Merkez Bankası bu konuda açıklama yapmayınca kafalar karışıyor... Prof. Dr. Asaf Savaş Akad gibi Merkez Bankası çevreleri ile iyi ilişkileri olan iktisatçılar ve de Ege Cansen gibi, "Serin düşünen" gözlemciler, bunun "Dışarıya döviz kaçışından değil", Merkez Bankasının "Hesap düzeltmesi"nden kaynaklandığını vurguluyor.Bu yıl turizmde yabancı akımı var deniliyordu. Yabancılar Türkiyeye hücum etti, arsa ve ev alıyorlar deniliyordu. Bu hareketin sonucu ülkeye girmesi gereken döviz, "Ödemeler Bilançosu"na (döviz durumunu sergileyen rakamlara yeterince yansımıyordu.Merkez Bankasının, daha önce "Nereden geldiği bilinmeyen döviz" torbasından bir miktar dövizi çıkararak, turizm gelirleri rakamları ile yabancıların gayrimenkul ödemeleri rakamlarını büyüttüğü belirtiliyor. Bu anlatıma göre, yurt dışına döviz çıkışı (dövizin kaçması) söz konusu değildir. Nereden geldiği bilinmeyen dövizin bir bölümünün nereden geldiği tespit (veya tahmin) edildiği için, "hesap düzeltmesi" söz konusudur. Merkez Bankasının açıkladığı döviz rakamlarına göre, temmuz ayında, Türkiyeden belirsiz adreslere 1.3 milyar dolar döviz çıkışı olmuş. Ortada fol yok, yumurta yok...Belirsiz kaynaklardan Türkiyeye döviz akarken, bir ayda 1.3 milyar dolar döviz nereye gitti? İnsanlar dövizlerini yurt dışına postalamaya mı başladı? Bu düzeltmeden sonra, ocak - temmuz döneminde, (ilk yedi ayda) Türkiyeye belirsiz kaynaklardan giren toplam döviz rakamı 1.3 milyar dolara düştü. Geçen yılın aynı döneminde belirsiz kaynaklardan gelen döviz 2.3 milyar dolar idi. Geçen yıl ilk yedi ayda 5.3 milyar dolar döviz açığımız vardı. Bunun 2.3 milyar doları (yüzde 44ü) nereden geldiği belli olmayan döviz ile kapatılmıştı. Bu yıl ilk yedi ayda döviz açığımız 10.0 milyar dolara çıktı. Bunun 1.3 milyar doları (yüzde 13ü) nereden geldiği belli olmayan döviz ile kapatılmıştı.Döviz açığımızın nedeni ithalatın artmasıdır. Mal ithalatı gideri ile ihracatı geliri arasındaki fark, geçen yılın ilk yedi ayında 5.5 milyar dolar iken bu yıl 12.0 milyar dolara yükseldi. Geçen yıl ilk yedi ayda 1.5 milyar dolarlık altın ithal etmiştik. Bu yıl 2.0 milyar dolarlık altın aldık.Döviz gideri büyürken, döviz gelirleri arasında en önemli gelişme turizm gelirinde görüldü. Net turizm gelirleri geçen yılın ilk yedi ayına göre 1.6 milyar dolar artış (yüzde 40 büyüme) ile 5.6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Türkiye için yedi ayda 10.0 milyar dolar döviz açığı büyük bir açık demektir. Türkiye borçlanarak "el kesesinden yedi ayda 10.0 milyar dolar harcamış" demektir.İlk yedi ayda dışarıdan içeriye aktarılan bu 10 milyar dolar sayesinde döviz fiyatı fazla oynamadı. İthalat aksamadı. Sorunsuz günler yaşadık... Şimdi ileriye bakmanın zamanı geldi... Acaba, "Böyle geldi böyle gider mi?" Türkiye döviz açığını devamlı büyüterek, devamlı olarak dış borç kullanarak, döviz borcunu artırarak ekonomiyi sorunsuz şekilde yaşatabilir mi? Yoksa bu döviz açığı "Çömleği patlatır mı?" Bundan sonra ne yapmak gerekir? "Allah kerim... oğlum Ahmet yoluna devam et..." mi diyeceğiz? Yoksa "Bu gidişin sonu kötü..." diyerek tedbir mi alacağız? Buna hükümetimiz karar verecek. 7 ayda 10 milyar dolar açık Aylara göre cari açık (döviz açığı) Aylara göre bilinmeyen kaynaktan döviz giriş/çıkışı 2004 2003 2004 2003Ocak 903 222 -1.123 -960Şubat 2.124 1.264 -885 -999Mart 2.139 1.275 2.152 528Nisan 1.660 896 1.383 770Mayıs 1.153 718 -102 1.540Haziran 1.343 715 1.300 1.263Temmuz 703 234 -1.395 190Ocak- Tem. 10.025 5.324 1.330 2.332 guras@milliyet.com.tr Döviz açığımız ve kaynağı belli olmayan döviz giriş çıkışı (milyon dolar)