Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Kim istemez memur, işçi ücretlerinin artırılmasını? Kim istemez memur, işçi, Bağ - Kur emeklilerine daha fazla ödeme yapılmasını? Kim istemez fındığa, tütüne, pancara, buğdaya daha fazla fiyat verilmesini?
İyi de, almadan vermek Allah’a mahsus. Hükümet ya halktan vergi alacak, ya el kapısında dilencilik yaparak borçlanacak... Sonra da verecek...
Hükümet sadece maaş, ücret ve ürün parası ödemiyor ki... Başka harcamaları da var... 2002 yılında yaklaşık 75 katrilyon lira (milli gelirin yüzde 27’si kadar) geliri var. Gideri ise 113 katrilyon lira (milli gelirin yüzde 41’ini aştı.) Bu tabloda bütçe 37 katrilyon lira (milli gelirin yüzde 14’üne yakın) açık veriyor.

2002 yılını el kesesinden kapattık. Ne demek istediğimi rakam ile anlatayım.
Bütçe gelirin ve harcamanın defter kaydıdır. Önemli olan Hazine’nin nakit hareketidir. Bir yerlerden nakit para bulacak ki, ödemeleri yapabilsin. Ödemeler aksar ise devlet iflas etmiş olur.
Bakınız hükümet el kesesi sayesinde ödemeleri nasıl yapıyor?
2002 yılının Ocak - Kasım dönemini kapsayan 11 ay süresince Hazine 89 katrilyon lira ödeme yapmak zorunda kaldı. Buna karşı vergi geliri ve diğer gelirler olarak Hazine’ye sadece 63 katrilyon lira para geldi. Hazine, aradaki 26 katrilyon açığı bir yerlerden bulamaz ise iflas edecekti. Bu açığı nasıl kapattı? Faizin yüksekliğine, vadenin kısalığına bakmadan yurtiçinde ödediğinden fazla borçlandı. Net 14 katrilyon lira ek iç borç yükü altına girdi. Ama yetmedi... Allah’tan IMF imdada yetişti. Büyük bölümü IMF’den olmak üzere 23 katrilyon lira dış borç bulundu. Bunun 7 katrilyon lirası ile vadesi gelenler ve faizler ödendi. Kalan dövizler Türk lirasına çevrilerek elde edilen 16 katrilyon lira ile de memur ve emekli maaşlarını, çiftçi borçlarını aksatmadan ödemek mümkün olabildi.



2003 yılında vergi gelirleri artmayacak. Tersine hükümet vergi gelirlerini azaltıcı kararlar alıyor. Buna karşılık harcama musluğunu açtı. İyi de artan harcamaları nasıl karşılayacağız?
Anlaşıldığı kadarı ile ABD’nin 11 Eylül terör olayları sonrası artan desteğinin Irak konusundaki işbirliğine dayalı olarak süreceği sanılıyor. Fakat IMF’nin 2002 yılı ölçüsünde yardım etmesi imkansız. Hatta ve hatta hükümetin "el kesesine" güvenerek yaptığı hovardalıklar nedeniyle IMF ile başının derde girmesi bile söz konusu.
SSK ve Bağ - Kur emeklilerine sağlanan küçük rakamlardaki maaş artışının 2003 yılı bütçesine yükü 3 katrilyon lira olarak hesaplanıyor.
Emekli Sandığı, SSK ve Bağ - Kur emekli maaşlarındaki artıştan önce de bütçeye yük olmaya başlamıştı. 2002 yılında hükümet bütçenin nakit açığını kapatmak için kullandığı 16 katrilyon liranın, 10 katrilyonu ile sosyal güvenlik kuruluşlarının açıklarını kapatmak zorunda kalmıştı.
2002 yılı bütçesi hazırlanırken 8 katrilyon dolayında tahmin edilen sosyal güvenlik kuruluşları açıkları 2002 yılı içinde başlangıç ödeneğinin 2 katrilyon lira üzerine çıkarak bütçe açığını büyüttü. Zamlardan sonra 2003 yılında sosyal güvenlik kuruluşlarının büyüyen yükü nasıl karşılanacak? Hükümet maaşları zam yaptı... Ama Hazine’de para yok... "Türkiye bizim canımız... Feda olsun paramız..." diyerek IMF bize yeni borçlar verecek, biz de bu dövizleri Türk lirasına çevirerek maaş mı ödeyeceğiz? Hep birlikte göreceğiz...