Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Sayın okuyucularım kazın ayağı öyle değil... Merkez Bankası kâr falan etmedi. Kârı, sizin, benim, maydonoz, simit, ekmek alırken ödediğimiz KDV ile diğer vergilerden Hazinenin Merkez Bankasına faiz şeklinde yaptığı transferden cömertçe harcadıktan sonra kalan paradır.Arz edeyim efendim...Kriz banka sistemindeki batışın ortaya çıkmasına yol açtı. Banka sisteminin batması demek, bankaların halktan topladıkları mevduatı ödeyemez hale düşmeleri demektir. Bankalar mevduatı ödeyemez ise, Türkiye Arjantin olur. İşte onun için hükümet duruma el koydu. Bunun için bankalara kaynak (para) akıtmak için yola çıktı. Bu durumda hükümetin önünde iki yol vardı: Bugünlerde bir sevinç, bir sevinç... İnanılmaz... Merkez Bankası 6.8 katrilyon (5 milyar dolar) kar etmiş! Bu parayı Hazineye verecekmiş. Hazine de açığını kapatacakmış! Madem ki, Con Ahmetin Devr - i Daim Makinesini keşfettik, bizim için karada, havada, denizde ölüm yok. Ele güne el açmaya ne gerek var? Merkez Bankası daha çok kâr etsin, Hazinenin açıklarını kapatsın. Olsun bitsin... Hazineye bono bastırdı (2) Hükümet (işin sonunda gene banknot basma gereği ortaya çıkmasına rağmen) diğer yolu tercih etti. Merkez Bankasına banknot bastıracak yerde Hazineye "bono" bastırdı, bonoları bankalara verdi.(Burada bir ara bilgiye ihtiyaç var! Banknot basıldığında maliyet sadece kağıt ve mürekkep parasıdır. Ama bono basıldığında faizi vardır. Bu faiz de oldukça ağırdır.)(3) Bankalar faizli bonoları aldı ama işlerine yaramadı. Bonolar vadeli. Anaparası ve faizi belli tarihte tahsil edilecek. Halbuki bankalara nakit lazım. (4) Buna da çare bulundu. Bankalara denildi ki, Siz bonoları Merkez Bankasına verin. O da size nakit para versin?(Burada da bir ara bilgiye ihtiyaç var: Merkez Bankası bankalara doğrudan nakit verse idi, banknot matbaası sadece anapara için çalışacaktı. Bono karşılığı nakit verince banknot matbaası hem anapara, hem faiz için çalıştı.)(5) Merkez Bankasının banknot matbaasında bastırıp ödediği paralarla bankalar müşterilerin mevduat hesaplarındaki açıklarını kapattılar.(6) Merkez Bankası bankaların karşılığında banknot aldıkları bonoların faizini Hazineden tahsil edince faiz zengini oldu. (1) Merkez Bankası banknot basar, banknotlar bankalara verilir, bankalar da bu banknotlarla halkın mevduatını öderdi. Bu yol en kestirme yol idi ama, IMF korkusundan bu yola kimse sapamıyor. Kim kaybetti kim kazandı? Bilge arkadaşım Ege Cansen, "Hayatın bir kısmında oynanan oyun kumara benzer. Biri kaybederken biri kazanır. Kazancın ve kaybın toplamı sıfırdır. Aynen poker masasındaki gibi... Masadaki para el değiştirir. Ama toplam para değişmez" der. İşte o biçimde Merkez Bankası kazandığına göre, biri kaybetti? Kim o kaybeden? Merkez Bankasına parayı veren Hazine ama, kaybeden halk!..(Açıklama: Geçen yıl sonunda (28.12.2001) Merkez Bankası kasasında 32.7 katrilyon liralık Hazine bonosu vardı. Bu bonolar banka kasasında ne süre bekledi? Faizi nedir? Bilemiyoruz amma... Bunların faizi yüzde 50 olsa 16 katrilyon, yüzde 40 olsa 13 katrilyon, yüzde 30 olsa 10 katrilyon lira faiz geliri eder... Merkez Bankasının 6.8 katrilyon liralık karını bu rakamlara göre yorumlayınız... Açık anlatımıyla Merkez Bankası Hazineye bir şey vermiyor. Alıyor. Harcıyor!..) guras@milliyet.com.tr Sayın okuyucularım, ben olan biteni basitleştirerek kaba çizgileriyle anlatıyorum. Ama işin esası budur. Merkez Bankasının büyük karının arkasında Hazinenin bankalara verdiği, bankalardan Merkez Bankasına intikal eden bonoların faizi karşılığı Hazineden alınan para yatar. Hazinenin ödediği para ise, halkın cebinden KDV ve diğer vergi şeklinde çıkan paradır.