Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Cumhuriyet (yanılmıyorsam) haftalık kitap eki yayımlayan ilk günlük gazetedir. Cumhuriyet'in yayımladığı kitap eki (yanılmıyorsam) "New York Times" gazetesi tarafından pazar günleri yayımlanan kitap eki örnek alınarak şekillendirilmiştir."New York Times"ın ve Cumhuriyet'in kitap eklerinde, yeni yayımlanan kitaplar, bir eleştirmen tarafından değerlendirilir. Okuyucuya tanıtılır. Kitap tanıtımında doğru yaklaşım da budur. Cumhuriyet'in kitap eki başka gazetelerin de benzer ekler yayımlamasına, bu yayınlarda ciddi eleştirilerin yer almasına yol açtı.Ancak son zamanlarda kitap tanıtımlarında "kitabın içeriğine dayalı değerlemeler ve eleştiriler" bir yana bırakılır oldu. Yazar ile söyleşiler öne çıktı. Kitabı okumamış olanlar, bırakınız okumayı kapağını görmemiş olanlar, yazarı ile "ilgi çekici konularda söyleşi yaparak" kamuoyunun dikkatini çekmek çabası içine girdi.Hasan Cemal de bu yeni oluşumun rüzgarından kendini kurtaramadı. Uzun çalışma sonucu ortaya çıkardığı kitap, içeriği ile değil de, Hasan Cemal'in kitabının tanıtımı için yayıncıların programladığı "söyleşiler" nedeniyle tartışma gündemine oturdu. Tartışmalar kitabın içeriğine değil de, söyleşilere dayalı biçimde gelişmeye başladı. Hasan Cemal'in "Cumhuriyet'i çok sevmiştim" başlığı ile yayımlanan son kitabı tartışmalara neden oldu. Halbuki Hasan Cemal, farklı bir yaklaşım ile, Cumhuriyet'te 1973-1992 yılları arasında yaşadıklarını anlatıyor. Bu 19 yıllık süre 81 yıllık Cumhuriyet tarihinin sadece bir bölümü.Emin Karaca, "Cumhuriyet Olayı" başlığını taşıyan ve 1994 yılında basılan kitabında (Altın Kitaplar Yayınevi, 320 sayfa) 1943 ile 1990 yılları arasındaki Cumhuriyet'i anlatmıştı. Hasan Cemal'in "Cumhuriyet'i çok sevmiştim" başlığını taşıyan kitabı, bir tür "hatıra kitabı". Cumhuriyet'te çalıştığı günlerde günlüklerine yazdıklarını ve Cumhuriyet'te çalışanlarla ilgili kişisel değerlemelerini kitap haline getirmiş. Ölenler ve yaşayanlar hakkındaki kişisel değerlemeleri yazıya dökmek çok zordur. Hasan Cemal bu riski almış.Kitabı okuyanların unutmamaları gereken bir nokta var: Hasan Cemal'in değerlemeleri "kişisel değerlemeler". Hasan Cemal olayları ve kişileri kendi açısından değerlendiriyor. Başkalarının o olaylar ve kişiler hakkında Hasan Cemal gibi düşünmeleri, olayları ve kişileri aynı şekilde değerlemeleri gerekmez. Olayları ve kişileri bulundukları mekâna ve zamana, bakış açısına ve bakılan noktaya göre farklı değerlendirebilir. Cumhuriyet'in 1973-1992 yılları Benim gibi eski Cumhuriyet okurları için "Cumhuriyet bir gazetedir". Hasan Cemal'in kitabında isimleri geçenler "Cumhuriyet'in yayıncıları, yazarları, çalışanlarıdır". Benim gibi eski Cumhuriyet okurları için "Cumhuriyet'teki iç savaşın perde arkası", bir yayın organında yaşananların ilgi çekici hikâyesidir ama, bir Cumhuriyet okuru olarak benim gazete hakkındaki, gazeteyi yayımlayanlar, yazarları ve çalışanları hakkındaki görüşlerimi, değerlemelerimi değiştirmez.Cumhuriyet okuru olarak ben şanslı bir kişiyim. Doğan Nadi'yi uzaktan, Nadir ve Berin Nadi'yi yakından tanıma şansım oldu. Başta İlhan Selçuk olmak üzere Cumhuriyet'i bugün yayımlayan kadroya saygım, selamım,sabahım var. Hasan Cemal ile Cumhuriyet'ten ayrılan kadronun hemen tamamı dostum, arkadaşım. Cumhuriyet, Türk basınının en önemli müesseselerinden biri. Gazeteciler için bir okul. Okurlar için, "cumhuriyetin, Atatürk ilkelerinin, laikliğin önemli bir kalesi".Hasan Cemal'in "Cumhuriyet'i çok sevmiştim" başlıklı kitabını okuyunuz. Bir "hatıra kitabı" olarak değerlendiriniz.Ben bu kitabın Cumhuriyet'e zarar vereceğini sanmıyorum. Zarar vermesini hiç istemiyorum. Hasan Cemal'in de bunu istemediğine inanıyorum. Önsözünde de bunun işaretini veriyor. Diyor ki, "Ve bugün hâlâ bir dileğim var: Cumhuriyet Gazetesi'nin yaşamaya devam etmesi..." guras@milliyet.com.tr Atatürkçülüğün kalesi