İşte Le Monde Diplomatiqueden özetle "Neden satışlar düşüyor?" sorusuna yanıtlar. Dünyada gazete satışları düşüyor. Neden? Le Monde Diplomatiquein araştırması içime su serpti. Çünkü, gazeteciliğe "değdirmeler/iğnelemeler" şöyle başlıyor: "Kimse üzerine alınmasın ama yıllardır gazete satışları toplamının hep aynı kalması da toplumun gazeteler için yargısını ve infazını yansıtmıyor mu?" Gazete satışlarının bütün dünyada düşmesinin, kendi dışındaki oluşumlardan kaynaklanan nedenleri var. Bunlar sektörün kaptanlarının ustalığıyla ilgili olmayan atmosfer koşulları...Şöyle ki:- İNTERNET GAZETECİLİĞİ: Son yıllarda internet gazeteciliği, gazetelere büyük rakip.Gazete için ayrıca bayiye gitmeye, ücret ödemeye, dağıtım beklemeye gerek olmaksızın birkaç kez tıkla ve habere, yoruma, fotoğrafa ulaş.Daha şimdiden gazetelerin internet sitelerine girenlerin sayısı gazete satışlarını aştı bile. Geleceği okuma uzmanları, "yakın gelecekte gazetelerin asıl ürünlerinin, internet yayıncılığı olacağını, kâğıda basılı yayınların ikincil ürün haline geleceğini" söylüyorlar.Genç nesil internet tutkunu olduğu için, internet gazeteciliğinin okuyucuları, kartopu gibi büyüyerek çığ haline geliyor.Örgütlü gazetelerin yan ürünü olan sayfaların ötesinde sermayesi olmayan genç gazetecilerin internet sayfaları da çekim merkezleri oluşturuyor.Onların bir kısmı sorumsuzca yayın yapsalar da, aralarında kaliteli yayın yapanlar yok değil. Onların haberleri ve yorumları cesur ve güvenilir bulunuyor.İnternet gazeteciliği hareketli görüntülere de geçmek aşamasında... Böylece sadece yazılı basını değil, televizyon gazeteciliğini de aşan bir "sürat tehdidi" haline gelmekte.Televizyonlar, ancak çok önemli haberleri yayın keserek veriyorlar. Oysa "flash... flash..." niteliğinde olmasa bile her taze haber anında bilgisayar ekranına yansımakta. En "yenilenmiş" bilgiye ulaşmak için bir tık yeterli.Ayrıca, televizyonların hatta gazetelerin veremeyeceği bütün ayrıntılar internette kullanıma hazır...Bu durumda gazete satışlarının düşmesi doğal değil mi?Ama... İnsafsız olmamak gerekir.Gazete satışlarını o gazetelerin ekranlardaki internet sayfalarına giriş tıklarıyla toplamak gerek. Dış nedenler Medya kaptanlarının radarlarına yakalanmadan ansızın karşılarında buldukları bir diğer rakip daha var: "Bedava gazeteler..."Avrupada ve Amerikada parayla satılmayan, sadece ilanlarla yaşayan ve milyonlarca dağıtılan bedava gazeteler, klasik gazeteleri zorluyor. Bunlar öyle büyük satış mağazalarının sadece ürün fiyatlarını ve fotoğraflarını yansıtmakla yetinen "gazete formatlı broşürler" sanılmasın. Diğerleri gibi gazeteler...Özellikle popüler ürünleri üreten firmalar, parayla satılıyor ya da satılmıyor diye bir ayırım yapmaksızın bunlara ilan yüklüyorlar. Fransada bunlardan biri olan "20 minutes" günlük 2 milyon tiraja ulaştı. Bedavacılar Gazetelerin bir de kendilerine taktıkları çelmeler var.Örneğin, köklü ve saygın gazetelerde bile "asparagas" diye adlandırılan gerçekdışı haberler yer alıyor. New York Timesta, Washington Postta, Miamideki gazetelerde bu tür haberler, yazı işleri müdürlerinin başlarını yedi. Ama sürüyor...Gazetelerin sahipleri büyük sermayeyle iç içe... Daha önceleri sanayiciler ve bankacılar, yönetim kurulunda yer aldıkları gazetelerin yazı işlerine müdahale etmezlerdi. Şimdilerde kokular öyle değil.Medya, devleti yönetenlerle de fazla sıkı fıkı oldu. Son seçimlerde Bushu desteklemek ve Bushla ilgili bazı duyarlı haberleri duymazdan gelmek, bu iddianın bir örneği.Gazeteler, birbirlerinin sermayelerinde ve ekonomik yapılarında da gizli ortaklar haline gelmeye başladılar. Le Monde Diplomatique, bunlarla ilgili örnekler de veriyor.Yani... "Elle gelen düğün bayram" mı? g.civaoglu@milliyet.com.tr Ve düşüş