Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İstanbul'da vergi şampiyonları listesinin 2003 yılından bu yana başında yer alan Aydın Doğan'ın tahakkuk eden gelir vergisi 10.3 milyon YTL (yaklaşık 7.7 milyon dolar) iken, listenin 100'üncü sırasında yer alan vergi şampiyonunun vergisi 821 bin YTL (yaklaşık 600 bin dolar).Açık anlatımla "çok gelir beyan ederek" vergi şampiyonları listesine 100'üncü sıradan girenin, vergiyi ödedikten sonra cebinde kalacak net geliriyle İstanbul'da doğru dürüst bir daire alması bile imkânsız. (O zaman İstanbul'da satılan o lüks binaları kim alıyor?)Vergi şampiyonları listesinin ilk yarısında yer alan isimler yıllardır değişmeyen isimler. Bu yıl ilk 100'lük listenin alt bölümlerine 23 yeni isim girebilmiş. İstanbul'da vergi şampiyonları listesine giren ilk 100 mükellefin 2005 yılı gelirleri nedeniyle "tahakkuk eden" (beyannamelerinde beyan ettikleri) vergi toplamı 206.6 milyon YTL. (Daha iyi anlaşılması için dolara çevireyim: 153 milyon dolar.) Vergi verenler listesindeki isimlerin değişmemesi ve ilk 100 mükellefin ödediği verginin artacak yerde gerilemesi bize neyi gösteriyor? (1) Türkiye'de üretim yeterli ölçüde artmadığı için gelir de artmıyor. Üretim yapanlar ise yeterince gelir elde edemiyor. (2) Vergiden kaçanların ve vergi dışı kalmayı başaranların sayısı azalmıyor. Artıyor.Kaçanları ve vergi dışı kalmayı başaranları yakalamak Maliye'nin sorumluluğu. Biz burada namuslu vatandaşlardan, vergisini doğru dürüst beyan edenlerden söz ediyoruz. Gelir vergisi ülkedeki ekonominin durumunu sergileyen önemli bir göstergedir. Gelirin ana kaynağı üretimdir. Üretim demek, katma değer yaratmak demektir. Katma değerin 4 faktörü, üretime katkısı karşılığı, geliri paylaşır. Doğa, üretime katkısı karşılığı kira alır. Emekçi, katkısı karşılığı ücret alır. Sermaye sahibi, katkısı karşılığı faiz alır. Müteşebbis (işadamı), katkısı karşılığı kâr alır. İşte gelir denilen şey de bunların (kiranın, ücretin, faizin, kârın) toplamıdır. İşte bunun içindir ki gelir artışı ekonomide sağlık göstergesidir. İşte bunun içindir ki, gelir vergisindeki gelişmeleri iyi değerlendirmek gerekir.Son yıllarda Türkiye'de önemli gelişmeler oluyor. Yeni yeni sektörler ortaya çıkıyor. Her sektörün yıldızlaşan isimleri var. Ya kendi şirketlerinin sahibi olarak, ya sektör temsilcisi olarak, ya da sektör derneklerindeki görevleri nedeniyle kamuoyunun isimlerini bellediği çok sayıda işadamı, işkadını var. Kaçan ve kaçınan kurtuluyor Dikkat buyurulur ise, kamuoyuna iş âleminin, yatırımcıların temsilcisi olarak çıkan bu isimler ilk yüzlük listede yer almıyor. Bunların hiçbiri 2005 yılında 2 milyon YTL (yaklaşık 1.5 milyon dolar) gelir bile elde edememişler ki, 800 bin YTL (yaklaşık 600 bin dolar vergi beyan) edemiyorlar.Acaba bu kadarcık bile gelir ve vergi beyan edemeyen, bu nedenle şampiyonlar listesinin 100'üncü sırasında bile yer alamayan işadamlarımızı, işkadınlarımızı, sektör temsilcileri, dernek-birlik başkanları olarak nasıl değerlendireceğiz?Ya başarısızlar... Ya da başarılı olmalarına karşılık vergi ödemiyorlar veya vergi dışı kalmayı başarıyorlar. (Futbol kulüplerine milyar dolarlık katkıda bulunan yöneticilerin, özelleştirmede satışa çıkarılan kamu tesislerinin açık artırmasında cömertçe dolarları savuranların, anlı şanlı müteahhitlerin listede yer almamasına ne denebilir? Bilemiyorum.) guras@milliyet.com.tr Vergin kadar konuş (!)