Gülsan Şirketler Grubu’nun inşaat kolu 2002 yılında Afganistan’a otoyol yapmaya gitti.
Bugüne kadar 8 otoyol projesini doğrudan veya dolaylı olarak tamamladı. Fakat yöneticileri gördüler ki, Afganistan’da çalışanların can güvenliğini korumak imkânsız.
Afganistan’dan çekilmeye karar verdiler. İşe başlarken uçaklarla götürdükleri yol yapım makinelerini derleyip toplayarak şantiyelerini kapatırken, bu defa şirketin hâkim ortaklarının yeğeni olan mühendisleri ile arkadaşı kaçırıldı. İki çalışanlarının canını zor kurtardılar.
34 ülkede 354 proje
Gülsan Şirketler Grubu, 1946 yılından bu yana inşaat işinde, 2000 yılından bu yana yurtdışında müteahhitlik yapıyor. Otoyol yapımında Türkiye’nin önde gelen inşaat gruplarının başında geliyor. Otoyol dışında, enerji konusunda da faaliyet gösteriyor.
Gülsan Şirketler Grubu, Afganistan’da otoyol yapan 5 Türk müteahhitlik firmasından biriydi. Can güvenliği olmadığı için Türk müteahhitlik firmalarının tamamı Afganistan’ı terk etti.
Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Dairesi’nin verdiği bilgilere göre, Türk müteahhitleri yurtdışında 2003 yılında 3.5 milyar dolar, 2004 yılında 6.5 milyar dolar, 2005 yılında 9.7 milyar dolar, 2006 yılında 15.9 milyar dolar tutarında ihale üstlenmişti. 2007 yılında bu rakam 19.5 milyar dolara ulaştı.
Can ve mal güvenliği
Bu yazının yanında verilen tabloda görüleceği gibi, Türk müteahhitleri başta Rusya olmak üzere gelişme çabasındaki ülkelerde ihalelere giriyor, iş yapmaya çalışıyor.
Türk müteahhitlerinin iş yapmaya çalıştıkları ülkelerin hemen tamamı, hukuk düzeni, can ve mal emniyeti konularında sorunlu ülkeler.
Bu ülkelerde iş yapmanın zorlukları Türk kamuoyunca yeterince bilinmiyor. Türk müteahhitleri iş bağlantısı yaptıkları bu ülkelerde büyük sorunlarla karşılaşıyor. Türk kamuoyuna can güvenliği konusundaki sorunlar yansıyor da, hukuki sorunların büyüklüğü gözden kaçıyor.
Tabii ki Türk müteahhitleri para kazanma bekleyişi içinde bu ülkelerde iş almaya çalışıyor. Ve de iş aldıktan sonra çok sayıda Türk ve yerel işçiye ve mühendise iş imkânı yaratıyor. Gelir kapısı açıyor. Fakat genelde ülkelerdeki ekonomik ve sosyal istikrarsızlık ve de hukuki sorunlar sonucu aldıkları işleri “mutlu olarak “tamamlayamıyor.