Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

.........................Önce belirtelim ki banka hortumcuları köşeye sıkıştırıldıkça borç ödemeye başladılar. Böylece halkın cebinden alınanlar geri gelmekte... Toplum vicdanı yelpazelenmekte.Siyaset ve bürokraside kararlı çizgi, hiç sapma yapmadan sürdürülmelidir.Bu sonuçlara, yasalar değiştirilerek, boşluklar doldurularak hukuk yoluyla ulaşılmıştır. O halde "hukuk çizgisi" de hiç sapma yapmadan sürdürülmelidir.Ancak... 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, "hukuk çizgisi"nin, kardeşi Şevket Demirel için "kırıldığı" mesajını veriyor ve "hukuk herkese lazım" diyor.Bu konuda birkaç satır... Süleyman Demirel, kardeşi Şevket Demirel'in "işadamlığından" hep övgüyle söz etmiştir: "Bizim Şevket, basiretli tüccardır. Hesabı düzgündür. Açılıp saçılmaz."Bunun kanıtı olarak bir anısını dinlemiştim. Süleyman Demirel, AP Genel Başkanı seçilmeden önce ABD'nin ünlü Morison firmasının Türkiye temsilcisi olarak devlete inşaat işleri yapıyordu. Kendini kongre hazırlıklarına kaptırdığı 1964'te Şevket Demirel'den de işlere gözkulak olmasını istemiş.Sonrasını şöyle anlatmıştı:"Şevket geldi. Canı sıkkındı. 'Ağbi sen batıyorsun. Bu işleri hemen tasfiye edelim' dedi. Bizim taahhüt ettiğimiz işlere, hesaplara el attı. Hepsini düzene soktu. Tasfiye etti. Beni kurtardı."Demirel, 40 yıla yakın başbakanlık, cumhurbaşkanlığı yaptı. İki kez askeri ihtilal ile devrildi. Siyaset yapması yasaklandı. Yaşamı, hesapları didik didik edildi. Ancak kardeşi Şevket Demirel'den kaynaklanabilecek sorunla başı hiç ağrımadı.Oysa... Diğer kardeşi Ali Demirel problemli bir adamdı. Süleyman Demirel'i çok üzmüştür. Onun oğlu Yahya da öyle...Murat Demirel'e gelince... Şevket Demirel'in oğlunun işleri dışında kalmak için özen gösterdiği biliniyor. Onun kendi için çizdiği bir "özel misyonu" var denebilir."Ağbiye" sorun olmamak... Ağbiyi korumaya almak... Bu anlamda ağbiye ağbilik yapmak.Cumhurbaşkanı olduğu gün ağbisine yazdığı "Ağam" diye başlayan mektubunu Yavuz Donat yayımlamıştı... Bir kardeşin en duygulu ruh halinin tercümesidir.Şevket Demirel, haberi otomobilde radyodan öğrenir, aracı, yol kenarına çektirir. Geride kalan acı yılları, ihtilalleri, inişleri, çıkışları, sıfırları kare kare gözünün önünden geçirir. Ve bunları kâğıda döker. Isparta'nın İslamköy'ünde ağbisi için yaptırdığı külliye ve müze de, onun Süleyman Demirel'e adanmışlığının yansımasıdır..........................Şimdi Şevket Demirel'in tüm şirketlerine, aktiflerine el konuldu.Gerekçe: "Murat Demirel'in borçları ve babasıyla para transferi belgesinin bulunduğu" iddiası...Elbette böyle bir ilişki varsa, yasal gereği yapılır. Kanun önünde herkes eşittir -eski ya da yeni- Cumhurbaşkanı kardeşi için özel bir koruma olamaz...Ama...-1965'ten bu yana tam 40 yıldır Şevket Demirel'in akçalı yanlışı saptanmış değilse 40 yıl sonra, ne olduğu bile bilinmeyen bir kâğıt iddiası düşündürücü...-Demirel soruyor: "Böyle bir belge varsa, 4 yıldır neden ortaya çıkmadı?" Soru, cevap bekliyor ama son anda da bulunması olasıdır. Fakat daha sonraki işlem doğru mu?-Bu, belge olduğu iddia edilen kâğıdın henüz yeni bulunduğu doğruysa önce, Şevket Demirel'e o miktarı ödemesi için belirli süre verilmeliydi. Süre sonunda ödeme olmazsa, borcu karşılayacak kadar varlığına el konulabilirdi............................Sonuç... Bankalar hortumlanmış, ödeyen, bu ülkenin yoksul halkı olmuştur. Suçluların elbette yakasına yapışılmalıdır. Demirel dosyası da, bu genel ilkenin dışında düşünülemez. Ancak "suçun ve cezanın şahsiliği" de hukukun temel ilkesidir. Hiç kimse işlemediği ve başkasına ait bir suçun faili olarak yargılanamaz ve cezalandırılamaz...........................Tabii baba ile oğulun bankası arasında çok kapsamlı ve Şevket Demirel'in tüm varlığına el konulmasını gerektirecek bir parasal ilişki saptanmışsa, belge bulunmuşsa, başka... Fakat bunun da açıklanması hukuk devleti ve şeffaf demokrasinin zorunluluğudur. g.civaoglu@milliyet.com.tr Tolstoy, yaşamının son dönemlerinde Müslüman olmuş. Kitabından şu satırlar belleğime kazındı: "Allah'ın insan kalbine inen nuru, vicdandır."