IMF’ye borcumuzu ödedikten sonra IMF üyeliğinden çıkmıyoruz. IMF’nin 188 üyesinden biri olarak IMF ile ilişkilerimizi sürdüreceğiz.
Allah güç duruma düşürmesin... Ama dünya hali bu... Bir gün dış ödeme güçlüğüne düşer isek, gene IMF’den destek isteyebileceğiz.
IMF zaten bunun için var. Üyelerinin karşılaştıkları geçici ödemeler dengesi sorunlarını gidermek ve böylece ithalat ödemelerini, dış borç ödemelerini yapamaz halden kurtarmak sorumluluğunu taşıyor. Bunun için ödeme güçlüğüne düşen ülkelere döviz kredisi vererek, tıkanıklıkları açmaya yardım ediyor.
IMF‘ye borcumuzu ödedikten sonra da IMF heyetleri Türkiye’ye gelecekler. Her yıl Türkiye raporu hazırlayacaklar. Ekonominin durumunu eleştirecek, önerilerde bulunacaklar. Bu Türkiye’ye özel bir durum değil. ABD, Almanya, Fransa gibi büyük ülkeler için de benzer raporlar hazırlanıyor.
İlişkiler devam edecek
IMF görevlileri yılda bir defa üye ülkeleri ziyaret ediyor. Ekonomik veriler toplanıyor. İlgililerle görüşülüyor. Bir değerleme (konsültasyon) raporu hazırlıyor... Bu rapor IMF’nin yetkili kurullarında görüşüldükten sonra ülke yetkililerine de ulaştırılıyor.
Sadece IMF’ciler gelmeyecek. Biz de IMF toplantılarına katılacağız. IMF üyesi olarak yılda 2 defa yapılan IMF Guvernörler Kurulu toplantılarına Başbakan Yardımcısı Sayın Babacan ile TCMB Başkanı Sayın Başçı (Türk Guvernörler olarak) katılacaklar.
Biz şimdilerde IMF’deki kotamızın yükseltilmesini bekliyoruz. IMF üyesi ülkeler ekonomik güçleri ile ölçülü olarak IMF’ye kota adı altında sermaye katkısı yaparlar. Kota aynı zamanda oy oranını belirler.
IMF’nin toplam sermayesi (238.1 milyar SDP) yaklaşık 370 milyar dolardır. Türkiye’nin toplam IMF kotasındaki payı (1.4 milyar SDR) yaklaşık 2.2 milyar dolar dolayındadır. Türkiye’nin IMF’de oy ağırlığı yüzde 0.61’dir.
5 milyar katkımız olacak
Krizden sonra IMF kaynaklarının güçlendirilmesi için farklı bir sistem geliştirildi. Üye ülkeler, Merkez bankalarının rezervindeki birikimleri IMF’ye kredi olarak kullandırabilecekler. Rezervden verilecek bu krediler rezerv hesabında sayılacak.
Merkez bankaları rezervlerindeki dövizleri genelde başka ülkelerin hazine bonolarına bağlar, başka ülkelerin bankalarında saklar.
Biz bu yeni sistemde IMF’ye 5 milyar dolar kredi sözü verdik. Sözünü verdik ama henüz krediyi vermedik. IMF talep eder ise, TCMB döviz rezervinden 5 milyar doları (bir yabancı bankada faizsiz olarak tutacak yerde ) IMF’ye faiz ile kullandıracak.
IMF’den bugüne kadar borç alıyorduk, bundan sonra borç veriyoruz anlatımının aslı budur.