Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Ayşe Hanım Teyzem "üç kuruş parasının telaşına düştü"... "- Evladım ben şimdi ne yapayım? Repoyu mu bozayım? Döviz mi satayım? Borsaya mı dalayım?.. Ben üç kuruş paramı ne yapayım? Şaşırdım kaldım" diyor.
Ayşe Hanım Teyzem, kendine göre bir düzen kurmuştu. Evinin altındaki küçücük dükkanı Bakkal Coşkun'a Alman markı üzerinden kiralamıştı. Altınlarını bozdurmuş, o paraya rahmetli kocasından kalan üç beş kuruşu eklemiş bu parayı da bankada repo hesabına yatırmıştı. Reponun geliri, dükkanın aylık kirası ile geçinip gidiyordu.
Şimdi "düzen altüst oldu"...
"- Evladım bankadan her ay 200 milyon lira repo geliri alıyordum. Faizler düşmüş. Benim aylık gelir de 200 milyondan 80 milyon liraya inmiş. Daha da inecekmiş... Bakkal Coşkun'dan her ay aldığım Alman markını bozdurup repo faizine ekliyordum. Şimdi Alman markının fiyatı da kazığa bağlanmış. N'olur biri bana bir şey söylesin, ben nasıl geçineyim" diyor.
Ayşe Hanım Teyzemi yatıştırmak için, "- Faizler, dövizler düştü... Geliriniz azaldı ama fiyatlar da düşecek... Fiyatlar düşünce daha az faiz ile daha iyi yaşayacaksınız" diyecek oldum. "Evladım sen benimle alay mı ediyorsun?" diye gürledi.
"Repo faiz geliri, kira geliri pattt diye düştü ama fiyatlar artmaya devam ediyor. Ben bu ay geçen aykinden daha az para ile geçinemem ki... Geçen ay 300 milyon lira harcamıştım. Bu ay en az 300 milyon lira harcamalıyım ki ev dönsün. Mide doysun... Ama gel gör ki, faizler düştü, döviz kazığa bağlandı. Benim masraf 300 milyon liranın altına inmez iken gelirim 100 milyon lira dolayına düştü..."
Komşuları Ayşe Hanım Teyzemin aklını karıştırmış. Kimi "Repodaki paranı çek, borsaya yatır" demiş. Kimileri "Kiracın ile anlaş. Kontratı Türk lirasına çevir" demiş. Kimileri "Evini sat. Parası ile borsadan yatırım fonu al... Borsa çok kazandıracak... Kazandığın para ile yeniden bir ev alırsın. Fazlası da yanına kalır" demiş. Kimileri "Teyzeceğim kıyıda köşede kalmış altın veya Alman markın var ise hiç durma onları sat. Onların parasını ye" demiş.
Bayram öncesi elini öpmeye gittiğimde bir kahve bile ikram etmeden sordu: "- Evladım, söyle ben ne yapayım?.."
Ben de Ayşe Hanım Teyzeme dedim ki, "- Teyzeciğim paniğe kapılma. Düzen değişti. Düzen değişti ama henüz taşlar yerine oturmadı. Paranın yerini değiştirmek için henüz vakit çok erken."
Küçük tasarruf sahiplerinin Ayşe Hanım Teyzelerin paralarını borsada değerlendirmeleri çok güç ve riskli. Çok çok çok isterler ise, paralarının en fazla üçte birini bir "yatırım fonu"na bağlayabilirler. İşte o kadar. Altının ve dövizin cazibesi kalmadı ama hemen eldeki avuçtaki altını ve Alman markını satıp savmanın da yararı yok.
Bankalar faizi düşürdü diyerek repoyu bozan, parasını mevduat hesabından çeken ne yapacak? Gayrimenkul satmanın hiç de zamanı değil...
Bu durumda tek yapacak şey "beklemektir". Bekleyeceksiniz, "göreceksiniz". Paniğe kapılıp riske girmenin, kayba uğramanın acısı büyük olur.
Eski "düzen"e dönülmeyecek ama yeni bir "düzen" ortaya çıkacak. Velhasıl - ı kelam, yeni "düzen"i beklemekten başka çare yok. Ayşe Hanım Teyzeciğim!..
Bekleyeceğiz, göreceğiz...



Yazara E-Posta: guras@milliyet.com.tr