Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Merkez Bankası, bankaların ve özel finans kuruluşlarının şirketlere kullandırdıkları kredileri izliyor. Bu krediler sektör sektör gruplandırılıyor. Her gruba ne kadar kredi verildiğini, verilen kredinin ne kadarının battığını belirliyor.
Merkez Bankası’nın ağustos ayı sonu itibariyle yayımladığı tabloyu özet halinde bu yazının altında veriyorum. Tabloya bir ekleme yaptım. Geçen yılın ağustos ayında her gruba verilen 100 liralık kredinin kaç lirasının batmış olduğunu gösteren oranları da sıraladım. Böylece batmış kredilerin geçen yıldan bu yana ne kadar arttığını izleme imkanı ortaya çıktı.

Sayın okuyucularıma tabloda yer alan bilgilerin neyi anlattığını özetleyeyim:
(1) Banka kredilerinden en fazla tekstilciler yararlanıyor. Ağustos ayı sonu itibariyle toplam banka kredilerinin yüzde 12.3’ünü tekstilciler kullanmış durumda. Ticaret kesiminin payı yüzde 10.0, taşıma ve haberleşme kesiminin payı yüzde 8.8, inşaat kesiminin payı yüzde 7.7, gıda ve meşrubat kesiminin payı ise yüzde 7.5 oranında.
(2) 2001 yılı ağustos ayı sonu itibariyle tekstilcilerin kullandıkları kredinin yüzde 29.3’ü batmış durumda. Batık kredi oranı yüksek sektörler turizm (yüzde 32.1), inşaat (yüzde 20.3), elektrikli aletler (yüzde 17.8).
(3) Ağustos ayı sonu itibariyle kullanılan her 100 liralık kredinin 14.3 lirasının battığı görülüyor. Halbuki geçen yılın ağustos ayı sonunda batan kredilerin kullanılan kredilere oranı yüzde 9.5 idi. Demek ki bir yılda kredilerin tama bölümünde büyük bir artış olmuş. Artış yüzde 50 gibi azımsanamayacak oranda.
(4) Tekstilcilere kullandırılan 100 lira kredinin geçen yıl ağustos sonunda 20.9 lirası batmıştı. Bu yıl ağustos ayı sonunda 100 liranın batan bölümü 29.3 liraya yükseldi. Ticaret kesiminde geçen yıl yüzde 5.8 olan batık kredi oranı bu yıl yüzde 10.6 oldu. İnşaatta geçen yıl batık kredi oranı yüzde 9.9 idi. Bu yıl bankaların inşaatçılara kullandırdıkları 100 liranın 20.3 lirası batmış.

Tablonun altına bakıyoruz, ağustos ayı sonu itibariyle Türkiye’de şirketlere kullandırılan kredi toplamı 38.2 katrilyon lira. Bunun 5.4 katrilyon lirası batmış.
Bu 5.4 katrilyon lira bankaların ve özel finans kuruluşlarının kullandırdıkları nakit kredilerden kesinleşmiş riski... Bu riski, kullandırdıkları kredilerin maliyetine ekleyebilirler ise, bankalar ve finans kurumları kurtulur. Yoksa onlar da batar.
Böyle bir tablo içinde Londra Yaklaşımı, İstanbul Yaklaşımı tartışması yapılıyor. "Bankalar, şirketleri kurtarsın. Borcunu ödeyemeyen şirketlere kolaylık gösterilsin. Gerekiyor ise yeni krediler verilsin" deniliyor. Bu tabloya ve anlatımlara bakarak lütfen siz söyleyiniz: Olur mu bu? Yoksa olmayan duaya amin mi deniliyor?