Tek kişilik tango

Hayat dolu Ajda Pekkan, gerçekten intihar girişiminde mi bulundu?
Böyle olmamasını yürekten dilerim.
Onu, 13 yaşındayken tanımıştım.
Anne ve babası boşanıyordu.
Ailesi, henüz çocuk sayılabilecek yaşında o negatif ortamdan etkilenmemesi için Ajda'yı Ankara'da bir yakınımızın evine göndermişti.
Daha o zamandan hedefi sahne ve mikrofondu.
Tırmanış sürecinde... Süper Star diye anıldığı zirve yıllarında... Ve inişe geçişinde uzaktan izledim.
Ajda, yeteneğine karşın, kendini mesleğine tam veremedi.
Son yıllarda medyaya, sanatından çok, estetik ameliyatlarıyla, değişen görüntüleriyle yansıdı.
Ajda fiziğine kilitlenmişti.
Bir gün güzelliği giderse, hayatın dallarına ne ile tutunacaktı?
Şiiri, şarkı sözü yazarlığı, müzik yapımı, çaldığı bir enstrüman yoktu.
Tiyatro, resim, yontu gibi bir ek sanat uğraşı da yoktu.
Güzelliğini yitirdiği gibi bir kaygıyı çok derinden hissettiğinde, karanlık bir boşluğa yuvarlanacağından için için kuşku duymuşumdur.
Ajda kendine seçenek yaratmalı.

Bir model

Kadın ya da erkek, yaşamının bir dönemecinde ayağı boşluğa kayabilecek sanatçılara bir örnek sunmak isterim.
Çünkü hepsinin yaptığı tek kişilik bir tangodur.
Ünlü aktör Anthony Quinn'in kendi yaşamını anlatan "Tek Kişilik Tango" adlı kitabı, yol haritalarından biri.
Anthony Quinn, her yaşının rollerini büyük başarıyla oynamış Oscar'lı bir aktör.
Ama...
Başka bir dünyası da var.
Aynı zamanda, tiyatro oyuncusu, amatör mimar, ressam, heykeltraş.
Sabahın alacakaranlığından gün batımına kadar, dağ - tepe bisiklet pedalı çeviren bir sporcu.
Dünyanın en ünlü yazarlarından, yönetmenlerinden, Roma'nın Via Apia Yolu'nun kenarındaki çalılıklarda tır şoförleriyle iş tutan fahişelere kadar bir dost denizinde yıkanıyor.

Sağlam çizgi

Nasıl Anthony Quinn olunur?
Meksikalı bir asilin Kızılderili bir kadına tecavüzünden doğan "resmen" piç.
Baba Meksika'ya gelen bir İrlanda göçmeni.
İkisi birlikte Villa Pancho ve Zapata başkaldırısının "devrim savaşçıları."
Sonra...
Los Angeles'da göçmen bir aile ile birlikte meyve toplayıcısı.
Nişanlısının annesine aşık, kaba, diplomasız ve melez bir işsiz genç.
Nişanlısının annesi tarafından eğitiliş... Anne Sylvia'nın evindeki çalışma odasında yatan, orada yaşayan, Baudelaire'den Dante'ye, Smollett'den Fitzgerald'a, Hemingway'e kadar bütün yazarları art arda yutan, Mozart, Beethoven, Bach dinleyen... Gauguin, Del Sarto, Van Gogh ve diğer ressamların resimlerini bütün incelikleriyle tanıyan bir başka Quinn oluş...
Ardından...
Mimarlık denemeleri... Tiyatro çalışmaları... Hollywood'un en büyük patronunun kızıyla evlilik... Ona rest çekerek, sinemaya başka şirketlerde yeniden başlayış... Komünist sempatizanlar listesine alındığında, komünist olmadığı halde "evet öyleyim" diye meydan okuyuş ve işsiz kalmayı göze alış...
Rio Grande Nehri'ne Marlon Brando ile birlikte "en uzağa kim işeyecek?" diye sidik yarışı.
Aslında bu bir yaşam ve başarı iddiası.
Sonra...
Babasının devrim hareketinde silah arkadaşı olan Zapata'nın kardeşi rolüyle gelen Oscar.
Ardından bir Oscar daha...
Üç eş, dünyayı saran pek çok çocukla, arkadaşlarla, dostlarla bir Quinn kabilesi.
Silvano Mangano'dan, Rita Hayworth ve daha aklınıza kimler gelirse uzayan müthiş bir sevgililer listesi.
Yaşamak "güzel" diyor.
Üstelik adam gibi yaşamış.


Yazara E-Posta: gcivaoglu@milliyet.com.tr