Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Adına iş takibi yapmak girişiminde bulunduğunu" söyledi.Fırtına koptu.Bu söylem gündemin ilk sırasında.1- Erdoğan, açıklamasıyla doğru olanı yapmıştır. "Arı kovanına elimi sokmayayım" diye çekinmemiştir.Sessizlik/"omerta" yasası, devlette uygulanmamalı.Erdoğan, böylesine iddialı konuştuğuna göre, herhalde gerçekliği kuşku götürmez.Bu bir Ceza Yasası suçu değildir. Ancak ağır meslek suçudur. Müeyyidesi teşhirdir. Dışlanmaktır.2- Ancak açıklama "eksik" de...Çünkü, ad vermiyor.Neden?İsim isim ve konularıyla bunu açıklamalı.Üstelik Başbakan bunların kantitesi için "tonla" diyor.Böyle eksik açıklamalar medyanın tümü üzerinde kuşku yaratır. Güngör Menginin CNNde söylediği gibi kirlenenler de rehin alınmış olur.3- Başbakan belki, kamuoyu önünde isimlerle polemiğe girmek istemiyor olabilir.Bu durumda, medya meslek kuruluşlarının yöneticileri, Başbakan Erdoğan ile özel bir konuşma yaparak bilgi alırlar.Bir başka yol da Başbakanın görevlendirdiği bir sorumlunun, Başbakan onayından da geçmiş isimleri ve konuları kapsayan bir dosyayı, medya meslek kuruluşlarına vermeleridir.Ciddi bir araştırma ve gazeteci normları içinde değerlendirmenin bu kurumlar tarafından yapılmasıdır.Böyle ciddi bir yaklaşımın ibret ve caydırıcılık yararları vardır.Bunlar yapılmazsa, medyanın güvenirlik grafiği aşağılara doğru kırılmaları sürdürür.4- Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, bir süredir - inanıyorum ki yüreği yana yana - en üst komutanları bile yargıya göndermekte.İlk yaklaşımda, askerin imajı zayıflayacak gibi izlenimler oldu.Ancak... Zamanla kamuoyunda, askerin kendi içinde de yanlışlıklara ödün vermediği, halının altına süpürmediği kanısı yükselişe geçti.Yargı, medya, politikacı... Her kurum bu örnek "otodenetimi" çalıştırmalı.5- Zamanlama da ilginç.Geride kalan hafta "etik" eksenli gündem, Erkan Mumcunun Başbakan Erdoğana şu çağrısıydı:"Bazı milletvekilleri neden AKPye geçtiler?... Başbakan açıklasın... Bekliyorum."Medyada Mumcunun çağrısı tartışılıyordu.Başbakan Erdoğanın "medyadan iş takibi yapanlar" suçlaması bir anda, dikkatleri, AKPye transferlerden, "medyada kir" tartışmasına saptırdı.Gündem değişti.Ancak böyle de olsa, gene açıklamanın yapılması doğru olmuştur.Tabii, bu "AKPye geçenler" eksenli açıklama çağrısını unutturmamalı.6- Gündem değiştirme motifini içerse de Başbakan Erdoğanın söylemi, şeffaf demokrasi ile örtüşüyor. Yararlıdır.Her meslek için de geçerlidir.Örneğin...Başbakana, bakanlara gelen milletvekillerinin iş takipleri de politika etiğine aykırıdır.Bürokrasinin, politikacının "dokunulmazlık" zırhı da "tonla" etik süprüntüyü gizlemektedir. Korumaktadır.7- Aydınlatılmayan, netleştirilmeyen, isimlendirilmeyen iddialarla medya yıprandıkça, güven skalasında depremleri sürdürür. Toplumun vicdanı ve sözcüsü olmak vasfı çürür.8- Sadece kişisel ve perakende "isim ve teşhir" de yeterli değil.Medyada bazı kurumlar ve onların yapıları, gazetecilik alanına giriş amaçları da şu tartışmaların asıl nedenini oluşturmakta.9- Etik suçlular araştırılırken, azmettiriciler ıskalanmamalı. g.civaoglu@milliyet.com.tr Kâğıdın rengi beyaz. Kir gösterir. Başbakan Erdoğan, "Bazı medya mensuplarının, gazeteci sıfatı ile randevu alıp patronu ya da kendi...