Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ankara'dan manzaralar her pencereden farklı görünüyor.
Önce, Anavatan'ın kaptan köşkünden görüntüler ve rota hesapları:
"hazirana kadar irtica ile mücadele yasasının geçebileni geçer. Kalanı bir sonraki döneme, kurulacak seçim hükümetine bırakılır.
MGK'nın duyarlı toplantılarında terlemek faslı artık biter.
Tabanı eritecek ve parti içindeki muhafazakarları tedirgin eden uygulamaları da, yeni hükümetin üstüne yıkarız.
Örneğin, mahalle kuran kurslarını kapatmak... Sarık, cübbe avcılığı yapmak... Başörtülü kız öğrencileri üniversiteye almamak, v.s...
Enflasyon ilk üç ayda yüzde 10...
Yaz sonuna kadar yüzde 30'u aşmaz.
Bu durumda tarıma yüksek taban fiyatı veririz.
Memura da yüksek zam...
Puanları toplar, yeni bütçeyi, kamu işçileri ile toplu sözleşmeyi ve enflasyonun yeniden şahlanma sürecini, kurulacak seçim hükümetine bırakırız.
Ayrıca...
Böylece - ara seçim hükümeti - suçlamalarından kurtuluruz.
- Askerle uygun adım - görüntüsü verecek seçim hükümetinin boynuna - ara rejim yaftası - asılacaktır.
Hele bir de Yalım Erez Başbakan olursa..."


Anavatan'ın bir de böyle açık görünmeyen hesabı çoktandır dillerde...
Yani...
"Deniz Baykal'ı bir süre daha idare etmek... İsteklerine - EVET - diyerek zaman kazanmak...
Sonra...
Soruşturma Kurulu çalışmalarını 2 ayda bitirtmek. Çiller'i Yüce Divan'a göndermek. Başsız kalacak DYP'yi çözerek 50 - 60 oyluk bir destek sağlamak.
Böylece CHP desteğine ihtiyaç kalmayan yeni bir Meclis aritmetiği oluşunca, Baykal'a
- yollarımız burada ayrılıyor - demek."
Bunlar, kolay şeyler değil, ama, Yılmaz'ın küpüne zarar keskin sirke kurmayları gene de böyle hesapların içindeler.

CHP'nin bütün bu açık ve de gizli hesapları görmediği sanılmasın.
Ecevit'ten sonra aktif siyasetçiler arasında en deneyimlisi Baykal'dır.
CHP karargahında ise hesaplar şöyle:
"Şimdi hemen bu hükümeti düşürmek çok yanlış olur.
Çünkü:
1 - DSP ve DTP ortak hükümetininin devamını isteyen
- iyi saatte olsunları - rahatsız etmiş ve karşımıza almış oluruz.
2 - Bu hükümeti hemen düşürmek için FP ve DYP ile işbirliği yapmak bizi sadece duyarlı çevrelerle karşı karşıya getirmez... Aynı zamanda tabanımıza, kamuoyuna da ters düşmüş oluruz. Hele onların desteğiyle
- seçim için de olsa - bir hükümetin başında Baykal'ın yer alması, CHP'nin temel ilkelerini ve 6 okunu, Atatürk'ün partisi olmak mirasını ret anlamına gelir.
3 - O halde en az hazirana kadar bu hükümeti destekleriz. Vergi Reformu ve irtica ile mücadele yasalarının çıkması için oy veririz. Bu yasalar çıkarsa, biz kendi tabanımızda güçleniriz. Anavatan kan kaybeder.
Peki... Ya Anavatan'ın
- özel senaryoları - tutarsa?..
Çiller, hazirana kadar Yüce Divan'a gönderilmiş olursa, hükümet DYP'yi
- hani mesela - parçalarsa... DYP'den sağlayacağı oylar nedeniyle artık CHP'ye ihtiyacı kalmazsa... - Yollarımız ayrılıyor - derse, ne olacak?"
Cevabı, bu hafta ortasında Yılmaz için "malvarlığı soruşturma önergesine" verilen CHP'nin EVET oylarındadır.
Yılmaz'a bir bakıma gövde gösterisi yapılmıştır:
"Bizimle oynama... Senin de Yüce Divan'a gitmen için oy kullanabiliriz. Derdini orada anlatırsın. Bu arada Başbakanlık'tan da olursun."


1 - Bu sütunda, hukuk üzerine siyaset gölgesinin düşmesine hep karşı çıkılmıştır. Daha TEDAŞ - TOFAŞ dosyalarından itibaren...
Aksi halde en haklı Meclis soruşturmaları bile kuşkuyla karşılanır.
O kapı bir kez açılırsa, yalama olur.
İşte... Görülüyor.
2 - CHP'nin bu politikası önümüzdeki günlerde - içten - bazı patlamalar yapabilir.
Kartlar tamamen oynanmış değil.
3 - DYP, önce CHP'ye bir azınlık hükümeti kurdurarak... Sonra bu girişimin arkasına erken seçimi - hatta - hemen seçimi katarak, bu hükümeti düşürmeyi denedi.
Olmadı.
Yılmaz için soruşturma önergesiyle şimdi aynı politikayı sürdürüyor.
4 - Seçimin çok uzamaması FP'nin de işine gelir.
RP'den sonra FP'nin bir kazaya uğraması kaygıları var.
Erken seçime yönelen her formüle destek verebilirler.
Bu parti içinde gençler - ak saçlılar ikilemi yaşanıyor. Fakat çatlağa dönüşmesi uzak olasılık.
En azından şimdilik...
5 - Hükümetin değişeceği ve erken seçim kararıyla birlikte artık iktidar noktalanmıştır. Bu iktidar beklenen köklü icraatları yapamaz.
Sadece kilometre doldurur.
Bir de seçim yatırımları sürer. Bol bol atamalar olur.
6 - Çizilen tabloda Ecevit faktörü ihmal ediliyor.
Oysa Ecevit, bu dayatmalara karşı kendi penceresinden görmek istediği siyaset görüntülerini çizmek isteyecektir.
Baykal'a endekslenmiş rotaları olduğu gibi kabullenmeyecektir.
Buna 28 Şubat süreci katsayısını ekleyiniz.
Pencereden görülen manzaralar henüz sisler içindedir.
Aydınlanması için zaman gerekiyor.
Şimdilik kimin eli kimin cebinde belli değil.


Yazara E-Posta: G.Civaoglu@milliyet.com.tr