Müzik, ideal komünizmdir
MÜZİK ve ortak insanlık değerleri arasında Çaykovski üzerinden bir anlatım:
"Her çalgıyla her birimiz en güzelini yapmaya çalışıyoruz.
Hepimizin ortak sesleri müziği, konçertoyu oluşturuyor.
Hepimiz bu güzelliği paylaşıyoruz.
İşte komünizm budur..."
Orkestra şefi, eski "tüfek komünist" sanat yönetmeninden -Paris'te konser için- işte bu söylemle "olur" alıyor.
Filmin adı "Le Concert..." (Paris'te Son Konser)
İKSV'nin İstanbul Film Festivali, bu filmle açıldı.
Güzel bir film... Fransa, İtalya, Romanya, Belçika yapımı.
Başroldeki Aleksei Guskov da Lütfi Kırdar'daki törene geldi.
Filmin konusunu kısaca yansıtayım.
Komünizm döneminde, Brejnev, "Bolshoi'deki Yahudi müzisyenleri atmak" kararını verir.
Oysa hep birlikte kendilerine ve dinleyenlere "uçuyorlarmış" duygusunu yaşatan harika müzik yapıyorlarmış.
Şef, Yahudi meslektaşlarına sahip çıkar.
Bunun üzerine ceza olarak onun orkestra yönettiği bageti kırarlar ve konseri yarısında keserler.
Şefi de görevinden uzaklaştırarak tiyatronun temizlikçisi yaparlar.
30 yıl sonra olaylar öyle gelişir ki şef eski orkestra arkadaşlarını bir araya getirerek Paris'te konser verir.
Ve solist kemanda bir sürpriz...
Genç, sarışın harika bir keman virtüözü de onlarla çalmaktadır.
Boynundaki "ben" sanki ona tanrının hediyesidir.
Tıpkı 30 yıl önceki son konserdeki gibi Çaykovski'nin keman konçertosunu "uçuyor" duygularını yaşayarak/yaşatarak çalarlar.
Genç kızın kimliği filmin kilidi.
Şakir Bey'e sevgilerle
İlk kez İKSV'nin İstanbul Film Festivali Şakir Eczacıbaşı'ndan yoksun açıldı.
Daha önce Nejat Eczacıbaşı'nı yitirdiğimiz zaman da aynı burukluğu yaşamıştık.
Vakıf, misyonunu Bülent Eczacıbaşı ile sürdürüyor.
Kürsüye gelenler Şakir Bey'i yürekten andılar.
Alkışlar da onun içindi.
Güzel bir "Şakir Eczacıbaşı" klibi de hazırlanmış.
Aramızda gibi hissettik.
"Ustalara saygı" bağlamında sinemaya uzun yıllar emek vermiş sanatçılara şiltler sunuldu.
Kadim dostum Fevzi Tuna "50 yılın üzerindeki sinema yaşamımda bu aldığım ilk ödül" dediğinde herkes duygulandı.
Önümüzdeki günlerde bol bol sanat filmleri izleyeceğiz.
İyi ki varsı İKSV...
İNTİHARA TEŞEBBÜS
PROF Dr. Murat Tuncer, "İntihar etmeye karar verdim ve bir sigara yaktım" dedi. Yani...
İntihar etmeden önce son sigarasını mı yakmış?
Hayır...
Tuncer'e göre "bir sigara bile öldürebilir..."
İzah ediyor:
"15 sigara 1 hücreyi mutasyona uğratıyor. Değiştiriyor, bozuyor."
Peki kanser için kaç hücrenin mutasyonu gerekiyor?
Cevabı, "Belli değil, bir hücrenin bile mutasyonu kansere neden olabilir."
Dünyada her 8 saniyede kanserden 1 kişi ölüyor.
Türkiye'de ise günde 70-80...
Avrupa'da ve Amerika'da kanserden ölümler inişe geçmiş.
Türkiye'nin içinde bulunduğu Asya/Pasifik coğrafyasında ne yazık ki kanser tırmanışta.
İlk ve en büyük sebep sigara.
ŞEFFAF ODA'nın bugünkü konuğu Sağlık Bakanlığı Kanserle Mücadele Dairesi ve Asya/Pasifik Kanseri Önleme Organizasyonu Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer.
Onun anlattığı konular arasında kadınların aileden kanserli olduğunu saklamaları, bulaşıcı olan kanser türleri, aşkın bünyeyi kuvvetlendirdiği gibi bir dizi ilginç bilgi var.
BENGÜ ‘TENİM İLAÇTIR’
Prof. Dr. Tuncer daha önce 120 kiloymuş. "İlk ve son aşkım" dediği eşi nedeniyle 2 ayda 25 kilo vermiş.
Çünkü evlenme teklifi ettiğinde "kilosunun bu projeye engel olduğunu" hissetmiş.
Şişmanlık kanser de dahil ciddi hastalıkların nedeni olabiliyor.
Bakınız aşk, ilaç etkisi yapmış.
Söyleşinin bu noktasında diğer konuğum Bengü, "Odam kireç tutmuyor" diye başlayan şarkıyı söyledi.
Spontane...
Şarkıdaki "Soyun da gir koynuma, tenim ilaçtır benim" Lokman Hekim'in reçetesi gibi.
Bengü'yü hep o birbirinden güzel poplarıyla biliriz.
Hele o "Susma kalbim" yok mu?
Ama...
İnanın, "Odam kireç tutmuyor"u da harika söyledi.
Bundan sonraki ilk program konuğum olduğunda repertuvara alınacak notunu düştüm hafızama.
Bengü sosyal sorumluluk projelerinde yer alıyor.
Kaçkar ormanlarını ağaçlandırma kampanyasına katıldı.
Türk Kalp Vakfı'ndan "En iyi kalp" ödülünü aldı.
Zaman zaman diyaliz merkezlerine gidip hastalarla birlikte şarkı söylüyor.
Şimdi AÇEV için bir etkinlikte yer alacak. Şarkı söyleyecek, İbrahim Kutluay çocuklarla basketbol oynayacak.
Bengü'nün organlarını bağışladığını da belirteyim.
Sanatçılar, sporcular toplum için rol model...
Toplum onları örnek alıyor.
Bengü'yü kutluyorum.
