Bu girişe bakarak enerjide Türkiye'nin doğalgaza aşırı ölçüde bağlanmasını "küçümsemeye imkân yok"... Ama unutmayınız ki bazı olumsuz gelişmelerin ardında "mecburiyet" var.(1) Bugüne kadar BOTAŞ iyi projeler gerçekleştirmiş. İyi bağlantılar yapmış. 2004 yılında 22.1 milyar metreküp doğalgaz tükettik.2005 yılında 25.0 milyar metreküp doğalgaz tükettiğimiz, 2006 yılında da bu dolayda bir tüketim olacağı tahmin ediliyor.BOTAŞ'ın doğalgaz alım anlaşmaları 67.8 milyar metreküp. Bunun 30 milyar metreküpü Rus gazı. Demek ki, mevcut alım anlaşmalarına göre Rus gazının payı yüzde 50 dolayında. Demek ki, Rus gazı olmasa bizim Rusya dışından 37.8 milyar metreküp gaz bulma imkânımız var. Demek ki, Rusya dışından bulacağımız gaz bize yetecek miktarda. BOTAŞ, İran gazını, Azerbaycan ve Türkmenistan gazını Türkiye'ye getirmek için boru döşerken "Ne gerek var bu harcamalara?" deniliyordu. Görülüyor ki, doğru işler yapılmış. Ukrayna ile Rusya Federasyonu arasındaki doğalgaz krizi, bize iki şey öğretti (1) En pahalı enerji, olmayan enerjidir. (2) Biz, doğalgaz alımında riski oldukça dağıtmışız. Korkulduğu kadar Rus gazına bağlı değiliz. (3) Açıklanan fiyatlara göre, biz doğalgaza korktuğumuz kadar fazla ödeme yapmıyoruz. (2) Rus gazı için iyi bağlantılar yapılmış.n Ukrayna üzerinden Türkiye'ye Rus gazını getiren boru hattında 6 milyar metreküp gaz akıyordu. Boru hattı ilave 8 milyar metreküp getirecek şekilde genişletildi. "Bu durumda Mavi Akım'a ne gerek var?" deniliyordu. n Başka ülke topraklarından geçmeden, Karadeniz'in altına döşenen boruyla Türkiye'ye gaz getirilmesi büyük gürültülere neden oldu. Mavi Akım şimdilik doğrudan 16 milyar metreküp gazın nakline imkân veriyor. Kapasitesini artırmak mümkün. Ukrayna gibi ülkeler Batı boru hattından gaz geçişini engellese de, Türkiye Mavi Akım ile doğrudan Rus gazı alma imkânına sahip.(3) Bakü-Ceyhan boru hattı gazda güvenlik sağlayabilir. n Bakü-Ceyhan petrol boru hattı dolaylı olarak Türkiye'nin Azerbaycan ve Türkmenistan gazını da kullanma imkânını yarattı. Bu ülkelerden gelecek gaz rahatlık yaratacak.(4) İran boru hattına ABD karşı idi. İyi ki yapmışız. n İran boru hattına politik olarak ABD karşı idi. İran'dan gaz alımına da karşı. Ama iyi ki yapmışız. İyi ki, gaz akımı başladı.(5) Nijerya ve Cezayir'den gelen sıvı gaz da önemli. n Nijerya ve Cezayir'den yılda 5.2 milyar metreküp sıvı gaz getirerek doğalgaza çevirme imkânımız var. Bağlantılarımız iyidir Bunlar iyi de, enerjide doğalgaza bağımlılığımız ne durumda?2004'te tüketilen 22.1 milyar metreküp gazın yüzde 61'ini santrallar yaktı. Elektrik yaptı. Yüzde 18'ini sanayi kullandı. Yüzde 19'u evlerde yakıldı. Yüzde 2'si gübre oldu.Demek ki, en büyük tüketim elektrik santrallarında... Çünkü, toplam elektrik üretiminin yüzde 43.8'ini doğalgaz yakan santrallar üretiyor.Neyse... Elektrik enerjisi politikamızdaki yanlışlar sonucu doğalgaza bağlandık. Hata yaptık. Doğalgaz boru hatlarının yapımında, doğalgaz kontratlarında yanlışlar yaptık. Hata yaptık. Ama bugün ağlanacak durumumuz yok. Gazda da elektrik enerjisinde de sorun yok. Sanayinin kullandığı gaz da evlerde kullanılan gaz da kesilmez. Elektrik üretimi de durmaz... Başkalarının durumuna bakarak boş yere ağlaşmayalım. Ağlanacak durum yok Toplam 100.00Rüzgâr 0.03Hidrolik (su) 25.33Termik 74.64 - Taşkömürü 7.80 - Linyit 17.76 - Fuel-oil 3.87 - Motorin 0.00 - Doğalgaz 43.80 - Jeotermal 0.07 - LPG 0.25 - Nafta 1.02 - Diğer 0.07 guras@milliyet.com.tr Enerji kaynaklarına göre brüt elektrik enerjisi üretiminin dağılımı (%)