İnsanlarımız şaşkına dönmüş durumda. TV’si olanlar ekran başında, olmayanların kulağı radyoda... Saat saat dolar kaç lira olmuş, mark kaç lira olmuş onu izliyor, onu dinliyor. Başka şey ile ilgilenmiyor.
Dolar ve mark fiyatı ekonomideki gidişi izlemenin tek göstergesi haline geldi. Dolar ve mark fiyatı devamlı arttığı için "halkın morali" rezil durumda... Battık, batıyoruz havası yayılıp duruyor.
Normal olarak dolar ve mark fiyatı, ithalatçıları, ihracatçıları ilgilendirir. Yurtdışına seyahate gidecekleri, yurtdışında çocuk okutanları ilgilendirir. döviz ile borçlanan devleti ve işadamlarını ilgilendirir. Geliniz görünüz ki Türkiye’de sokaktaki çöpçü, sabahtan akşama on kere dolar ve mark fiyatını soruyor. Çöpçünün ilgisi ne? Çünkü o cebindeki 30 Türk lirasına güvenmiyor. Onu önce marka çeviriyor, sonra ihtiyacı olduğunda markı bozdurarak Türk lirası alıyor.
Dövizin fiyatı bir günde on defa değişir mi? Türkiye’de değişir... Çünkü gerçek satıcı olan Merkez Bankası, ihracatçı, turistik işletmeler, bankalar döviz satmıyor. Dövizi satın alanlar, ticari bir işlem için satın almadıkları için fiyatına bakmıyor.
Ali Rıza Bey, "dolar fiyatı artıyormuş, satın alan zarar etmiyormuş" diyerek fiyat ne olur ise olsun 100 dolarlık döviz satın almak için yollara düşüyor. Banka, Ali Rıza Bey’e 100 dolar satmayınca, o da gidip Tahtakale’den 1 milyon 400 bin liradan dolar satın alıyor. Alırken dolar fiyatının 1 milyon 300 bin mi, 400 bin mi olması onu rahatsız etmiyor. Ama Tahtakale’de satılan o 100 doların fiyatı "piyasayı altüst ediyor..." "Dolar, Tahtakale’de 1 milyon 400 bin liraya satıldı" diyerek radyolar bangır bangır bağırıyor. TV ekranlarına anlı şanlı yorumcular çıkarak ülke ekonomisinin battığını ilan ediyor.
Dolar fiyatının serbest piyasada, arz ve talebe göre belirlenmesi, arz ve talebe göre "dalgalanması için gerçek arz ve talebin bir piyasada buluşması şarttır."
Bizde gerçek arz piyasaya çıkmıyor. Piyasaya çıkan "küçük ve ferdi talepler" ve bu talep sahiplerinin fiyatına bakmadan dolara, marka ödedikleri Türk lirası, döviz fiyatlarının gün içinde on defa, yirmi defa oynamasına yol açıyor. Bu da insanları çıldırtıyor.
Burada Ankara’ya büyük sorumluluk düşüyor. Ankara’dakiler halkı bilgilendirmek zorunda. Ankara’dakiler döviz fiyatlarında gün içindeki gerçeği yansıtmayan fiyat hareketlerini düzenleyici tedbirleri getirmek zorunda. Bu yapılmadıkça faizler bir yere oturtulamaz. Türk lirasına güven sağlanamaz. İnsanlar yarınlarını görecek hale gelemez.