Davet sahibi Mustafa ™zkan, Deniz Baykal' a sordu: "Deniz Bey, kamuoyu sizi 1980 "ncesi Enerji Bakanı'yken ATAŞ Rafinerisi'ni ve bor madenlerini devletleştiren, keskin sol s"ylemleri olan bir lider olarak tanıyor. Oysa siz yabancı sermaye girişlerini büyütecek ve "zel girişimin "nünü açacak liberal ekonomi ekseninde CHP ç"züm programınızı anlattınız. Ne değişti?Belki ev sahibi olarak bu soruyu sormam yadırganabilir ama sizin bunu nezaketsizlik olarak yorumlamayacak derinliğinizi biliyorum."Baykal yakın tarihin bazı hatalı basım yaprakları yerine, doğru basımları koydu.Yansıtıyorum. Yemek masasının çevresinde üç gazeteci ve kamuoyunda ağırlıklı işadamları... Değişmeyen, sadece heykellerdir Baykal bunu vurguladı.Sonra ATAŞ' ı anlattı: "7O'li son yıllarda d"viz yoktu. ATAŞ Rafinerisi, "deme yapamadığımız için üretimi durdurmuştu. Akaryakıt sıkıntısı çekiyorduk. Benzin istasyonları "nünde kuyruklar uzuyordu. Mazot bulunamadığı için ürün tarlada kalmıştı. ATAŞ'ın devletle anlaşması '91 gün üretim yapmazsa rafineri imtiyaz hakkını kaybetmesini' "ng"rmekteydi. O nedenle üç ayda bir gün üretim yaparak bu hükümden kurtulmaktaydı. Danıştay'a başvurdum. Danıştay, devlet lehine karar verdi. Sonra ATAŞ'la rayiç bedel üzerinden rafineriyi devletin satınalması için anlaştım. ATAŞ'ın akaryakıt dağıtım imtiyazı, en yüksek pazar payıyla devam edecekti. Ama bu pazar payı hükmünü DPT'de onaylattıramadım. ATAŞ'ı alamadık. Kısa süre sonra da hükümet düştü." Ya bor madenlerinin devletleştirilmesi?..Cevabı ş"yle: "O tarihte Türkiye'nin dünyada payı yüzde l5'ti. Borun ton fiyatı 30 dolardı. Şimdi pazar payı yüzde 40, ton fiyatı 305 dolar. Yanlış mı yapmışım?" Fransızlar, "Değişmeyen liderler değil onların heykelleridir" derler. İspanya modeli "S"ylenenler kadar s"yleyen de belirleyici olduğu" için başa aldım.Son genel seçimde barajı aşamayan CHP, şimdilerde kamuoyu yoklamalarında yüzde 10' un epeyce üstünde.Siyasetin "büyük sayılar kuralı" gereği, sandıklar kurulunca, barajın altındaki DSP' den, sol küçük partilerden ve AK Partisi' ni iktidar g"rmemek isteyen ılımlı çoğunluktan CHP' ye oy geleceği inancındalar.Son 1 yıl boyunca hafta sonları adada Halki Palas' ta her alanda toplumun fikir liderleriyle toplanıldı. Türkiye' deki yabancı gazeteciler, "ğretim üyeleri, işadamları ve y"neticileriyle Pera Palas' ta "dışarıdan bakış" toplantıları düzenlendi. Baykal ve bu yenilenme sürecinin kurmayı Bülent Tanla klas"rler dolusu not tuttular.Gene, Baykal ve Tanla, sabahları daha gün ışımadan halk otobüslerinde, metroda, trende, dolmuşta, vapurdaydılar. Toplantılarda aldıkları notların geçerliğini b"ylece halk laboratuvarında g"zlediler.Kendi alanlarında birer değer olan ve politikayı - ihtiyaç değil, hizmet için - seçenlerden l60 kişilik bir düşünce platformu oluşturdular.Onlar arasından, 10'u Parti Meclisi' ne seçildi. Eski Dışişleri Genel Sekreteri ve Büyükelçi - yazar Şükrü Elekdağ, DPT eski Müsteşarı Ali Tigrel, Eski Roma Büyükelçisi ve Dışişleri s"zcüsü İnal Batu, Devlet Tiyatroları eski Genel Müdürü Bozkurt Kuruç...Baykal "İspanya'da Felipe Gonzales de iktidara b"yle bir hazırlıkla ve kadroyla gelmişti. 8 yıl kaldılar. İspanya lig değiştirdi. Biz de bunu uyguluyoruz" diyor. Yukarıdaki soru ve yanıt gecenin sonundaydı. Sosyal liberal Ama... İrlanda' da büyük başarı yakalayan ve dış yatırımcıların ayaklarına kadar giderek pazarlama yapan, "yabancı sermaye ajansı" kurmaktan "devlet iç borç kağıtları karşılığında - isteğe bağlı olarak - KİT vererek ve b"ylece iç borç yükünü azaltırken, "zelleştirmeyi de hızlandıran" uygulamalara kadar ilginç "neriler var. CHP' ye bir "nceki barajın altında kalmak yaramış.Buna "yıkıcı yapım" deniyor. g.civaoglu@milliyet.com.tr Program çok uzun. Bu çerçeveyi aşar.