Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

"Ayşe Hanım Teyzeciğim" dedim, "Merkez Bankası'nın piyasadan dolar satın almasıyla dolar fiyatı artmaz. Merkez Bankası'nın dolar fiyatını artırmak için yapacağı başka şeyler vardır. Merkez Bankası, dolar fiyatını kontrollü olarak artırmanın zamanının geldiğini kabul ederek görevini yapmaz ise, dolar fiyatı kontrolsüz olarak artışa geçer. Merkez Bankası'nın kontrolü elden kaçırması, ekonomide hazmedilemeyecek dolar fiyatı artışına, krize yol açar."Ayşe Hanım Teyzem, "Kriz, kriz diye insanları korkutup duruyorsunuz... Nedir bu kontrolsüz döviz fiyatı artışı?" diye sordu.Anlattım, "Döviz fiyatının ucuz olmasının ana sebebi Türk lirasına ödenen faizlerin yüksekliğidir. Dövizine fazla getiri arayışında olan yabancı ve yerli yatırımcı, dolarını bozdurarak Türk Lirası'na geçiyor. Türk Lirası'nı bonoya ve tahvile yatırıyor. Döviz fiyatları biraz yükselişe geçer ise Merkez Bankası'nın ucuz ucuz döviz satacağına, fiyat artışından zarar görmeyeceğine inanıyor. Bu yüzden dolar arzı bol, dolara talep az... Ayşe Hanım Teyzem soruyor: "Diyorsunuz ki, dolar fiyatı ucuz. Bu ucuz dolar içeride yatırımı, üretimi köstekliyor, ihracatın büyümesini sınırlıyor, buna karşılık ithalatı coşturuyor. Sonunda Türkiye'nin döviz açığı büyüyor. Yabancıların gönderdiği dövizleri yiyerek bu açığı sürdürme şansı yok. Döviz açığının kapanması ise dolar fiyatının artışına bağlı... Anladık da... Doların fiyatı nasıl artacak? Merkez Bankası piyasadan dolar toplamasa fiyat daha da düşecek?" Dolarlarını bozdurarak Türk Lirası'na geçen yabancılar ve yerliler, bu işin böyle devam etmeyeceğini düşünmeye başlarlar ise, Türk lirasını satar, dolar almaya başlarlar. Bu açık anlatımıyla dolara hücumdur. İşte o zaman bu hücumun önünde kimse duramaz. Dolar fiyatı füze gibi tırmanışa geçer... Bu çok çok kötü bir şeydir... Önemli olan dolar fiyatının artması değil, kısa sürede artması, bu tür bir artışı ekonominin hazmedemeyecek olmasıdır."Ayşe Hanım Teyzem sinirlendi. "Hikâye anlatma... Çare söyle..." Cevapladım: "Çare, Merkez Bankası'nın, bu tür bir fiyat şokunun önüne geçmek için, dolar fiyatının kontrollü olarak artışını sağlamasıdır. Merkez Bankası faizi (Merkez Bankası'nın bankaların gecelik mevduatlarına ödediği faiz) aşağıya çekilir. Öyle 0.25 puan gibi ABD özentisi oranlarda değil de 2.0'şer puan faiz indirimi yapılır. Buna paralel olarak Hazine, Türk Lirası ve de yüksek reel faiz ile bono ve tahvil satacak yerde, bono ve tahvili, yüzde 6 - yüzde 7 dolar faizi ile satmaya başlar... Bu iki ana tedbir ve bunlara bağlı diğer tedbirler ile döviz fiyatı yavaş yavaş, kontrollü biçimde gerçek çizgisine gelir. TL'den dolara hücuma yol açmayalım Tekrarda yarar var. Dolar fiyatı nasıl olsa yükselecek. Önemli olan bu yükselişin, Merkez Bankası'nın kontrolünde, yavaş yavaş, hazmedilebilir şekilde gerçekleşmesidir. Merkez Bankası kontrolü kaybeder ise, dolara hücum halinde, gene dolar fiyatı artar ama, çok hızlı artar. Şok artışı bu ekonomi hazmedemez..."Ayşe Hanım bilmiş bilmiş sordu: "Dolar fiyatı yükselince enflasyon da yükselir. İnsanlar Türk Lirası'ndan dolara geçince, Türk Lirası'na talep artınca, Türk Lirası faizi de yükselir..." "Doğrudur" dedim. "Merkez Bankası faizi ile piyasa faizi, banka faizi aynı şey değildir. Dolar ve piyasa faizinin yükselmesi enflasyonu oynatır... Ama hiçbir ameliyat ağrısız, sızısız ve bedava sonuçlanmaz... İlk tepki ile sonucu birbirine karıştırmamak gerekir. Biz ucuz dolar sorununun çözümü için en az ağrı, sızı verecek en düşük faturayı önümüze çıkaracak yolları arıyoruz... Sorun yok ise, doların ucuz satılması iyi ise, döviz açığı tehlike yaratmıyor ise, dışarıdan devamlı olarak dolar akmaya devam edecek ise, bütün bunları konuşmaya tartışmaya gerek yok. Oğlum Ahmet... Yoluna devam et..."Ayşe Hanım Teyzem anlattıklarımdan hiç hoşlanmadı. "Sen gene felaket senaryoları yazıyorsun" diyerek uzaklaştı. guras@milliyet.com.tr Doların fiyatı öyle de olsa böyle de olsa artacak