Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Muhalefetin stratejisi şimdiden belli. ‘Bu referandum hükümete güven oylamasıdır.
EVET oyu verirseniz iş mi bulacaksınız?
Ürünleriniz değerini mi bulacak?
Kepenkler mi kapanmayacak?
Ücretinize, maaşınıza zam mı alacaksınız?
Terörün akıttığı kan mı duracak?

Güvenoyu psikolojisi

Yandaşları sizin cebinizden alarak zengin etmek devri mi noktalanacak?‘
Ve daha bir dizi bu doğrultuda soruyla “Referandumun eksenine ekonomi açısı” verilecek.

Robin Hood/Köroğlu
Buna karşılık iktidar ise “hukuk, demokrasi, özgürlük, insan hakları, sivilleşme” konularına yoğunlaşacak.
Robin Hood ya da Köroğlu imajı çizilecek.
Güçlünün karşısına dikilen “halk kahramanı” rolü bütün toplumlarda prim yapmıştır.
Yani...
Paketin içeriğiyle ilgili teknik ayrıntılar, Batı demokrasileriyle örtüşmeler sıralanarak, bir “seminer” ortamı değil, “halk kahramanı” jargonları, “cesaret efsaneleri” kampanyanın belkemiğini oluşturacaktır.
Elbette enformasyona dayalı öngörülerde bulunmuyorum.
Sadece siyaset doğasının ve iletişim tekniğinin gereğine işaret ediyorum.
Bırakın seçmen çoğunluğunu bir yana, seçilmişlerin hangi oranda bu paketin içeriğini tam olarak bildiklerini söyleyebiliriz?
Sonuçta ne yazık ki referandum “bilek güreşi” olarak algılanacak.
...................
Henüz baştayız.
Depar yeni verildi.
İlk aşama AKP’nin referanduma gitmek için Meclis’te minimum 330 oyu bulması.
Bunda bile -az da olsa- kuşkular var.
Sonrası Anayasa Mahkemesi durağı...
Hepsi aşılırsa referandum sandıkları.
Uzun mesafeyi kısa sürede almanın startı hayırlara vesile olsun.

Güvenoyu psikolojisi

JÜRİ ÜYESİNİN HATIRA DEFTERİ
Bu yıl da Miss Turkey Güzellik Yarışması finalinde “seçici kurul” üyesiyim.
Kısacası “jüri...”
Çok kez bu zevkli işi yaptım.
Ama ilk kez şöyle bir durumda kalıyorum:
“Bu kez yarışmada birbirinin neredeyse aynı olan ikizler yarışıyor...”
Kendinizi jüri masasında hissedin, siz ne yapardınız?
Güzellik yarışmalarının çıtasını yükselten duayen Özcan Sandıkçıoğlu’na da bayrağı devralan ve konseptlere imza atan Can Sandıkçıoğlu’na da sorulamaz ki...
“Yargıç” gibiyiz.
Her kelimemiz “ihsas-ı rey”, yani “eğilim” kokusu verir.
Elbette kesinlikle öyle bir durum yok.
İlk karşılaşmada, adayları tanırız...
Onları dinleriz...
Final gecesi jüri masasına oturuncaya kadar hepsine eşit mesafeliyiz.
Zaten “eşitler arasında” birinci, ikinci, üçüncü içindir seçimlerimiz.
Yani aslında ikizden öte “yirmiz” diye bir sözcük mü üretsem?
Zor dostum zor.
Bu alanda hayli deneyimli sayılırım.
Nazlı Deniz Kuruoğlu ile başlayan ertesi yıl Neşe Erberk’le süren Avrupa güzellik kraliçesi jürilerinden bu yana “jüri sicilim” kabarık.
Her geçen yıl kızlarımızın eğitim düzeylerinin, yabancı dil bilgilerinin yükseldiğini gözlüyorum.
İlgi alanları, spor ve sanat boyutları genişliyor.
Özellikle uluslararası yarışmalarda Türkiye’yi temsil işlevi için bu özellikler önemli.
Doğuş Grubu’nun Kral TV çerçevesinde düzenlediği bu yarışmayı perşembe gecesi ekranlardan izleyebilirsiniz.
Gazetecilik ilginç meslek.
Şu satırlar yazıldıktan sonra Lefkoşa’ya uçacağım.
Başbakan Derviş Eroğlu ile KKTC Cumhurbaşkanı seçimi ve Kıbrıs sorunu ekseninde bir TV söyleşisi... Damardan siyaset.
Perşembe dönüş...
Programı yayına hazırlayış ve anayasa paketi üzerine “temcit pilavını” ısıtmaya devam...
Akşam ise beyaz bir sayfa açarak jüri masası...

Haberin Devamı

GÖRÜNMEZ MÜREKKEP
Canım Galatasaray için yazmak istemiyor.
Yüreğime yazdıklarım ise görünmez mürekkeple...