CHP lideri Altan Öymen, Baykal'a yanıt verdi: Ehil olan ehliyet sınavından geçendir
CHP Genel Başkanı Altan Öymen, "ehil olan, ehliyet sınavından geçendir" dedi.
Böylece,
"İslam 'işi ehil olana ver'
demiştir" söylemiyle,
CHP Genel Başkanlığı için adaylığını koyan
Deniz Baykal'a cevap vermiş oluyordu.
Belki...
Satır aralarında
Baykal'ın genel başkanı olduğu dönemde
CHP'nin
yüzde 10 barajı aşamadığına ve
TBMM'ye giremediğine gönderme yapmaktaydı.
Ama...
Asıl söylediği, kendi genel başkanlığı döneminde
CHP'nin girdiği
dört yerel seçimden
üçünü kazanmış ve oylarını neredeyse katlamış olmasıydı.
Öymen, Bilecik'te
"bir önceki seçime göre CHP oylarının yüzde 66 arttığını" söyledi.
Haziran ayında
12 yerde yerel seçim yapıldı.
CHP, bunlardan sadece
4'üne girdi.
Ama...
Öymen'e göre,
"hepsine girseydi ve diğer 8 yerde 0 oy alsaydı dahi, CHP oyları gene de yüzde 27, 4 oluyordu.
Birinci parti konumundaydı."
Öymen, "biz ehliyet sınavından geçtik" diyor.
Nereden çıktı?
Öymen'e
"durup dururken seçimli kurultay yapmak ve CHP'yi kurultaylar dizisi ve iç çekişmeler partisi olmaktan kurtaramamak" suçlaması yöneltiliyor.
Nereden çıktı bu genel başkan ve
Parti Meclisi seçimli kurultay?
Öymen'in anlattıklarını özetleyerek yansıtayım:
"Üye yazılımlarını yenilettik.2 milyona yakın üyemiz var gibi görünüyordu.
Örgüt ve adaylık seçimlerini kazanmak isteyenler, ölüleri, başka partilerden olanları bile CHP'ye üye yazmışlar.
İmzalı beyanname, şahsi başvuru, aidat istedik.
Gerçek üye sayımızın 200 bin olduğu ortaya çıktı.
Bu arada Mersin merkez ilçede üyelikler yenilenirken de hayali üye yazımları ortaya çıktı.
MYK kararıyla, onları Parti Disiplin Kurulu'na sevk kararı verdik.
Ama...
Hayali üye yazımı yapmış olanlar, göreve nasıl devam ederlerdi?
Görevden alınmalarını istedim.
MYK'da 3'te 2 çoğunluğu bulamadım.
Görevden alınmaya karşı çıkanlar, üstelik benimle çalışamayacaklarını açıkladılar.
'O halde istifa edin'
dedim.Etmediler.
Çoğunlukta olan arkadaşlarımız istifa edince, onlar da istifa etmek zorunda kaldılar.
Parti Meclisi'ne 'MYK, Başbakan'ın hükümeti gibidir. Uyumlu olmazsak nasıl çalışırız? Uyumlu çalışacağım MYK listemi seçmenizi rica ediyorum'
dedim.
Parti Meclisi, bir oyla çoğunluğu benimle çalışmak istemeyenlerden oluşan bir MYK seçti.
Kuşatıldım.
Bu durumda parti yönetilemezdi.
Beni de kurultay seçti.
Bu Parti Meclisi'ni de.
'O halde kurultaya gidelim. Seçimleri yenileyelim'
dedim.Genel Başkan yetkimle kurultayı topluyorum."
Gönlünde aslan yatanlar
Peki...
Geride kalan
15 ayın neredeyse
12 ayında, Altan Öymen, o
MYK ile nasıl uyum içinde çalışmıştı?
Öymen, hem
Parti Meclisi'ni hem
"MYK'yı partideki çeşitli ve farklı arkadaş gruplarından oluşturduğunu" söyledi.
Önceki kurultayda kendisiyle yarışan bazı genel başkan adaylarını bile listesine aldığını hatırlattı.
Öymen, "hizip" yerine
"farklı arkadaş grubu" söyleminin daha şık olduğu görüşünde.
Yani
Parti Meclisi'ne
Baykalcılar'da dahil, her gruptan isimleri harmanlayarak almış.
Çalışma gruplarını,
Türkiye'yi tanıyan, depremde görev yapan ekipleri bile birbirinden farklı arkadaş gruplarından isimleri bir araya getirerek kurmuş.
Fakat...
Önümüzdeki mayıs ayı için öngörülen
Olağan Kurultay'a dönük adaylık hesabında olanlar, bundan birkaç ay önce hareketlenmeye başlamışlar.
Özellikle...
"Baykal'ın Anadolu'yu gezdiğini, bu gezilerde genel merkezi açıkça eleştirdiğini" söylüyor
Öymen.Gönlünde genel başkanlık yatan diğerleri de, tavırlarını koymaya başlamışlar.
Tabii...
Genel başkan adaylarının bu tutumları,
Parti Meclisi'ne ve
MYK'ya da yansımış.
Yönetim kilitlenmiş.
Kurultay beklentisi
Öymen'e
"kurultaydan nasıl bir sonuç beklediğini" sordum.
"Benim hizbim, delegenin sağduyusu" cevabını verdi.
Şöyle bir değerlendirmesi var:
"1- Önce genel başkan seçilecek.Elbette sağduyulu delege, 'acaba genel başkanın uyumlu çalışacağı nasıl bir ekip olur, nasıl bir liste olur?'
diye beklentiye girecektir.
2- Parti Meclisi seçimi için elbette gene her gruptan hatta ben seçilmişsem, - eğer istiyorlarsa -
seçimi kaybetmiş genel başkan adaylarının da içinde olabileceği bir listeyi önereceğim.
Tabii...
Farklı arkadaş gruplardan da oluşabilecek bu listede, 'benimle çalışmak istemediklerini açıkça söyleyenler'
herhalde yer alamaz.
Bu bir çelişki olur.
Ama...
Ben, daima farklı grupları birleştiren bir yönetim üslubuna sahibim.
Gazete ve ajans yönetimlerinde de bunu yaptım.
Sayın Baykal'ın milletvekili olduğu dönemde, her türlü arkadaş gruplarının yer aldığı CHP Meclis Grubu'nun Başkan Vekili'yim.
Hiçbiriyle anlaşmazlığımız olmadı."Muhasebe
Ya
"15 ayda hiçbirşey yapılmadı" yolundaki iddialar?
Öymen anlatıyor:
"1- MUHALEFET İŞLEVİ: Hükümeti izledik.Özellikle Sosyal Güvenlik Yasası, Tahkim ve Vergi Yasası'nda çalışma grupları oluşturarak ve tarım sancılarını dile getirmek üzere mitingler düzenleyerek sesimizi duyurmaya çalıştık.
81 ili üç kez taradık.
Ben şahsen 56 ile gittim.
Ama...
Meclis'te olmadığımız için teknik olarak medyanın yoğunlaştığı mekanda değiliz.
Sesimizi duyuramadık.
2- İKTİDARA HAZIRLIK: Türkiye'nin yapısal sorunları olan adalet, güvenlik, sağlık ve eğitim için ciddi çalışmalar ortaya koyduk.
Örneğin 8 aydır, 35 profesör sağlık programımızı hazırlıyor.
Ana - çocuk sağlığından tıp eğitimine, turizm sağlığına kadar projeler ürettik.
Ama basına bunları açıkladığımız basın toplantısında bize sorulan soru 'CHP'nin sağlığı ne alemde?'
oldu.
Halkla birlikte çözüm çalışmalarımızı ise il ve bölge toplantıları bağlamında, yerel projeler üreterek yürütüyoruz.
3- YENİDEN YAPILANMA: Üye yazılımını anlatmıştım.
Çağdaş bir tüzük gerçekleştirdik.
Örneğin...
Seçim kaybeden genel başkan görevden ayrılacak.
Kadınlara yüzde 25 kontenjan tanınacak.
Etik kurallar getiriyoruz.
Bunların yanı sıra Gençlerin Geleceği Toplantıları başlıyor.
Genç işsiz, çalışan gençlik, okuyan gençlik tartışmaları olacak.
İstanbul'dan başlayarak, içinde İnternet bağlantılı bilgisayar, kahve, sanat etkinlikleri olan gençlik evleri açtık.
15 bin partiliyi eğitim seminerlerinde eğittik.
Sivil toplum örgütleriyle, sendikalarla, belediyelerle ilişki komitelerimiz var.
4- DIŞ İLİŞKİLER: Avrupa Sosyalist Partiler Grubu'na üyeyiz.
Sosyalist International'de Erdal İnönü genel başkan yardımcımız.
Onlarla sıkı ilişkimiz var."Sonuç
Altan Öymen, yukarıda belirttiğim gibi seçim sonucu için bir tahmin ortaya koymak istemiyor.
Buna karşılık...
CHP Genel Sekreteri Tarhan Erdem, seçim tahminlerinde iddialı bir kamuoyu araştırmacısıdır.
Erdem'e göre genel başkanlık seçimini
Altan Öymen'in alma olasılığı daha büyük.
Aynı gün konuştuğum
Baykal'ın kurmaylarından, o da kamuoyu araştırmacısı olan
Bülent Tanla da seçim sonucundan emin görünüyordu.
Ancak gözlemim o ki, genel başkanlık birinci turunda sonuç alınma olasılığı pek fazla değil.
Yazara E-Posta: gcivaoglu@milliyet.com.tr