Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Derviş'in açıkladığı yeni ekonomik program için yorumlar:
1- Güvenilir bir adam ve onun çalışma arkadaşları tarafından yapılmış ciddi bir çalışma.
2- Her program, programsızlıktan iyidir.
3-
'Aaaaaa, program yeterince acıtmıyor' gibi söylemlere de yanıt:
'Kendi kendimize eziyetten zevk alan mazoşist psikolojiden sıyrılmalıyız.'
Eğer akıllar başlara toplanmaz ve bu programın etrafında ulusça kenetlenmezsek... Acının katlanacağı programlar zaten önümüze konur.
Nasıl mı?


Ardarda dikişleri atan ekonomik programlarla Brezilya'nın sürüklendiği krizden bazı takvim yaprakları, bu sorunun cevabıdır.
Şöyle ki:
"......750 kadar uluslararası banka adına Citicorp, Brezilya Hükümeti'yle dış borçların ertelenmesi görüşmeleri yapıyordu."
..........
"750 banka Brezilya Hükümeti'ne Anayasa ve yasa değişiklikleri dayatıyordu.
Bunların Parlamento'dan geçişi için son tarihler saptanmıştı.
Takvimin zorlanması ve denetlenmesi için bürokratik görev IMF'ye verilmişti."
..........
"Anayasa değişikliğiyle devletin mali kaynaklarının büyük bölümü alacaklı bankalara yönlendirilmişti."
..........
"Kamu kesiminden 360 bin çalışanın işlerine son verilmesi öngörülmüştü."


"Maaş ve ücretler - Türkiye'de olduğu gibi - enflasyona endeksliyken, IMF ile daha sonraki anlaşmalarla enflasyondan koparıldı.
URV diye adlandırılan sanal birime bağlandı.
Sonra URV'den yeni ve gerçek para REAL üretildi.
Hayalden gerçek paraya geçilirken, maaş ve ücretler tırpan yemişti."
..........
"Uzaktan kumandalı KITLIĞA VE YOKSULLUĞA KARŞI YURTTAŞ KAMPANYASI düzenlendi.
GLOBO TV ağı öncülüğünde televizyonlar ve gazetelerde, bu kampanya için Hollywood'vari klipler ve röportajlar yayınlandı.
Amaç
'IMF reçetesiyle yoksullaşma arasında bir bağlantı olmadığı' izlenimini vermekti. Brezilya'nın varsıl seçkinlerini hedef göstermeden IMF ile anlaşma etrafında ulusal uzlaşma tabanı yaratmaktı.
Bu kampanyanın harcamaları, Brezilya'nın varsıl seçkinleri tarafından karşılanıyordu.
'Toplumun sadece yüzde 1'inin yoksulluk sınırında olduğu' gibi istatistik çarpıtmalar, kampanyanın omurgasıydı."

"...Brezilya'da Washington'a düzenli olarak rapor veren - onların adamları denebilecek - fiili bir GÖLGE HÜKÜMET oluşmuştu.
Kredi alacaklısı uluslararası bankalar adına politikacıları ve bürokratları denetliyordu."
............
"Önce yüzde 30'dan başlayan oranlarda, yerel para, döviz mevduatı ve menkul varlıklar donduruluyordu."
...........
"Devlet iflas çizgisine gelmişti.
Yabancı alacaklılar ve bankalar, özelleştirme programlarıyla, alacak karşılıklarıyla, yok pahasına ülke varlıklarına el koyuyorlardı"


İşte kabus gibi görüntülerin yer aldığı Brezilya kriz tarihinden yapraklar...
Brezilya, işi başında ciddi tutamadığı için ardarda başarısız programlarla dibe vurduktan sonra, böylesine ağır faturalar ödemek zorunda kalarak kurtulabildi.
Derviş'in açıkladığı program bağlamında durumumuz, şu aşamada dramatik değildir.
Ama... Akıllar başlara gelmezse ve siyaset kadrolarındaki yanlışlar, aymazlıklar, sığ popülist tavırlar, kamuoyu oluşturabilecek örgütlerdeki bazı sorumsuzluklar sürerse neler olabileceğini, Brezilya örneğiSİMÜLASYON yöntemiyle bire bir önceden gösteriyor.
Tekrarlıyoruz...
Ulusal onurumuzu, ulusal varlıklarımızı yitirmeden bu programın etrafında kenetlenmeliyiz.
Aksaklıklara ağırlık koymalı, ama popülizme ödün de vermemeliyiz.
Pazartesi, turnusol kağıdı gibidir.
Dövizin, faizlerin ateşinin düşmesi, mevduatların geri dönüşü ve borsada kımıldanış programın rengini belirleyecektir.