Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İzmirliler, 2020 Dünya Sergisi’ni (Expo 2020’yi) İzmir’de düzenlemek istiyor. İzmir, Expo 2015’e de aday idi. Ama oylamayı 65’e 85 Milano kazandı. İzmir yine aday. Bu amaçla İnciraltı’nda 2.700 dönüm arazi ve 50 milyar TL’lik bütçe ayrılmış. Expo’lar en az 1500 dönüm arazi üzerinde kuruluyor ve 180 gün açık kalıyor. Yapıldıkları kentlerde kalıcı, anıtsal yapıların gerçekleştirilmesine de imkan sağlıyor. Paris’te Eyfel Kulesi, Brüksel’de Atomium, Londra’da Kristal Palas, bu yapılardan birkaçı.
Geçen cuma günü İzmir’de idik. Milliyet’in Swissotel Grand Efes’te düzenlediği ‘“Geleceğe Yatırım, Türkiye’ye Yatırım” toplantısının onur konuğu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım idi.
Milliyet’in sahibi Erdoğan Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Üyesi Meltem Demirören Oktay, Milliyet Genel Yayın Yönetmeni Derya Sazak’ın ev sahipliği yaptığı toplantıya iş dünyasından geniş katılım vardı.

Haberin Devamı

Nerede hareket orada bereket
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “İzmir’i nasıl kalkındırırız, yerelde kalkınmayı nasıl sağlarız” çabası içinde, bu çalışmanın meyvelerini 8 yıl sonra toplamaya başladık. İzmir dünya metropolleri arasında en çok büyüyen 4. kent oldu” dedi.
İzmir Valisi Cahit Kıraç, Expo 2020’ye dikkat çekerek, “İzmir, bir dünya buluşmasına hazırlanıyor. 18 milyonu yabancı, 20 milyonu yerli 38 milyon insanı ağırlamaya hazırlanıyoruz” diye konuştu.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım; İzmir’e yatırım yapmak için babayiğit olmak gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
“İzmir turizmde hak ettiği yerde değil. İzmir’in yeterli yatak kapasitesi yok, yeterli turizm altyapısı yok, İzmir’de proje yapmak dile kolay. Babayiğit olmak lazım. Bir proje ortaya atıldığında nasıl olmaz konuşuluyor. Bu anlayış artık İzmir’de yavaş yavaş değişiyor. Daha olumlu yaklaşımları görüyoruz. Bu da yatırımcılara cesaret veriyor. İzmir için birlikte kafa yoracağız. İzmir için herkesin ne fikri varsa onu tüm detaylarıyla değerlendireceğiz. İzmir’de siyaseti hizmet olarak görüyoruz. Hizmet dışında İzmir’de yapılacak siyasetin kente artı değer katacağını düşünmüyoruz”

Haberin Devamı

İzmir’in “Bakan”ı var
Benim dikkatimi çeken şu oldu:
(1) Sayın R.T. Erdoğan İzmir’deki oyları toparlamak için Sayın Binali Yırdırım’ı “İzmir‘e bakan Bakan” olarak atamış. Sayın Yıldırım bu işi benimsemiş. İzmir’e karargah kurmuş. Çalışıyor.
(2) Belediye Başkanı Sayın Kocaoğlu, partisinin oylarını kaptırmamak için çabasını sürdürüyor.
(3) Bu yarışta Vali Sayın Kıraç da iki tarafın çalışmalarına destek veriyor. Sonuç olarak İzmir kazanıyor. Farklı siyasi partilerin oylarını toplayan Yöresel Yönetim ile Merkezi Yönetim şimdiye kadar örneği pek görülmeyen biçimde, bir şehrin daha hızlı gelişmesi için işbirliği yapmış. Bu işbirliği İzmir’e iyilik getiriyor.
İzmir 3.9 milyonu aşan nüfusu ile İstanbul ve Kocaeli’den sonra sanayinin en fazla geliştiği il durumunda. ISO 500 büyük firmanın yüzde 10’u Ege’de yarısı İzmir’de. 4 bine yakın sanayi işletmesi var. 1.5 milyona yakın çalışanın yüzde 31’i sanayi kesiminde iş bulmuş durumda.
Organize Sanayi Bölgeleri’nde 982 tesisi üretim yapıyor. İki serbest bölgesinde 85’i yabancı sermayeli 300 dolayında firma üretim yapıyor.
İzmir’de 13 üniversitede 140 bin öğrenci okuyor. 9 tıp fakültesi ile İzmir sağlık merkezi oluyor.
İzmir’in yıllardır gündemde olan sorunlarının çözümüne, körfez temizliğine el atılmış. Aliağa-Torba hafif raylı sistem tamamlanıyor. İzmir’in Manisa’ya tünel ile bağlanması, Konak meydanı altından tünel açılması projeleri uygulanır hale gelmiş. Kruz limanı yapılıyor.
Özet ile İzmir’de hareket var.
Hareket olmadan bereket olmaz.