Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Amerika'da başkanlık seçimi için iki seçmen psikolojisi çarpışıyor:
1- Bundan kötüsü olamaz. Kimi seçersek daha iyidir?
2- Bunu eksisiyle artısıyla hiç değilse biliyoruz. Yeni fakat tanımadığımız biri ne maldır bilemeyiz.
Mc Cain ve Obama'nın seçilme şansları en yalın haliyle bu ikilemin parantezi içindedir.
Bana göre, sandıklarda birinci tür seçmen psikolojisi sonucu belirleyecek.
Çünkü Bush'un 8 yıllık yönetimi öylesine kötüydü ki, Obama'nın deneyimsiz oluşuna ve bilinmezliğine duyulan bütün kuşkulara rağmen "Daha da kötü olamaz ya" yargısı ABD seçmeninde çoğunlukta.
Hani adamın biri barmenin verdiği şarabı rezalet, kalitesiz bulmuş ve "bir başka şarap" istemiş.
Barmenin "Hangi marka?" sorusuna, "Hangisi olursa olsun, bundan daha kötü olamaz" cevabını vermiş ya, işte öyle bir durum.
Bush, 8 yılda hem ABD'yi cehenneme çevirdi, hem dünyayı...
Ekonomiden teröre, Afganistan ve Irak savaşlarına, İran'la savaş alarmlarına kadar küresel bir kâbus yarattı.
Amerika'dan başlayarak dünyayı saran son kriz tüy dikti.
Artık ister Mc Cain, ister bir başka Cumhuriyetçi parti adayı, kim olursa olsun Bush çizgisini devam ettirecek herkesin şansını karartmıştır.

Obama AKP gibi
Ecevit başbakanlığında Mesut Yılmaz ve Devlet Bahçeli'nin başbakan yardımcısı oldukları koalisyon hükümeti, Türkiye'yi öylesine kötü yönetti ki, Türkiye'de seçmen psikolojisi, "Bunların yerine kim gelirse gelsin daha kötüsü olamaz" zihniyetiyle 2002 seçimlerinde sandıklardan AKP'yi iktidar olarak çıkarttı.
Yoksa... Daha birkaç ay önce kurulmuş olan AKP'nin ve onun başındaki Erdoğan'ın hangi "hükümet deneyimi" ve "başarı referansı" vardı?
"CHP-ANAP-MHP koalisyonundan daha da kötü olacak değiller ya" psikolojisi 2002 seçim sonuçlarının şifresidir.
Tıpkı... Bush'un tam da seçim öncesi yarattığı son "küresel ekonomik kriz" gibi CHP-ANAP ve MHP koalisyon hükümeti de yaka silktiren berbat yönetim yılları üzerine, Türkiye'de yüz binlerin işsiz kaldığı ekonomik krizi de patlatarak tüy dikmişti.
Dünya süper büyükteki zihniyet devrimine hazır olsun.

Haberin Devamı

Bush... En kötü şarap

CALIFORNIA ŞARAP HAFTASI
Bir başka şarap izlenimleriyle yazıyı sürdüreyim.
Önce öykü... Figen-Randolph Ward Mays yıllar önce yeni evli genç bir çift olarak Sarıyer'deki -artık olmayan- ünlü balık lokantası Urcan'a giderler.
Randolph'un canı camekânda gördüğü canlı ıstakozları çeker.
Figen, "Çok pahalıdır" diye engellemek ister ama genç adam kararlıdır. Masaya ıstakoz gelir. Afiyetle yerler. Hesap gelir. Çok tuzlu bir fatura... Paraları çıkışmaz. Ertesi gün ödeyebilirler.
Randolph, "Madem ıstakoz bu kadar çok para ediyor, ithal edelim iyi kazanırız" der. Bu söylediğini yapar da...
Gerçekten iyi para kazanırlar. Ardından şarap ithali işine girerler onu da tuttururlar. İlk yıllarda oyun oynar gibidirler.
Zamanla şarap üzerine uzmanlaşırlar.
Bugün İstanbul'un, belki de Türkiye'nin özellikle ithal şarap ve peynir alanında 1 numaralar.
Onların firması ADCO ile Swissotel Gaja Restoran ABD Başkonsolosluğu'nun sponsorluğunda California Şarapları Haftası'nı düzenlediler.
Heitz Cellar şaraplarının dördüncü kuşak sahibi Kathleen Heitz Myers de onur konuğuydu.
"Şarap tadımları haftası" bağlamında ilk gece konukları arasındaydım.
"Bordeaux'dan başka şarap tanımam" muhafazakârlarına saygım var ama ben yeni dünyanın da çok iyi şaraplar ürettiği kanısındayım. İçtiğimiz California şarapları bunun kanıtı.
Bir de "yediklerimiz" için şef Murat Karaduman'a paragraf açayım...
1975 doğumlu Murat, 11 aylıkken Türkiye'den ayrılmış, sonrası... Avusturya'da lezzet serüvenini tüm eğitim aşamaları ve en iddialı restoran ve otellerde çalışmalarla yaşamış.
Bunlar arasında 3 Michelin yıldızlı olanlar da var.
Murat'ın Türkiye'de mutfak eğitimi kurumlarında ders vermesi, damaklardaki lezzet kadar yararlı izler de bırakacaktır.