İngiltere'de 1997'de büyük bir skandal patladı. Formula - 1 otomobil yarışlarının düzenleyicisi ve TV kanallarında yayımlanma hakkını satarak büyük paralar kazanan Bernie Ecclestone, "Sigara yasağını delerek İngiltere'de yarışları sürdürebilmek için", İngiltere'nin Başbakanı Tony Blair'in partisine 1 milyon dolar bağışta bulunmuştu.
O yıl The Economist'te yayımlanan bir habere göre Tony Blair, İngiltere'de sigara reklamını yasaklayan kanuna özel bir ekleme yaparak Formula - 1'de yarışacak otomobillerin üzerine alınacak sigara reklamlarını yasak dışında tutmuştu. Blair halktan özür diledi. 1 milyon dolar bağışı iade etti.
Aradan 6 yıl geçti... Şimdi farklı bir tablo ile karşı karşıyayız. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı, Formula - 1 yarışlarının yapılması için para almıyor, tersini yapıyor. Formula-1 patronu Bernie Ecclestone'ye "Geliniz Türkiye'de bizim yaptığımız pistlerde otomobilleri koşturunuz, otomobillerin üzerine istediğiniz kadar sigara reklamı alınız" diyerek 120 milyon dolar ödüyor. Formula - 1 yarışlarında özel yapılmış, çok güçlü motora sahip otomobiller kullanılıyor. Her yarışta 24 takım en az iki otomobil eskitiyor.
İngiltere'de sadece "Formula - 1" yarışlarında kullanılan otomobiller değil ABD'de yapılan "IndyCar" yarışları için de yılda 300 dolayında yarış otomobili geliştirilip, üretiliyor. Bu işlerde 8 bin insan çalışıyor, 50 bin İngiliz ekmek yiyor. Tony Blair bağış skandalı patladığında kendini şöyle savundu: "Formula - 1 yarışlarını sigara reklam yasağı dışında tutmamızın nedeni aldığımız 1 milyon dolar bağış değil. Bu sanayinin ve bu sanayinin sahip olduğu ileri teknolojinin İngiltere için önemidir."
Şimdi bizim hükümetimiz de Formula - 1'in peşinde. Bizde yarış otomobili sanayii yok. Formula - 1'in istihdam yaratma gücü yok. İyi de biz Formula - 1 yarışlarını sigara reklam yasağı dışına neden ve nasıl çıkaracağız?
HABER TAKİBİ: Mahkeme Kepez'in defterlerinin Uzanlar'a iadesine karar verdi. Böyle gider ise Uzanlar yakında mahkeme kararı ile Kepez'i ve ÇEAŞ'ı da geri alır.
Enerji Bakanlığı Kepez'i Uzanlar'a veren imtiyaz sözleşmesini 12 Haziran'da iptal etti. Mahkemeden sadece ihtiyati tedbir kararı alındı. Bu tedbir ile Kepez'in evrak ve belgeleri yediemine teslim edildi. İdari kararın mahkeme kararı ile desteklenmesi için Hukuk Usulü Mahkemeleri Kanunu'nun 109'uncu maddesine göre, 10 gün içerisinde "Uzanlar aleyhine esas hakkında dava açılması gerekiyordu."
Hükümet bu davayı açmadı. Bunun üzerine Uzanlar Antalya 4'üncü Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurdu. Mahkeme, "Kepez'in tüm muhasebe kayıtlarının, defterlerinin, çeklerinin, faturalarının, senetlerinin, teminat mektuplarının Antalya İcra Müdürlüğü'nce Uzanlar'a iadesine karar verdi ve temyiz yolunu da kapattı.
Dün bu sütunda yayımlanan yazıda, doğru dürüst hukuki takibat başlatmaması halinde el konulan bankaların ve şirketlerin eski sahiplerine iade edileceğini, kimseden beş kuruş alınamayacağını, yazmıştım... Ne demek istediğimi bilmem anlatabiliyor muyum...