Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Beyaz pilavın üstü kehribar sarısı hurma parçaları ve nar gibi kızarmış bademle kaplanmış.
Ermeni pilavı.
Yanı sıra...
Ermeni usulü zeytinyağlı dolma, kuyu kebabı gibi ağızda dağılan et, Ermeni pilakisi, Ermeni irmik helvası...
Patrikhane Yönetim Kurulu'
ndakilerin eşleri tarafından, TV'deki Durum programı ekibimize ve konuklara hazırlanan yemeklerden birkaçı bunlar.
Bu lezzet, sanki sevgi rayihasıyla harmanlanmış.
Program sonrası, sabaha karşı saat 03.00'te patrikhanenin üst katındaki büyük salonda toplanmıştık.
ABD'nin Ermenistan'ın, Fransa'nın taciz menzilleri dışında, bu topraklarda sıradan bir vatandaş olarak yaşamlarını huzur içinde sürdürmek ve çocuklarına güvenli yurttaşlık statüsü bırakmak isteyenlerdi.
Aralarında, her toplulukta olduğu gibi birkaç iki yüzlü de olabilir.
Biz, çoğunluk için izlenimlerimizi yansıtıyoruz.

Atatürkçü laik Jaklin

O gecenin dikkat çeken ismi Jaklin Çarkçı'ydı.
Jaklin Çarkçı, Bimenşen'den, Tacikizade Efendi'den şarkıları... Ve müziği Romanos Melikyan, sözleri Gothe'den olan ezgisiyle büyüledi.
Çarkçı'Karmen'deki başarılı yorumuyla alkışlamıştık.
Türk Musikisi'ne harikulade yakın bir opera sanatçısı.
Babası Jirayr Çarkçı da, Devlet Opera ve Balesi'nin İstanbul kadrosundaki ilk solistlerinden biriymiş.
Kızı Jaklin'i daha 5 yaşında müziğe başlatmış.
İspanya, İtalya, Fransa, Almanya, Bulgaristan ve en son Danimarka'da sahne almış bir değer.
Scala Operası'nın sınavını da kazanmış.
Ve mesajı:
"Atatürk Türkiye'sinin laik kadınıyım.
Kariyer zorlukları çektim.
Ama...
Alabileceğim her şeyi aldım.
'Ermeni ya da diğer azınlıklar bir yere gelemez' diye bir şey yok."

Savarona'da yankılanan

Jaklin'in büyükbabası, milli boksör ve milli bisiklet yarışçısı.
Kalust Çarkçı'dır.
Ünlü boksör Garbis'i yetiştiren antrenördür.
Büyükbaba Kalust, sporculuğun yanı sıra tam bir keyif adamı.
Sesi güzel.
Bir gece mezeler hazırlanmış... Denizden çıkmış balıklar ızgarada... Rakılar açılmış.
Moda'da kayıktalar.
Ve...
Türk müziği meşk ediliyor.
Onlar keyfin doruğundayken, yanlarına bir bot yanaşır.
Apar topar, o cıvardaki Atatürk'ün Savarona yatına götürülürler.
Huzuruna çıkarıldıklarında, Ata onlara "Gençler biraz da burada söyleyin" der.
Meşk Savarona'da sürer.
Atatürk, genç Kalust'u büyüler.
Bir ara...
Atatürk sorar:
"Size için ne yapabilirim?"
Cevap verirler:
"Atam biz müzik aşıklarıyız.
Safiya Ayla'yı dinlemek isteriz.
Ama paramız yok."
Bir işaret...
Sabahın ilk ışıklarında, Safiya Ayla, Savarona'ya getirilir.
O da meşke katılır.
Büyükbabadan oğula, oğuldan Jaklin'e, Jaklin'den çocuklarına Atatürk tutkusu sürüp gidiyor.
Jaklin Çarkçı, cemaatin bir simgesidir.
Ermeni vatandaşların o gece dile getirdikleri bir yakınmayı da yansıtayım:
"Lütfen PKK'ya ve onun başındakine Ermeni kökenli denilmesin.
Çok yaralanıyoruz, çok üzülüyoruz.
Biz, PKK'ya da, Asala'ya da, Atatürk Türkiye'sine dönük her dış oyuna da karşıyız."

Bir takvim yaprağı

Yukarıdaki izlenimleri, 3 yıl önce Ermeni Patrikhanesi'nde yaptığımız bir Durum programından sonra TV kamerasının göstermedikleri başlığıyla yazmışım.
ABD'deki Ermeni tasarısı soğukluğu, kendi topraklarımızdaki bu güzel insanları vurmasın.


Yazara E-Posta: gcivaoglu@milliyet.com.tr