Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Bugünlerde banka sistemi ile ilgili ciddi kararlar alınacak. Bu kararlar bütünü ile sistemi önemli biçimde "sallayacak"... Çünkü "yapısal düzenleme" bankaların "başka yönlerden vurgun yediği" bir döneme rastladı.
       Bankaların "başka yönlerden yediği" vurgunlar şunlar:
       (1) Tahminlerin aksine banka sistemi bütünü ile zararda. Bilançolarında büyük kar gösteren birkaç banka insanları yanıltıyor. (Bankaların nasıl zararda olduğunu yazının son bölümünde anlatacağım.)
       (2) 1998 ve 1999 yılındaki durgunluk bankaları etkiledi. Bankaların batık kredileri arttı. Kredilerinin batmayanları da likiditesini kaybetti.
       (3) Merkez Bankası'nın Para Programı ve istikrar tedbirleri bankaları etkileyecek. Faiz gelirleri arasında büyük yer alan "Hazine bonosu" faiz gelirleri düşecek. Şimdiye kadar krediye yöneltemedikleri paralarını kolaylıkla Hazine bonosuna yatırıyorlardı. Bundan böyle tüm paralarını Hazine'ye satamayacak. Sayın okuyucularıma banka sisteminin bütününün "fotoğrafını" göstermek için yazının altında bir tablo veriyorum. Bu tablo özel sektör ve kamu bankalarının "ABD doları" olarak durumlarını gösteriyor.
       (1) Bankaların 1999 Eylül ayı sonunda toplam faiz giderleri 24.5 milyar dolar. Bu faizin büyük kısmı mevduat hesaplarına ödeniyor.
       Buna karşılık bankaların kredilerden ve Hazine bonolarından elde ettikleri faiz geliri 23.0 milyar dolar.
       (2) Takipteki alacaklardan kayıpları da hesaba katıldığında banka sisteminin, faiz gelir - giderinden 2.0 milyar dolar zarar ettiği görülür.
       (3) Faizdeki zarara, bankaların yönetimleri için yaptıkları masraflar eklenir ve de vergi yükümlülükleri de hesaba katılır ise, bankaların bankacılık işlemlerinden 1999 Eylül ayı sonundaki zararları 8.4 milyar dolara ulaşır.
       (4) Bu 8.4 milyar dolarlık zararın büyük bölümü kamu yönetimindeki ve politikacıların etkisindeki bankaların zararlarıdır.
       Ancaaaakkkk... Bazı bankaların "bilanço süsleme" teknikleri var. Bilanço süslemek demek, "okus - pokus" ile zararı gözden kaçırmak demektir.
       Bunun için kamu bankalarının ve politikacıların etkilerindeki bankaların yaptıkları, birbirlerine kredi veriyormuş gibi "al - ver" işlemi yapmaları, böylece kağıt üzerinde gelirler oluşturmalarıdır. Bunu bilançolarında "Diğer Gelirler" diye gösterirler. İşte bu "Diğer Gelirler" o kadar büyüktür ki, zararı silmiş, bankaları kara geçirmiş gibi yapar.
       1999 yılı Eylül ayında banka sisteminin bankacılık işlemlerinden zararı 8.4 milyar dolar iken, 11.0 milyar dolarlık "Diğer Gelirler" sayesinde banka sistemi 2.6 milyar dolar net kar etmiş şeklinde bilanço çıkarılmıştır.
       İşte bugünlerde "yapısal düzenleme"nin sillesini yiyecek sistem, böyle bir sistemdir.

       (Düzeltme: Dün bu sütunda yayınlanan yazının altındaki Katma Değer tablosunda son sütunda yer alan ve Katma Değer'in dağılımını gösteren oranlar 1999 yılına ait değil, 1990 yılına aittir.)


Yazara E-Posta: guras@milliyet.com.tr