"Silgi kullanmadan resim çizme sanatına hayat deniliyor."(1)Dünyada yankılar yapacak bir film için
İstanbul'da yoğun çalışmalar sürmekte.
1942 yılında, içindeki
800 Musevi ile birlikte
Boğaziçi'nin hemen çıkışında batırılan
Struma vapurundaki dram, beyazperdeye yansıtılacak.
Silgi kullanmadan çizilen
800 yaşamın öyküsü şöyle...
1941 yılında
Romanya Yahudileri için yaşam birden kararmış.
Nazi gölgesi altında mallarına el konuluyor, çalışma kamplarına gönderiliyorlar.
Bir bölümü erken davranır.
Romanya'yı terk etmeye karar verirler.
Önlerinde iki seçenek vardır.
Birincisi
Rusya'ya kaçmak.
İkincisi, deniz yoluyla,
Türkiye üzerinden
Filistin'e ulaşmak.
Ölüme bilet 1000 dolar
Daha önce
Rusya'dan
Bolşevik İhtilali nedeniyle kaçmış olanlar için
Rusya'ya yeniden dönüş olası değildir.
800 Musevi, erkek, kadın, çocuk, adam başı
1000'er dolar ödeyerek
Struma adlı bir vapura doluşurlar.
Boğaz'ı geçip,
İstanbul'a gelirler.
Artık...
Naziler tarafından toplama kamplarına gönderilmek ve sabun olmak dehşeti geride kalmıştır.
Umutları, birkaç hafta sonra
"vaadedilmiş topraklara varmaktır." Ne yazık ki...
Filistin topraklarını kontrol altında tutan
İngilizler, geminin
Filistin'e doğru yola çıkarılması için
Türkiye'ye yeşil ışık yakmazlar.
Struma, İstanbul'da uzun süre bekletilir.
Türkiye'nin de
Bulgaristan'a kadar gelip,
90 derecelik açıyla yukarıya sapan
Nazi güçleri ile bir çatışma nedeni yaratmamaya özen gösterdiği dönemdir.
Struma'dakiler
Türkiye tarafından mülteci olarak kabul edilmezler.
Koç'un eli
Bu arada
Vehbi Koç'un temsil ettiği uluslararası bir petrol şirketinden mesaj gelir.
Vehbi Bey, "Struma'da bulunan o şirketin Romanya Temsilcisi, eşi ve 2 çocuğunu kurtarabilir mi?"Struma'da mürettebat dahil, tek kişinin bile karaya ayak basması yasaktır.
Ama...
Vehbi Bey, İsmet Paşa ile konuşur.
Dört kişilik aile gemiden çıkartılır.
Daha sonra...
İngiltere'den,
Filistin'e kabul mesajı gelmediği için motorları bozuk
Struma, halatlarla çekilerek
İstanbul Boğazı'ndan
Karadeniz'e çıkarılır. Kaderine bırakılır.
Birkaç gün sonra
Struma, içindeki yolcularıyla birlikte batar.
İddia,
"bir Alman denizaltısı tarafından torpillendiğidir."Sadece bir kişi yüzerek kurtulur.
Soykırım ekseninde
Struma'nın filmi,
Titanik'ten çok daha fazla ses getirecektir.
Çünkü...
Struma, milyonlarca
Musevi'nin yok edildiği, ırkçılığın simgelerinden biri olan
insanlık dramıdır.
Bu dram,
Musevi örgütleri tarafından
soykırım çizgisinde yorumlanarak sunulacak.
Vapurdan kurtarılacak özel eşyalar
ABD ve
İsrail'deki soykırım müzelerinde yer alacak.
Struma'da yaşamını yitirenlerin kemikleri
İsrail'e götürülmek isteniyor.
Türkiye'nin yeri
Struma'ya dalış projesini gerçekleştirecek ekipten
Greg Buxton, dedesinin mezarına dalmış olacak.
Dedesi
Gregory Buscpan, Rus Devrimi sırasında
ılımlı Krenski Hükümeti'nin
Ekonomi Bakanı'ymış.
Devrimden sonra da
Romanya Kralı'na danışmanlık yapmış bir
Musevi...
O da
Struma'daymış.
Struma, tarihle bir hesaplaşma.
Bütün dünyayı etkileyecek.
Türkiye, bu öykünün neresinde olacağını şimdiden saptamalı.
............
(1): Bu söylemi ve başlığı HAYAT TRENİ filmini anlatırken kullanmıştım.Film, Naziler'den trenle kaçan Museviler'in öyküsünü yansıtıyordu.
Yazara E-Posta: gcivaoglu@milliyet.com.tr