İSTANBUL “tekin” değildir. “Sandık sürprizlerinin” şehridir.
1950 seçimleri arifesinde meydanda dalgalanan deniz gibi kalabalığı -kibirle- göstererek İsmet Paşa’ya “işte paşam İstanbul” denilmişti.
Evet, denilmişti de...
CHP sandıklarda büyük yenilgi alarak iktidardan düşmüştü.
.......................
ANAP’ın Büyükşehir Belediye Başkan adayı Bedrettin Dalan için seçimden bir gün önce kamuoyu araştırma şirketi kurmayı şöyle diyordu:
“Yarınki seçim tamamdır. Yüzde 70 oyla seçilirsiniz. Asıl bir sonraki Ankara aşamasına bakalım...”
Bedrettin Dalan’ın “Özal’ın yerine ANAP genel başkanlığını ve başbakanlığını” ima ediyordu.
Ama herkese ve belki Genel Başkan Erdal İnönü’ye hatta Sezen’e bile şaşkınlıktan küçük dillerini yutturan bir şey oldu.
Hiçbir şans tanınmayan SHP (sonra CHP’ye dönüştü) adayı Prof. Dr. Nurettin Sözen ertesi akşam sandıklardan çıkıverdi.
Olmaz denen şey olmuştu.
Burada dikkatinizi “Sözen sürprizinden” çok, Bedrettin Dalan’a ilerleyen yıllarda “ANAP genel başkanlığı ve başbakanlık misyonunu” öngören iddialı projeye çekmek isterim.
Nedeni aşağıda...
İSTANBUL ALTIN ANAHTAR
ÖNÜMÜZDEKİ yerel seçimlerde “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı” anahtardır.
Şişli’de başarılara imza atan Mustafa Sarıgül, CHP aday adayları arasında öne çıkmakta.
Ya diğer isimler?
Gürsel Tekin.
Umut Oran.
Emine Ülker Tarhan.
...................
Sadece İstanbul’u alarak CHP’ye genel seçimler için moral rüzgarı estirmek bile önemli. Ama...
Daha uzun “siyasi menzili” de var.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanlığı’ndan şu veya bu şekilde ayrılması halinde, İstanbul’u, AK Parti’den söküp alan isim, partinin yeni “bir numarası” olmaya en yakın adaydır.
Başbakan Erdoğan o güzergahtan geçerek AK Parti’nin başına gelmişti. (AK Parti’nin 4 kurucusundan biriydi, eşitler arasında birinci konumdaydı.)
CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapacak ismi de aynı yol haritasında yürür.
Tabii sandıktan çıkarsa...
Ayrıca...
Başbakan olmak için CHP’nin genel seçimleri de alması gerekiyor ki bu olasılık ufukta görünmemekte.
ALTIN PARAŞÜT
BUNUNLA beraber CHP Genel Başkanlığı için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı “altın paraşüttür.”
Gürsel Tekin, Umut Oran ve Emine Ülker Tarhan’ın adları da bu nedenle dolaşımda.
Aralarında proje stokları, kadro ve pratiğiyle belediye başkanlığı için Sarıgül, çok daha hazırlıklı.
Ne var ki...
Siyasette aday tercihleri “rasyonel” olmayabiliyor.
Başka hesaplar, dengeler, ayak oyunları öne geçebilmekte.
Gene de, CHP’nin ve özellikle Kılıçdaroğlu’nun, hazirandan bu yana şartlar beklenmeyen gelişmelerle böylesine olgunlaşmışken “yanlış” aday çıkarmak lüksü olamaz.
BEYKOZ KONAKLARI’NDA YEMEK
DÜNKÜ Akşam’da manşet şöyleydi:
“BEYKOZ KONAKLARI’NDA SIR TOPLANTI.”
“Aralarında Mustafa Koç, Aydın Doğan ve Mustafa Sarıgül’ün olduğu işadamı, siyasetçi ve medya patronlarının eski siyasetçi Hüsamettin Özkan’ın evinde bir araya geldiği iddia edildi.”
Gazeteye göre “sır zirvede Sarıgül’ün durumu masaya yatırılmış.”
Haberin satırlarından Sarıgül’e “CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı için destek” mesajı algılanmakta.
Gazetedeki bu yayından sonra Aydın Doğan “böyle bir yemekte olmadığını” açıkladı.
Bir yalanlama açıklaması da Mustafa Sarıgül’den geldi.
2002 seçimleri öncesi Ecevit hükümetinin başbakan yardımcısı olan Hüsamettin Özkan’la konuştum.
Özkan da “haberin doğru olmadığını” kesin dille vurguladı.
.........................
“Haberi yapmadan ve manşeti atmadan yemeğe katıldığı iddia edilen Doğan, Koç, Sarıgül ve Özkan’la konuşarak doğruluk testi yapılmalıydı” gibi bir “gazetecilik ilkesini” tekrarlamıyorum.
Allamelik iddiam yok.
Ayrıca...
Gazetenin başına Mehmet Ocaktan daha yeni geldi.
Kadrolarda değişiklikler, yazarlardan ayrılanlar var. Onlar için üzgünüz.
Özellikle ilk günlerde böyle “mutfak kazaları” olabilir.
Taşlar yerine oturduktan sonra umarım bu gibi durumlar yaşanmaz.
Gazetelerimizin yaşamaları lazım.
Siyasal ve konjonktürel dalgalanmalar geçicidir, gazeteler kalıcı olmalıdır.
.........................
Kaldı ki...
Bu “yemek” gerçek dışı, fakat Mustafa Sarıgül’e çok çeşitli çevrelerden “etkin destekler” bir gerçek.
