Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Patronun sahip olduğu hisseleri istediği şekilde değerlendirmesinden, şirketi satmasından doğal bir şey olamaz. Ancak bu tür satışlar, bina, arazi, makine, otomobil satışından farklı nitelik taşıyor.Çünkü "müessese" dediğiniz şey sadece bina ve makineden ibaret değil. Bu binayı dolduran müesseseyi yöneten, makineyi kullanan çok sayıda insan var. Müessesenin değerini belirleyen de bu insanların kalitesi, becerisi ve başarısı. Böyle olmasa bu müesseseler sadece bina ve makine fiyatıyla satılır.Çalışan olarak emeğimizin karşılığını ödeyen patron (işveren) değişiyor. Ne fark eder? Bizim ülkemizde, henüz patron ve aile şirketi modelinden kurumsallaşmaya geçememiş müesseselerde çok şey fark eder.Kurumsallaşmış müesseselerde sermaye hâkimiyetinin değişmesi farklıdır. Patron ve aile şirketinde farklıdır. "Son zamanlarda satılan/sahip değiştiren müesseselerden birinde üst yönetici olarak çalışıyorum. Patronumuzun bizim şirketi sattığını biz çalışanlar gazetelerde haber yayımlanınca öğrendik. Bizi işe patron aldı. Biz bir aileyiz... Siz de bu ailenin üyesi oldunuz... Bu müesseseyi hep birlikte büyüteceğiz, dedi. Biz de bütün gücümüzle çalıştık. Müesseseyi büyüttük. Bir de bakıyoruz, patron ailesini (bizleri) terk etmiş, gitmiş. Tabii ki sermayeyi koyan, müesseseyi kuran, doğru yatırım ve üretim kararlarıyla büyümenin önünü açan, doğru insanlara iş veren patrondur ama, yatırımı, üretimi, büyümeyi gerçekleştirenler de müessesede çalışanlardır...Patronun müesseseyi neden sattığı, nasıl sattığı çalışanların derdi olamaz... Çalışanların derdi, satışta 'insan yerine konulmamalarıdır'... Bina ve makinelerle birlikte, 'ırgat' olarak satılmalarıdır.Okuyoruz. İzliyoruz. Yurtdışında kurumsallaşmış müesseselerde bile, hâkim ortak gruplarının değişiminde, çalışanlar ve azınlık payı sahipleri için ayrı ayrı toplantılar yapılıyor. Onlara bilgi veriliyor. Görüşleri alınıyor."Bunları, bir süre önce gelen bir okuyucu mektubundan aktarıyorum. Hani biz aile idik? Son aylarda Türkiye'de şirket alım satımlarında artış görülüyor. Yabancı sermaye grupları özelleştirilen kamu kuruluşlarından sonra şimdilerde özel sektör bankalarını, şirketlerini satın almaya başladı.Bu alım satımlarda sahibi değişen müesseselerde çalışanların duygularına tercüman olan okuyucumun mektubunu bugünlerde yayımlamayıp da ne zaman yayımlayacaktım ki?Satışı yapan patronların, sermaye gruplarının, sattıkları müessesede çalışan ve de o müessesenin değerini yükselten "insan sermayesinin, satış fiyatının belirlenmesindeki önemini unutmamaları, satılan müesseselerde çalışanların "insani bekleyişleri"ni cevaplamaları, hiç olmaz ise onları bir salona toplayarak satış hakkında bilgi vermeleri bekleniyor.Satış yapacak patronlara ve sermaye gruplarına arz ederim. guras@milliyet.com.tr İnsan olduklarını unutmayın