Türkiye'nin neresinde olursa olsun bir konutta veya bir binanın bağımsız bölümüne sahip olanlar, deprem sigortası yaptıracaklar. Her yıl zorunlu olarak deprem sigortası primi (ücreti) ödeyecekler.
Ödemezler ise, sigorta ücreti onlardan "6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun" gereği "icra" yoluyla malları, mülkleri sattırılarak tahsil edilecek.
Devlet baba, bu sigorta için yeni bir kurum oluşturdu. Bu yeni kurum öyle babayiğit bir kurum ki, ne Sayıştay, ne TBMM bunu denetleyebilecek ne de Devlet İhale Kanunu ve Harcırah Kanunu bu kuruma işleyecek.
Bu babayiğit kurum Türkiye'deki bütün özel konutların, meskenlerin (ve de konut olarak yapılan binaların içindeki işyerlerinin) her yıl ödeyeceği "Zorunlu Deprem Sigortası" primlerini toplayacak. Bir deprem olduğunda konut başına en fazla 20 milyar lira ödeyecek. Ama deprem büyük olur, imkanları yetmez ise, hasar ödemesini, imkanları ölçüsünde yapacak.
Bu babayiğit kurumun ismi: Doğal Afet Sigortaları Kurumu. Doğal Afet Sigortaları Kurumu'nun görevi, Türkiye'de ne kadar mesken var ise, hepsini sigorta kapsamına almak, hepsinden her yıl düzenli olarak sigorta priminin (sigorta ücretinin) tahsilini sağlamak.
Doğal Afet Sigortaları Kurumu bir sigorta şirketi değil ama, bir sigorta şirketi gibi bir kurum. Sigorta primi (ücreti) olarak topladığı paraları milli reasürans şirketine verip işlettirecek.
Türkiye'deki tüm sigorta şirketleri ile sigorta acenteleri yüzde 12.5 komisyon karşılığında Doğal Afet Sigortaları Kurumu adına sigorta poliçesi kesecek. (1) Sigorta zorunlu. Her konut sahibi yaptıracak. (2) Sigortanın yıllık ücreti konutun bulunduğu deprem bölgesine, inşaat şekline ve büyüklüğüne göre belirleniyor. Ücrette pazarlık yok. (3) Konut sahibi istediği sigorta şirketine veya acentesine yaptırabilir. Fiyat fark etmiyor. (4) Yıllık ücret peşin ödenecek. Ödenmez ise icra zoru ile alınacak. (5) Bu iş her yıl tekrarlanacak.
Sigorta şirketleri ile acenteler sadece aracılık hizmeti verecek. Sorumlu kurum olacak. Deprem hasarını kurum belirleyecek. Cari fiyat ile yenileme giderine göre en fazla 20 milyar liralık hasar ödemesi 1 ay içinde yapılabilecek.
Zorunlu sigorta 20 milyar liralık hasarı kapsadığından isteyen konut sahipleri, "gönüllü olarak" istedikleri sigorta şirketine bu rakamın üzerindeki kısımlar için deprem sigortası yaptırabilecek. Bunun zorunlu sigorta ile ilgisi yok.
Gelelim her yıl zorunlu olarak ödenecek sigorta priminin (ücretinin) miktarına:
(1) Devlet baba sigorta bedeli tespitine esas olacak konut metrekare maliyetlerini açıkladı. Betonarme yapılarda metrekare maliyeti 150 milyon lira, yığma yapılarda 100 milyon lira, diğer yapılarda 50 milyon lira.
Metrekare maliyetini konutun büyüklüğü ile çarparak, konutun maliyeti bulunacak.
Diyelim ki, Düzce'de 100 metrekareye oturan iki katlı bir ahşap binanız var. Binanın değeri 50 milyon çarpı 200 metrekare eşittir 10 milyar lira. Sigorta primine (ücretine) esas olacak büyüklük budur.
(2) Türkiye 5 farklı deprem bölgesine ayrılıyor. Her bölgede her yapı türünde farklı sigorta tarifesi var.
En yüksek prim (ücret) tarifesi Düzce gibi birinci derecede bulunan ahşap gibi yapılar için belirlenmiş. Yapı bedelinin binde 5'i kadar sigorta ücreti ödenecek. En tehlikesiz Türkiye'nin en deprem görmemiş yerlerinde bu oran on binde 4'e kadar düşüyor.
Düzce örneğinden gidelim. 200 metrekare ahşap evine 10 milyar lira değer biçtiğimiz Düzceli her yıl 50 milyon lira zorunlu deprem sigortası ödeyecek. Ödemez ise bu para icra yoluyla ondan tahsil edilecek. Köy yerleşim yerlerindeki binalar zorunlu deprem sigortası kapsamı dışında.
Zorunlu deprem sigortası uygulaması ekim ayı başında başlıyor.
Yazara E-Posta: guras@milliyet.com.tr