Emret 1 numara
BİR grup dost öğle yemeğindeyiz. İçimizden birinin telefonu çaldı.
“Alooo... Sayın 1 numara, emret...”
Devir kötü.
Böyle şeylerin şakası bile yapılmamalı.
Rakam dizisinden “1” kalkmalı.
Neyse kısa bir konuşmadan sonra dostumuz durumu izah etti.
“Eşim telefon etti. Bizim evin 1 numarası odur.”
Hepimiz böyle pek çok kara mizah örneğine tanık oluyoruz.
Ergenekon ve telefon dinlemeleri, gündemde başta yer alan konular.
Herhalde en çok dinleyenler ve deşifre edenler eğleniyorlardır.
Uzun süredir siyasetten uzak duran mizah, “U” dönüşü yaptı.
Yeniden siyasete yoğunlaşmakta.
Örneğin...
12. dalgada gözaltına alınıp serbest bırakılan, Milliyet İcra Kurulu Üyesi Tijen Mergen’i kapak yapan Leman...
Elleri kelepçeli kız çocuğunun boynunda, üzerinde “Baba Beni Ergenekon’a Gönderme” yazılı bir pankart var.
Leman, Milliyet’in “Baba Beni Okula Gönder” kampanyasının pankartından esinlenmiş.
Her iki görüntüyü de yansıtıyorum...
Tijen Mergen, Milliyet’in bu kampanyasının ilk günden beri başındadır.
7 bin 732 kız çocuğuna burs verildi ve okula gönderilmeleri sağlandı. Kız çocukları için 27 yurt yapımı tamamlandı.
Tijen’in Ergenekon bilgisi tarih kitaplarında okuduğu “Ergenekon Destanı” ve son yılların gazete, TV haberlerinden ibarettir.
Bir şey daha...
Belki o da “evinin 1 numarası”dır.
BO NEREYE KOŞUYOR?
OBAMA Beyaz Saray’a köpek aldıktan sonra “Washington’da bir dost buldum” demişti.
Siyasette dost olmayacağı kuralına ince bir gönderme yapmıştı.
Ve bu gerçek dost Portekiz su köpeği cinsi “Bo”nun bir eşi de Türkiye’de...
Güngör Uras’ın kızı resim ve seramik sanatçısı Elif Uras’ın yoldaşı.
Bu köpeğin özelliklerini Güngör Uras’tan dinledim.
Yansıtayım...
Tüy dökmüyor. Nefes yolu ya da yemek borusuyla kıllarının bedene yerleşip kist yapma olasılığı neredeyse sıfır.
Kötü kokusu yok.
Alerji yapmıyor.
Genellikle havlamıyor.
Sadece diğer köpekler tarafından rahatsız edildiğinde sesle karşılık veriyor.
Çok zeki.
Beden diliyle bile diyalog kurabiliyor.
Ve bir not...
Elif Uras’ın bu akşam Galerist’te sergisi açılıyor.
Halka saygı
BU köpeklerden Portekizli balıkçılar, çeşitli amaçlarla yararlanıyor.
Kıyıdaki ağları çekiyorlar.
Ağdan kayan balıkları getiriyorlar.
Kumsalda gel-git hizmetleri yapıyorlar.
Obamalar Beyaz Saray’a bir köpek almaya karar verdiklerinde -özellikleri nedeniyle- bu cinsi seçmişler.
Ancak...
Köpek çiftliklerinde fiyatları 6-7 bin dolar dolaylarında.
Şu kriz ortamında köpek almak için 6-7 bin dolar harcayan başkan ve ailesi tepki yaratabilir.
O nedenle sahillere baktırmışlar.
Balıkçılara umut bağlamışlar.
Bulunamamış.
Soruna nihayet Ted Kennedy ve eşi çözüm olmuş.
Ailenin birkaç Portekiz su köpeğinden birini Obamalara hediye etmişler. Obama’nın köpeğin fiyatına bile “duyarlılık” göstermesi dikkat çekici.
“Yurdum iktidarı” ise nelere kadir.
Neyse...
Biz Beyaz Saray’a dönelim.
“Bo”nun koştuğu zihniyet coğrafyasını işaretleyelim.
“Bu Obamalar monşer... Köpekleri var. Onlarla yatar, onlarla kalkarlar.”
.................
Sakarlık günü: Çarşamba günkü yazımda Prof. Dr. Dursun Koçer’in görevi “İstanbul Kültür Üniversitesi Rektörü” yerine sehven “İstanbul Kültür Koleji Rektörü” olarak çıktı.
Düzeltiyorum.
Galileo’nun ders verdiği üniversitenin adı da bu sakarlık gününde “Podovya” olarak yayımlanmış. Doğrusu “Padova” olacak.
