Bu söylem dünkü The Times gazetesinin birinci sayfasında Bush'un Londra gezisi bağlamında yayımlandı.
Haziranda Ankara'nın önünde bulacağı soru, şimdi Londra'da tartışılıyor; "Başkan Bush'un ziyaretinde korumalar ordusu ateş açar ve adam öldürürse diplomatik dokunulmazlıktan yararlansınlar mı?"
Bu bir fantezi değil.
Haftaya George W. Bush İngiltere'ye geliyor.
İngiltere güvenlik örgütü Scotland Yard'a göre "El Kaide ciddi alarmlar veren tehditte bulundu."
İngiltere tarihinin bir resmi ziyaret için "düşünülemeyecek" en uçta güvenlik tedbirleri gündemde. The Times gazetesi "ABD gizli servisleri Londra içinde bir küçük Washington yaratmak istiyorlar. Bu kabul edilemez" diye yazdı.
Bush ve eşi Laura, Buchingham Palace'ta Kraliçe Elizabeth'in konuğu olacaklar. Orayı merkez alan büyük bir daire içinde bütün kavşakların ve yolların kapatılması söz konusu. Ancak Bush'un ziyaretlerinde her şey şirazesinden çıkabilir.
Bush, Downing Street 10'da Başbakan Tony Blair'le görüşme yapacak. Westminister Abbey'de Meçhul Asker anıtını ziyaret edecek.
Bu ve benzeri ziyaretleri, Beyaz Saray güvenlikçileri "kâbus" diye niteliyor.
Şimdiden savaş karşıtı gruplar ve örgüt mensupları Londra'ya akmaya başladı. Ayrıca, çok güçlü olan anarşist gruplar da Bush'a karşı gösteriler için örgütleniyor. İnternette örgütleniyorlar.
Fakat asıl kaygı, onların polisle çatışmaya girmeleri ve sokak kavgaları başlatmaları halinde karışıklıktan yararlanacak El Kaide'nin Bush'a eylem koyması.
Beyaz Saray güvenlik birimlerine göre Londra intihar saldırıları için "yüksek riskli kent".
Başkanın gizli servisinden "siyah giysili" adamlar ABD'de silah taşımak ve ateş açıldığında karşılık vermek yetkisine sahipler.
Bush için 250 "siyah giysili" geliyor.
Vurgulayayım... Bunlar eğer ateş açar ve adam öldürürlerse diplomat statüsüyle tutuklanma ve yargılanma bağışıklığından yararlanacaklar mı? Ve ellerini kollarını sallayarak ABD'ye dönecekler mi?
Beyaz Saray, bunun için bastırıyor. Onların yanı sıra 4 bin "sivil" daha yolları tutacak. Bina çatılarında keskin nişancılar yer alacak.
Yazının başlarına dönelim...
Türkiye de önümüzdeki yazın başında bu sorunu kucağında bulacak. NATO Başkanlar Zirvesi'ne katılacak olan Bush için, Türkiye'de de "bir küçük Washington" yaratılmak istenecek.
Siyah giysililere diplomat statüsü ve dokunulmazlıkları için bastırılacak. Türkiye, El Kaide'nin ve diğer terör gruplarının hedefi olacak.
Herhalde PKK ve benzeri gruplar da o dumanlı havayı kollayacaklardır.
Şimdiden toplumu en az rahatsız edecek ama etkinliği artıracak önlem planları yapılmalı.
Çünkü...
Hadise, sadece başkanın korumalarına dokunulmazlık vermekle sınırlı değil. Çağın dayattığı başka değerler de var. Örneğin Savaşa Karşı Örgütler Koalisyonu'nun Genel Yöneticisi Lindsey German'ın şu sözleri İngiltere medyasında adeta altı çizilerek yayımlanıyor:
"İngiltere'de en istenmeyen konuğa, büyük çoğunluğu temsil edenlerin protesto özgürlüğünün engellenmesi hukuk dışıdır." Bütün bu gerilim ve olağandışı önlemleri Washington'un efendileri, "Demokrasi budur" diye izah ediyorlar.
"Yumurta ve çürük meyve" ise, Washington'dakilerin demokrasi kafalarına halkların ödülü mü?