Kim o?Adalet Bakanlığı'nda vücuduna sarılı C-4'leri patlatmak için fünyeyi çeken, çalışmayınca kaçarken vurularak ölen terörist canlı bomba...Bir katile, hem de kendisiyle birlikte günahsız insanları öldürmek için programlanmış bir katile "destek" sloganları ancak böyle açıklanabilir.Hapishanedeki tutuklulara ve onların ailelerine "insani yardım amaçlı" bir kuruluş, nasıl olur da "insanlık suçlusu" bir katili destekleyebilir?TAYAD'ın "tüzelkişiliğini ve onun kurumsal yapısını, bu cinnet hali görüntülerinin" temsil etmediğine inanmak istiyorum.Herhalde TAYAD'ın adını kullananların gösterisi olmalı bu.Onlar arasında yönetici konumunda bulunanlar varsa bile gene de -dileriz ki- kurumsal bir tavır oluşmaz.Yeter ki... TAYAD yetkili kurulları, bu tavrı paylaşıyor izlenimini verecek sessizlikte kalmasınlar.Yetkili kurullar bir bildiriyle, "canlı bombanın katliam girişimini onaylamadıklarını, kınadıklarını" açıklamalılar.Sessizliği sürdürmemeleri ya da TAYAD adını kullananların sloganları karşısında seyirci kalmamaları gerekir.Bu kuruluş, temsil ettiği kesimin yararlarını koruyabilmek için kamuoyunda ağırlıklı ve saygın kalmalıdır.Aksi halde hapishanelerde yaşanan dramlara karşı savaşım vermek isterken, en büyük insanlık dramı olan "katliama" destek çıkmak çelişkisinin izahı olamaz. TAYAD, erozyona uğrar.Kan kültüründen çok çekmiş olan bu toplum, "canlı bombalara", yani katillere desteği affetmez.......................Bundan bir süre önce TAYAD'lı gençler Trabzon'da bildiri dağıtmak istediler, toplumda büyük bir tepki oluştu. Linç hareketi başladı.Polis onları zor kurtardı.Milliyet gazetesi olarak biz ve Türkiye'nin aydınları, bu linç girişimini kınamıştık."Özgürlüklerin katli" diye yorumlamıştık. Çünkü... Demokrasilerin söz özgürlüğü ve hakların en kutsalı olan "yaşama hakkı" linç ediliyordu.Şimdi, o gün halkın elinden kurtarılan ve söz haklarını, yaşam haklarını savunduğumuz kuruluşun mensupları ya da öyle olduklarını iddia edenler, katliam girişimini destekliyorlar.Yarınlarda gene bildiri dağıtmak istediklerinde veya tutuklu ve yakınlarının insani haklarını savunacak gösterilerde bulunduklarında, toplumun önyargısına çarpmayacaklar mı?"Siz başkalarından esirgediğiniz temel özgürlükleri, yaşama ve insanlık haklarını, nasıl kendiniz ve yakınlarınız için istiyorsunuz?"......................Öte yandan telsizin çekmediği, telefonların işlemediği, helikopterlerin inemeyeceği dar bir boğazda, trenlerin geçiş yollarına sürekli mayın döşeniyor.Sürekli insanlarımız ölüyor.Kalem, defter, kitap, önlük, ekmek, süt bekleyen çocukların Devlet Demiryolları görevlisi masum ve silahsız babaları katlediliyor.Sonra da, insan hakları ve demokrasiye derinlik kazandırmak adına dağdaki PKK'lıların komutanlarına (!) ve onların ellerine silah verdiği gençlere genel af isteniyor. Böyle seri cinayetlerle gerilen bir ortamda, kanlı yöntemlerle nasıl genel af olabilir?Toplum vicdanı buna nasıl evet der?Çözümler, namlu ucuna itilmiş olmaz mı?......................Cinnet hallerinin mantıkla izahı yok.Türkiye'nin demokrasi ve insan hakları kalitesini, Avrupa standartlarına yükselterek çözümler üretmesi için çizilmiş yol haritasında patlatılıyor bu canlı bombalar ve mayınlar...Toplumsal barışı, demokrasiyi kundaklamak amacıyla beyni yıkanmış canlı bombalar üretiliyor, demiryolları ve yollar mayınlanıyor."Bu topraklara barış asla gelmez" kanısı ve yılgınlığı yeniden oluşsun, gene on binlerce fidan gibi genç ölsün istiyorlar.Karanlık ve kirli amaçlarla beyinleri ve kalpleri alınmış katil robotları kullanıyorlar.Çok yazık... g.civaoglu@milliyet.com.tr Acaba bir cinnet hali midir? TAYAD (Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği) görünüşte- "canlı bomba" Eyüp Beyaz için "Eyüp'ler ölmez" diye pankart açıyor ve slogan atıyor.
Özay Şendir
“Erdoğan, Osmanlıyı diriltmek istiyor…”
11 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Şaşırtan Çin
11 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Yatırımda yeni şifre: Hızlı nakit
11 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Nükhet Duru: Fırınlanmadan, pişmeden kalıcı olunmaz
11 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Vadeli lider vs. Vadesiz lider: Habemus Papam...
11 Mayıs 2025