Clemente Signoroni diyor ki: "Türk firmalarının önünde bir fırsat var. Avrupa'da konjonktür müsait. Türk firmaları pazarda tanınmış markalara ortak olabilir... Bu Türk ihracatının ufkunu açar... Bugünlerde Türkiye için fırsat yaratacak durumdaki Avrupa konjonktürü uzun süre devam etmez. Altı ay sonra fırsat kaçmış olur. Türk firmaları olan bitenin farkında değil..."
Clemente Signoroni bir İtalyan. Türkiye ile ilgili işler yapmış. Şimdilerde İstanbul'da büro açmış. Tekstil ve otomotiv ürünlerinin ihracına aracılık ediyor.
"Türkiye markasız, fason üretim yaparak ihracatını sürdüremez, geliştiremez. Fasona üretimde Çin gibi dev rakiplerle baş edilemez. Türkiye'de oturarak dünya pazarlarında rekabete girilemez. Türk firmalarının markaya geçmeleri, yönetim merkezlerini Avrupa'ya taşımaları şart... Fakat bunlar çok pahalı ve zaman alacak işler... Ama kolayı var. Türkiye'deki üreticilerin önünde bir fırsat var... Avrupa'da konjonktür kötüye gitti. Birçok marka satılık durumda. Türk firmaları bu konjonktürü değerlendirmeli. Kendi alanlarında marka sahibi Avrupa firmalarına ortak olmalı. Bu ortaklık yoluyla hem markaları olur hem yönetim merkezlerini Avrupa'ya kaydırmış olurlar... Yönetim merkezi Avrupa'da olan firma daha kolay ve ucuz finansman imkanına kavuşur. Pazar sınırlamalarından kurtulur. Türkiye'deki üretimi kendi markası için yapar. Fason üretim için onun bunun peşinde koşmaz."
Clemente Signoroni'ye, "Türk firmalarının kendi markalarını yaratma imkanını" sordum. "Çok pahalı ve uzun zaman alır. Türkiye'de oturarak marka yaratmak da çok zor... Neden kısa yol var iken olmayacakları tartışıyorsunuz... Bugün bir Türk firması 100 milyon dolar dolayında bir sermaye ile Avrupa'da marka sahibi bir firmaya ortak olabilir. İmkanı oldukça da ortaklık payını büyüterek markayı ele geçirebilir."
Clemente Signoroni, bu işlerin tam zamanı olduğunu, Avrupa'da bu tür evliliklere aracılık edecek uzman kuruluşların bulunduğunu, ancak Türk firmalarının hem tehlikeleri, hem fırsatı iyi değerlendiremediklerini, 100 milyon dolar dolayındaki bir ortaklık ödemesinin bazı firmalarca büyük ödeme olarak kabul edildiğini söylüyor.
Biz orta ve uzun dönemli stratejileri tartışacak ve uygulayacak yerde "Bugün şunu sattık, şu kadara sattık, döviz kuru şu oldu, kota bu oldu, Çin geldi, koruma bitti" gibi güncel konularla uğraşıyoruz.
Fasonculuktan kurtulmanın, marka sahibi olmanın zamanı geldi... İmkanları ve fırsatları değerlendirmekte yarar var.