Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Beyaz Enerji davası savcılık iddianamesinde, Bakan Cumhur Ersümer'in yer alması bağlamında ince siyaset...
MHP'den "Ersümer istifa etmeli" diye çıkışlar, DSP'den de bu söylemlere katılımlar, Anavatan açısından hadiseyi yolsuzluk soruşturması olmaktan çıkarabilir.
"Koalisyon içi inatlaşma" ve "bunalım" havası oluşabilir.
MHP Grup Başkan Vekili Köse ve Başkan Yardımcısı Yahnici'nin "Ersümer Yüce Divan'da yargılanmalı" mesajını veren söylemleri, bu nedenle "erken konuşma" sayılabilir.
Buna karşılık... Bahçeli ve Ecevit aceleci olmadılar.
Bahçeli, savcılık iddianamesinin açıklanmasından sonra medyaya hiç konuşmadan İstanbul'a geçmiştir.
Yakın çevresine göre, konuyu hukukçulara inceletecek, değerlendirmek ve konuşmak için bekleyecekti.

Eğer Ersümer kendiliğinden çekilmezse ve kamuoyunda Ersümer ile ilgili "istifa" dalgaları kabarırsa, Bahçeli şunları söyleyecekti:
"Türkiye'nin geçirmekte olduğu çok duyarlı sürecin bilincindeyiz.
Bir de Hükümet ortakları arasında bunalım çıkartmamaya elbette özen gösteririz. Ama etik kurallara da bağlıyız. Yoksulluk ve yolsuzlukla mücadele, seçim programımızda vardı. Hükümet programımızda da yer alıyor. Ayrıca biz DYP'nin Ersümer için verdiği gensoru önergesine red oyu kullandık.
Ama,
'konu, yargı iddianamesinde önümüze gelirse, o zaman gereğini yerine getiririz' diye kamuoyu önünde angaje olduk. Sanıyoruz, Sayın Ersümer ve ortağımız Anavatan gereğini yapar."
Nitekim... Başbakan Ecevit de dün, Yılmaz'la başbaşa konuşmasında "Ersümer için ne yapmayı düşünüyorsunuz?" diye sormuştur.
Gazetecilere de "Sayın Ersümer'in gelmesini bekleyelim" demiştir.
Yani Ecevit de tıpkı Bahçeli gibi, topu Yılmaz'a atmıştır.
Önce Anavatan'ın tavır koymasını, Ersümer'in kendiliğinden çekilmesini beklemişlerdir.
Böylece kendilerini, kamuoyuna "artık günah bizden gitti" mesajını verebilecekleri haklılık mevziinde kalmak istemişlerdir.

Anavatan kurmayları şöyle diyorlar:
"Ersümer, işlerine son verdirdiği ve tutuklattığı adamlar tarafından verilen ifadelerle suçlanmış.
Kendisini doğrudan itham eden satırlar yok.
Savcı, bir suç görseydi doğrudan fezleke yazarak dokunulmazlığın kaldırılması istemiyle Başbakanlık'a başvurabilirdi.
Ayrıca, mahkemeye çıktıklarında bu sanıklar
'ifadelerimizi Jandarma'da baskı altında verdik. Şimdi o ifadeleri geri alıyoruz' derlerse ne olacak?"
Bunlar doğru veya yanlış olabilir.
Savcı ya da yargıç değiliz.
Ama söylentiler artık ayyuka çıkmıştır.
Bu durumda Ersümer, bir "jest istifası" yapabilirdi.
Ancak... Bu şansı kaçırdı.
Şimdi ise "aklın yolunu" ıskalamadan istifasını vermelidir.
Kalmakta ısrar etse de faydasız.
Çünkü... Büyük olasılıkla gensoru ve soruşturma önergeleriyle durumunu noktalayacağı görülüyor.
Üstelik, Hükümet ortağı partiler arasında soğukluk, hatta bunalım oluşturma riski de var.

Öte yandan... Bakanlıktan ayrılmak "yolsuzluk yaptığının kabulü" demek değildir.
Savcılık iddianamesinde adının geçmesi üzerine, soruşturmanın selameti gerekçesiyle çekilmek, kendisine, partisine, Hükümet'e ve hatta Türkiye'ye kazandıracaktır.
Peki...
Ersümer'in istifası, Hükümet'te revizyon yapılması operasyonuna olanak sağlar mı?
Böyle olursa, belki Anavatan'ın duyarlığını da gözeten bir formül üretilmiş olur.
Ama özellikle MHP, Hükümet'te kendi bakanlarını değiştirme operasyonunu, Ersümer'le aynı pakette düşünmüyor.
"Anavatan ve biz farklıyız" mesajını vermek istiyor olabilir.