Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


ABD Temsilciler Meclisi Alt Komitesi'nden geçen Ermeni karar tasarısının arkasındaki gerçekleri yansıtmaya çalışalım...
Koçaryan, Ermenistan Cumhurbaşkanlığı'na seçildikten hemen sonra ABD'ye gitti ve Ermeni lobisine gaz verdi.
Bu sonuncu girişime kadar, kimbilir kaç kez ABD Temsilciler Meclisi ya da Senatosu'nda karar alma girişimleri zayıf dalgalar olarak yükseliyor sonra kırılarak çöküyordu.
Taşnak eski militanı, Azerbaycan'a karşı savaşan kuvvetlerin eski komutanı, Ermeni milliyetçisi Koçaryan, bu kez sonuç almakta kararlıydı.
Hedefi, elbette sadece her yıl nisan ayında Türkiye'nin kıyım nedeniyle ABD'de kınanmasını sağlamak gibi tarihi ya da duygusal bir "kendini tatmin" değildi.
Asıl amacı Türkiye'yi Ermenistan'la diyalog için köşeye sıkıştırmaktı.

Mesaj

Azerbaycan yönetimiyle dahi Ermenistan yönetimi 11 kez bir araya gelmiştir.
Ama...
Ankara, hala Ermenistan'ın diyalog çağrılarına sessiz.
Oysa...
Daha üç yıl önce Koçaryan ile Erivan'daki Başkanlık Sarayı'nda görüşmemizde verdiği mesajlar şöyleydi:
"1- Ermenistan, Türk diplomatlarına ve Türk yöneticilerine karşı terör eylemlerine destek vermeyecektir.
2- Ermenistan, PKK'ya kamp, temsilcilik, barınma olanağı sunmayacaktır.
3- Tarihi yok sayamayız.
'Biz Ermeniler'e kıyım var diyoruz. Siz yok diyorsunuz.
Bunu masaya koyalım.
Ya biz sizi ikna edebiliriz ya da siz bizi...'
Sorunlarımızı diyalogla çözelim.
İyi ilişki kuralım.
Türkiye ile müttefik dahi olabiliriz."

Esneklik

Bu mesajlar adresini buldu ama sanıyoruz iyi okunmadı.
Ermenistan'la bir diyalog kurulmadı.
İçerideki politik hesaplar ağır bastı.
Şimdi bunun faturasını ödüyoruz.
Oysa...
Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in Yunanistan Dışişleri Bakanı Papandreu'yla geliştirdiği diyaloğun benzeri, Ermenistan'la oluşturulsaydı, bugünkü manzarayla - belki de - karşı karşıya kalmazdık.
Doğasında diplomasi olan Cem'in önünü kesen iletişim özürlüler, bu manzaradaki olumsuz parmak izlerini iyi görmeliler.

Başka dünya

ABD'de 300 bin Ermeni oyu var.
Böyle sonuçlar alabiliyorlar.
Ama...
Türkiye'nin de ABD'de 170 bin oyu olmasına ne demeli?
Bu konuda yorumlar yapan Türk diplomatlarla konuştum.
O 170 bin kişiden birinci kuşaktakiler, hala yürekleri Türkiye için çarpanlar.
İkinci kuşak orta yaşlıların ve üçüncü kuşak gençlerin büyük kısmı için Ermeni tasarısı hiçbir anlam taşımıyor.
Kendilerine yapılan bütün çağrılara, İnternet notlarına karşın, parmaklarını kımıldatmadılar.

Şirket gücü

Şimdi Türkiye'nin ABD'den alacağı 145 helikopterin ana yapımcısı ve yan parça üreticisi şirketler devredeler.
Lobi yapıyorlar.
Beyaz Saray ve Dışişleri de bastırıyor.
Washington Büyükelçisi Baki İlkin, NATO'nun Brüksel'dekiBaşkomutanı'nı bile devreye koydu.
Ama...
ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Hasterd, çoğunluğu demokratlara kaptırmamak için Ermeni oylarına ödün vermekte.
Hasterd ağırlık koydukça ve bizim 170 bin Türk oyu örgütlenmedikçe helikopter şirketlerinin bastırmasıyla ya da NATO Komutanı ile sonuç almamız zor.
Hele bu kararlardan sonra ABD'ye İncirlik Üssü'nü kapatmak gibi tavırlar konursa, Ermeni Lobisi'nin işi daha da kolaylaşacak.
Bu sürecin anahtarı sadece Washington'da değil, aynı zamanda Ankara'da.
Asıl milliyetçilik, milletimizi zora düşürmemektir.



Yazara E-Posta: gcivaoglu@milliyet.com.tr