Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Güneri CIVAOĞLU

Bugün MGK, Yılmaz - Karadayı konuşmasının uygar ambalajı içinde toplanıyor.
Ama...
Ambalajın içi hala dikenli.
Masanın üzerine konulacak dosyalar, bilgiler hükümet ve asker kanadında aynı mercek altında görünüyor olmayabilir.
Yılmaz'ın daha önce açıkladığı gibi "İrticayla Mücadele için yöntem farkları" bulunabilir.
İrticayla Mücadele için hükümet tarafından açıklanan program, olumlu karşılansa bile uygulama için kuşkular ve tereddütler biliniyor.
CHP'nin pamuk ipliğine bağlı desteği ile bir dizi yeni yasanın bu Meclis'ten çıkmasının ne denli olanak dışı görüldüğü açıktır.
Hatta...
Bu yasaların bir bölümü için Anavatan'ın içinden dahi destek bulunamayacağı meçhul değil.
Anavatan'ın en üst düzeyinde Mesut Yılmaz'a en yakın kurmaylar dahi başta türban olmak üzere hükümetin açıkladığı programın karşısındalar.
İki haftada 54 maddelik Vergi Yasa Tasarısı'nın sadece 5'te 1'i geçmişse, bu bir dizi yasa tasarısı hangi çoğunlukla ve nasıl geçecek?
Yeni yasalara başvurmak yerine mevcut yasaların uygulanmadığı, var olan yetkilerin irticayla mücadeleye karşı devreye sokulmadığı kaygıları hatta kanısı var.
Hükümetin sahip olduğu olanakları kullanmak yerine yeni yasa tasarılarını açıklayarak topu Meclis'e attığı... Bu yasaların nasıl olsa çıkamayacağını bilerek, kendi sırtındaki küfeyi parlamentoya yıkıp sorumluluktan sıyrılmak istediği kuşkuları dile getirilmekte.
FP'ye karşı merkez partilerin hatta DSP'nin dayandığı Fethullah Gülen faktörü, bu kez MGK gündemine bir dosya halinde gelebilir.
Gülen, ne üç gazeteci ne de özel danışman...
Dışlanacak mı?

Dahası, Vakıflar Genel Müdürü gibi kişilerin... Kombassan gibi bazı ünlü siyasi islama yakın şirketlerin... Yüzlerce üst düzey görevlinin de... Dosyalarda kötü sicilleri yer alıyor.
850 okul, 2050 yurt, binlerce kurs...
Ancak...
MGK'da bunlar dile getirildikten sonra karar ve uygulama takdiri Hükümete ait.
MGK kararları, Hükümete bildirilir.
Hükümet bunları - Anayasa'ya göre öncelikle - dikkate almak durumundadır.
Fakat...
"Zorunda" değildir.
Zaten...
Komutanlar da Anayasa gereği bütün hükümetlerin emrinde olduklarını belirtiyorlar.

Burada en önemli konu; komutanların durumları için yapılan farklı yorumlardır.
Anayasa gereği
Hükümetin emrinde olan komutanların, siyasi görüş bildirmeleri yadırganıyor.
Yeriliyor.
Bu konuda komutanların kullandıkları "ara kesit" deyimine işaret etmekte fayda var.
"Ara kesit"; salt askerlik hizmeti ile Milli Güvenlik Kurulu üyesi olarak bir Anayasal kurumda eşit oy ve söz hakkına sahip bulunmak arasındaki çizgidir.
MGK'
da ülkenin yüksek yararları gereği - siyasi - konular da görüşülmelidir.
İç ve dış politika sorunları ve önlemleri konuşulmakta, karara bağlanmaktadır.
Orada yer alan komutanlar için bunlar, işte askeri ve sivil işlevler arasındaki "ara kesit"tir.
Ayrıca...
Türkiye'nin bölünmez bütünlüğü, Anayasa'nın değişmez maddesinde yer alan laiklik gibi ilkelerdeki sorunlar, ordunun zaman zaman içine rutubet gibi sızmaktadır.
Bu siyasi konulardaki, ordunun kendini savunma önlemleri de işlevde "ara kesit"tir.
Nihayet...
Ordunun görev ve yetkilerini belirleyen yasa da kendisine Cumhuriyeti ve ilkelerini koruma, kollama görevini vermiş bulunuyor.

Bu işlev de komutanlarca "ara kesit" olarak görülmekte.
Sıraladığım hukuki statü, yasalarla ve Anayasa ile düzenlenmiştir.
Sivil iktidar, eğer, "ara kesit" işlevlerinden rahatsızsa, bunu ulu orta tartışmalara dökmekten kaçınmalıdır.
Gereğini TBMM'de yapabilir.
Anayasa
da, yasa da değişiklikleri gerçekleştirir.
"Ara kesit'i ve - ordunun "ara kesit" çizgisindeki tavırlarını demokrasi dışı bulmak - iddiaları yansıtan ölçüsü kaçmış söylemlerle demokrasi savunulmaz.
TSK
gibi Türkiye'nin kutsal savunma görevini üstlenmiş kurumlarını yıpratmak pahasına soyut demokrasi söylemleriyle gösteriş yapmak yanlıştır.
Doğru olanı...
Aksayan bir boyut varsa, bunun demokrasi yöntemiyle TBMM'de düzeltilmesidir.
Komutanlarla ya da herhangi bir kurumla, medya aracılığıyla tartışmak, kuvvet gösterileri yapmak yerine onlarla diyalog kurmak doğru olanıdır.
Dünkü Yılmaz - Karadayı görüşmesinin en güzel tarafı, içeriğinin medyaya yansımayışıdır.
Epeydir özlemini duyduğumuz devlet adamları karşılaşmasının görüntüsünü vermesidir.
Bunu Yılmaz'ın pazar günü yapacağı Deniz Baykal'la görüşmesinin izlemesi de olumludur.
Tek desteğiyle kavga neden?..
O görüşmenin de ambalajı uygar olacak...
İçeriği ise dikenli.
Fakat...
Türkiye kavga istemiyor.




Yazara EmailG.Civaoglu@milliyet.com.tr