşları 15'ten başlayan gençlerin yarattığı ve cep telefonunuzdan aldığınız hizmetler...
Mobil telefonu sadece kulak düzeyindeki ses transferinde kalmaktan çıkarıp, elde ve masada yaşam kültürünün vazgeçilmezliğine taşıyan buluşlar...
Crea - World'de, hayallerini gerçekleştirmek tutkusundaki gençlere teknoloji parkı, kullanabilecekleri yazılım kodlarını okuma öğretimi, buluşlarının planlanması, yatırım yapacak risk kapitalinin bulunması, diğer ülkelere pazarlanma olanakları sunulmakta. Gençler, orada kendi yazgılarının da kodlarını değiştiriyor.
Crea - World, 10 ay önce kurulmuş. Burada gerçekleştirilen 68 proje, Avrupa'dakiler de dahil olmak üzere GSM operatörü firmalara satılmış.
Bu çok yararlı girişimin arkasındaki Ericsson'u kutluyorum.
Ocak'ta Ankara ve ardından Mersin'de de Crea-World'ler açılacak.
İlk jenerasyon, analog (araç) telefonlardı.
2G, yani ikinci jenerasyon ise cep telefonları...
Şimdi, 2.5G yani, "iki buçuk jenerasyon" olarak tanımlanan WAP ve GPRS teknolojileri sürecindeyiz.
2004 yılında ise cep telefonlarına yerleştirilecek küçük kameralarla görüntü ve bilgi transferini sağlayacak 3G yani üçüncü jenerasyona geçilecek.
4G, şu anda sır gibi saklanıyor.
Crea - World gençleri arasında Anadolu okullarından kızlar, delikanlılar da var... Kolejliler de... İnternet kafelerden gelenler de...
Türkiye'nin umutları bilişim efendileri...
....................
Not: Bugün Hukuk Devleti için Avukatlar Forumu var. Adelet randevusu 14:00'te, Cemal Reşit Rey'de...