Milliyet, bir "ilk"e daha imzasını attı.
Yazı İşleri toplantısını Diyarbakır'da yaptı.
Bu bir simgedir.
Her sektörde örnek olmalıdır.
Manşetimiz, deneyimli yazar arkadaşlarımızın satırları çok önemli mesajlar veriyor.
Acı veren görüntülerin karşısında, teselli; "artık yörede güvenliğin geçmiş yıllara oranla kıyaslanmayacak kadar sağlanmış olması."
İnsan haklarının temeli, "yaşamak..." değil mi?
Ama...
"İnsanca yaşamak" boyutuna eğilelim.
"İnsanoğlu umutettiği sürece yaşar" söyleminin, bir avuç gökyüzü iyimser beklentisini de ekleyelim.
Son yılların devlet zirvesi gündeminde "Milli Güvenlik Politikasının Güncelleştirilmesi" maddesi var.
Güneydoğu insanının, kültür ve sosyal gerçekleri, Anayasa'nın Temel Hak ve Özgürlükler, İnsan Hakları, olanak eşitliği gibi kucaklayıcı yaklaşımlar, üniformalı ve üniformasız, en üst düzeylerde konuşuluyor.
Amacımız, duyarlığı yansıtmak...
3 maddelik bir "güncelleştirme..."
Daha fazlasını yazamıyorum.
Oradaki insanlarımız, buradaki insanlarımızdır.
Diyarbakır caddelerinde ve sokaklarında, 10 binlerce işsiz gence şu sırada aş ve iş verilemiyor...
Ama...
Hiç değilse, umutları olabilir.
Yörenin geleceği var.
Her karanlığın da bir sabahı...
TIME dergisi, dünyanın 9 çağdaş harikasını seçti:
"1. Manş Tüneli 2. Çin'deki Yang - zi Enerji Santrali 3. Hong Kong Havalimanı 4. Hindistan'da Narvada Vadisi Sulama Projesi 5. Japonya'da Akaşi Kayika Asma Köprüsü 6. Great Man Made River (Libya'da çölden su taşıyan mega kanal) 7. Kualelumpur İkiz Kaleleri 8. GAP (Güneydoğu Anadolu Projesi) 9. Kanada'daki Hiberny Platformu."
Infrastructure Finance Dergisi de böyle bir araştırma yaptı.
Onun seçtiği çağdaş 7 harika ise şöyle:
"1. Los Angeles Metrosu 2. GAP (Güneydoğu Anadolu Projesi) 3. Libya'daki Great Man Made River 4. Tayvan'daki Tai - Pai Toplu Taşıt Projesi 5. Kanada'daki James Bay Kompleksi 6. Manş Tüneli 7. Hong Kong Havalimanı."
Dikkat ediniz...
Her iki listede yer alanlar Libya'daki Mega Kanal, Manş Tüneli ve GAP...
Yani... GAP, dünya ölçeğinde hadise... Dünya merceklerinde bakıldığında da yörenin yazgısını değiştiriyor.
Yani...
Boş laf değil.
Diyarbakır, yörenin vitrini.
En acı verici görüntülerin yer aldığı bir vitrin...
Fakat bir de...
GAP'ın getirdiklerine, getireceklerine bakalım.
GAP, 22 baraj ve 19 hidroelektrik enerji santrali olarak... Su kaynaklarının değerlendirilmesi amacıyla doğdu.
Yetmedi.
Sonra...
Yörenin ekonomik kalkınma hedefleri eklendi.
Yörenin sulanması, ürün deseninin (türlerinin) değişimi, üretimin dörde katlanması, bölge gelirinin beşe katlanması, iş alanlarının yaratılması...
O da zamanla yetmedi.
Son adım atıldı.
GAP'ın hedefleri de güncelleştirildi.
Sonra...
GAP'ın orta yerine oturtuldu.
GAP'ın hedefi; "insan" oldu.
Bu "güncelleştirme" ile birlikte GAP, Birleşmiş Milletler ve Dünya Bankası tarafından kabul edildi, benimsendi.
Artık...
Yörede Suriye ve Irak'a bir tehdit olarak da görülmüyor.
Tersine...
Hem insan değerini öne alan yaklaşımıyla, hem de Güneydoğu'ya sınır ülkelerinin insanlarına da katkı sağlayacağı görülüyor.
Dünya Bankası, doğrudan yardımlara başladı.
Birleşmiş Milletler'le ortak çalışma grupları, bölgede insana dönük sosyal çabalara giriştiler.
Örneğin...
ÇATOM...
Yani, ÇOK AMAÇLI TOPLUM PROJELERİ grupları.
Sağlık, eğitim, gelir getirici meslek edindirme faaliyetleri...
GDM, yani Girişimi Destekleme Merkezleri ise Harran Ovası'nda gelirlerini katlayanlara "ben bu artan gelirle ne yapacağım, hangi ürüne geçeyim, küçük sanayi yatırımı yapalım mı, birlikler kuralım mı? vs.." gibi sorunlarda araştırma yapıp, yanıt veriyor.
Topraklar, sulama kanalları parsellerine göre bütünleşiyor.
Optimum ürün deseni, büyüklükler, toprak kalite sınıflandırmaları yapılıyor.
Su kullanımı ve ürün satış grupları oluşuyor.
Bugün yoksulluğun kol gezdiği Diyarbakır da yakında değişebilir.
Kral Kızı, Batman Barajları'nın yüzde 99'u tamamlandı.
Sulama kanallarının bir kısmı ihaleye çıktı.
Çukurova'dan daha büyük bir bölge, 2000'li ilk yıllarda Diyarbakır yöresinde yeşeriverecek.
GAP, Türkiye'nin sulanabilir topraklarının tam yarısı kadar (2 milyon hektar) sulu tarım alanı açıyor.
Buğdaydan yağlı tohuma, pamuğa üretim deseni değişecek.
Tarıma dayalı sanayi planlanmış durumda.
Urfa'nın kuzeyinde uluslararası havalimanı yapılıyor.
Harran ve Dicle Üniversiteleri, geleceğin tanınamayacak kadar gelişme gösterecek öğretim kurumları.
Gaziantep, Urfa, Diyarbakır kırık aksında çift taraflı karayolu ve yörede ihracaat merkezinin oluşması, bütün bu öngörülerin zincirleme reaksiyonları...
Yazacak ve yapacak çok şey var.
Yazara E-Posta: G.Civaoglu@milliyet.com.tr
