Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

A. J. de Gruaf, Antalya - Alanya arasında dehşet verici bir trafik kazası geçirmiş. Otomobili o kullanıyormuş. Yanındaki eşini yitirmiş.Olayı anlatıyor:"Gece 21.00di galiba. 40 - 50 kilometre hızla gidiyorduk. Birden karşımda uzunlarını yakmış bir otomobil gördüm. Yolun zaten iyice sağındaydım. Kurşun gibi üzerimize geldi. Vurdu. Gözümü hastanede açtım.Eşimin öldüğünü öğrendim.Cenazesine yetişemedim. 2 oğlum cumartesi günü onu gömdüler."Sağlık hostesi "fazla yorulmayın" diye müdahele ediyor ve o anlatıyor:"Karşıdan gelen otomobili kullanan Türk şoför sarhoşmuş. Arabada Rusyadan 3 kadın ve bir de onları pazarlayan Rus erkek.Onlar da sarhoşmuş. 2 kadın ve erkek ölmüşler. Kadınlardan biri kurtulmuş.Şoför tutuklanmış.Ancak... Kadın otomobilin şoförünün tutuklanan kişi olmadığını, kazayı ölen Rus erkeğin yaptığını iddia ediyormuş.Böylece kadınları pazarlayan Rus erkek öldüğü için, Türk şoför kurtulmuş olacak." Adı Albert Johan de Gruaf... Hollandalı. Uçakta alçılı sağ bacağı yastıklar üzerine konulmuş. Ön dişleri kırık. Aramızdaki koltukta Hollanda Havayollarının özel servis sağlık hostesi var. Rezalet Tekne imalatçısı olan Hollandalı de Grauf, güzel bir bahar tatili için eşiyle baş başa Antalyaya geliyor. Kendi kullandığı arabada bir kazayla onu ansızın yitiriyor.Kurtulduğu için sevinçli değildi.Büyük acı...Fakat... Ne öfke, ne kötü bir söz. Ne trafiğe, ne denetimsizliğe sitem... Hatta... Hayat kadınları ve onları pazarlayan kişi için hem o, hem de sağlık hostesi kullandıkları zorunlu tanım sözcükleri nedeniyle utanıyorlardı. Vitrine konmayan ve içe akıtılan acı daha da duygu yüklüyordu. Olay Alanya yerel basınında ayrıntılarıyla yer almış. Olay tam bir dram. Turizm alarmı Özellikle şu turizm sezonunda "kırmızı alarm" uygulanmalı.Alkollü sürücülere nefes aldırılmasın.Yoğun denetim yapılmalı. Birkaç böyle olay daha... Batı medyasında yayımlar...Türkiye trafik terörü nedeniyle korkulu ülke haline gelir.Kimse canını sokakta bulmadı.Bunca tanıtıma, bunca turizm yatırımına, yılların emeğine, turizm eğitimine, döviz beklentilerine, bu sektörden geçinen 3 milyon aileye yazık değil mi? Öte yandan... Sadece turizm değil, Türkiye insanı için de trafik ciddi ve yoğun denetime alınmalı.Hepimiz yollarda sarhoş direksiyon sallayan sorumsuz itlerin ölüm tehdidi altındayız.Eşlerimiz, çocuklarımız, bebeklerimiz o sarhoşların serseri mayın gibi çarpmalarının kurbanı mı olacaklar?Alkol, sürat, bakım, lastik denetimleri ciddiyetle yapılmalı.Radyo, televizyon ve gazetelerden yayımlarla sürücüler uyarılmalıdır. Turizm Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, konuya odaklanmalı. Bu büyük dramda suç, kazada ölmüş bir Rus kadın satıcısına yüklenip asıl suçlu olan sarhoş şoför sıyrılmasın. Tam tersine ibret oluşturmalı. Ayrıca... İzlenimler Çok da iç açıcı olmayan.Antalyaya gökten turist yağıyor.Fakat esnaf sinek avlıyor.Dükkanlar bomboş.Çünkü tur operatörleri serbest bölgedeki birkaç yüz dükkanla anlaşmışlar.Peki nerede Rekabet Kurulu?Esnafa vergili fiyat, serbest bölgedeki dükkanlara vergisiz... Bunun adı haksız rekabettir.Bir başka çirkinlik üç - beş kendini bilmez yüzünden esnaftan turistlerin kaçışı. Mal almayana küfür. Ederinden beş - altı misli fiyat... Kadınlara, kızlara laf atmalar... Dükkan önlerinde çilingir sofraları... O caddede turist gezmeye korkuyor.İyi niyetli çoğunluktaki esnaf da bu şirretlerden şikayetçi.Belediyeler ve polis daha etkili olmalı.Başka?Yer yer pislik...Antalya Havaalanında klozetlerin üzerine serilecek kağıdın metalik kutusu var, içinde kağıt yok. Elektrikli el kurutma makinesi çalışmıyor.Daha başka şeyler de yazılabilir ama içinizi büsbütün karartmayayım.Ve teselli... Gök mavi, deniz hala temiz, doğa harika. Betonlaşmaya karşı yeşil ve mavi direnişi sürüyor. g.civaoglu@milliyet.com.tr Güneyden başka izlenimlerim de var.