Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Merkez Bankası döviz girişini artırmak için faizi daha fazla yükseltir.  n Yabancılar fabrika kurmak ve varlık satın almak için gelmediklerine, bonoya ve borsaya para yatırmadıklarına göre, dışarıdan daha fazla borç para bulma arayışı başlar.
n Döviz rezervi (Merkez Bankası’nın döviz birikimi) açığı kapatmak için kullanıldıkça azalır.
n Döviz girişi, döviz açığını kapatamayınca, piyasada döviz bolluğu sona erer. Dövize talep artar. Dövize talep artınca döviz fiyatı yükselmeye başlar.
n Döviz fiyatının yükselmesi, döviz borcu olanlar için kötüdür. Fakat döviz fiyatının gerçek değerine oturmasıyla sanayide yatırım ve üretim harekete geçer. İhracat daha fazla artar. İthalat yavaşlar.
n Halkın bankalarda ve cebinde büyük miktarda döviz birikimi var. Çok kişi döviz fiyatı artınca satmak için bekliyor. Bu nedenle döviz açığı sorunu kısa dönemde döviz kıtlığına veya  krize yol açmayabilir. Halkın döviz stokunun yavaş yavaş piyasaya çıkması olası bir bolluktan-kıtlığa geçiş sürecinin  kazasız-belasız atlatılmasına imkân verebilir.
Bankalarımız da halkımız da döviz konusunda eskiye göre, daha serinkanlı, panik havasına hemen girmiyor.
Örnek mi? Dünyada fırtınalar esiyor. İçeride politik belirsizlik tepelere çıkmış durumda. Cari açık tırmanışını sürdürüyor ve de Merkez Bankası bu açığın artık sermaye hareketiyle kapanamaz hale geldiğini gösteren rakamları açıklıyor. İşte bu ortamda dolar 1.22 YTL’den satılıyor.
Gelelim bu anlatımların ardında yatan rakamlara. 2007 yılı ocak-mayıs döneminde cari açık 16.1 milyar dolardı. Bu yıl 21.5 milyar dolara tırmandı. Açık rakamındaki artışın hemen tamamı mal ticaretindeki farktan. Geçen yıl mal ticaretindeki artış 16.5 milyar dolar, döviz açığı 16.1 milyar dolardı. Bu yıl mal ticareti açığı 22.5 milyar dolar oldu. Döviz açığı 21.5 milyar dolara yükseldi. Geçen yıl ocak-mayısta enerji ithalatına 12.1 milyar dolar harcamıştık. Bu yıl (petroldeki fiyat artışı sonucu) 19.7 milyar dolar harcadık. Enerji faturasında yılın ilk 5 ayında ortaya çıkan 7.6 milyar dolarlık yük, mal ticaretindeki açığı ve de sonuç itibariyle döviz açığını büyüttü.
Son not: Bundan sonra döviz açığını dışarıdan kredi bularak kapatmaya mecburuz. Yılın ilk 5 ayında açığı kapatmak için içeri giren toplam 17.9 milyar dövizin 14.6 milyar dolarlık kısmı (yüzde 81’i) özel sektörün bulup getirdiği dış kredi.

Haberin Devamı

Citi ‘Türkiye’deki şubeleri satmaya niyetimiz yok’ diyor

Haberin Devamı

Dün bu köşede ‘Citi, Akbank’tan memnun, kendi şubelerini satabilir’ başlığı altında ‘Almanya’daki perakende bankasını satışa çıkaran Citi Group’un Türkiye’deki 57 şubeli bankasını satma olasılığından söz etmiştim. Citi Group’un Türkiye’deki Citibank AŞ’yi satsa da Türkiye’deki faaliyetlerini yüzde 20 ortağı olduğu Akbank ile birlikte yürüteceğini belirtmiştim. Bu yazı üzerine Genel Müdür Serra Akçaoğlu, aşağıdaki açıklamayı gönderdi:
“Türkiye Citi için çok önemli bir pazardır. Citi Türkiye’de 30 yılı aşkı bir süredir faaliyet gostermekte olup Citibank AŞ’ye olan taahhüdünü kararlı bir şekilde sürdürmektedir. Citibank A.Ş. veya şubelerinin satılması ile ilgili alınmış bir karar yoktur. Ayrıca Citi, Akbank’a yaptığı yatırımlardan da son derece memnundur. Dolayısı ile Citi Türkiye’de gerek Akbank’a yaptığı yatırım, gerekse de Citibank AŞ ile bu önemli pazarda faaliyetlerini sürdürmektedir.”