Kararnamede bir madde dikkatimi çekti. Bütün kıymetli taşların vergisi artırılıyor. Ama "Elmas hariç" diye bir kayıt konulmuş...Elmas tüketim malı sayılmamış. Vergi alınmıyor... Ama halkın yaygın biçimde kullandığı cep telefonunun vergisi yüzde 20.0'ye yükseltiliyor...Nereden çıktı bu vergi artırımı? Maliye Bakanı, "cari açığı (döviz açığını) kapatmak için havyara, altın çatal kaşığa vergi konulacağını söylemişti...Duyan da, Türk milleti yatıp kalkıp altın tabakta, altın çatal tabakla havyar yiyor, kristal avizelerin aydınlattığı lüks salonlarda kristal bardak ile ithal şarap içiyor. Bu hovardalık nedeniyle de döviz açığı oluşuyor sanacak... Hükümet yatıyor, kalkıyor vergileri artırıyor. Resmi Gazete'de hükümetin belli mallarda Özel Tüketim Vergisi'ni yüzde 6.7'den yüzde 20.0'ye yükselten kararnamesi yayımlandı. Hükümet kararıyla halktan sadece daha fazla para toplar ama döviz açığı bu kararla kapatılamaz.Hükümet yatıp kalkıp vergi artırmayı, devlet yönetmek sanıyor. Mehmet Barlas'ın anlatımıyla "varlık sebebini" unutuyor. Hükümetin varlık sebebi halkın mutluluğunu sağlamaktır. Halbuki hükümet varlık sebebini sadece ve sadece vergi gelirlerini artırarak, halktan daha fazla para toplamak ve faiz ödemek diye görüyor. Sonunda toplumun mutsuzluğu artıyor.Sayın okuyucularım, altın tabağa ve kristal bardağa ve de cep telefonunun vergi konularak cari açık (döviz açığı) küçültülemez.Döviz açığı nedir? Nasıl oluşur? Kısaca arz edeyim.1) Faiz yüksek. Yüksek faiz nedeniyle (Merkez Bankası Başkanı'nın da en sonunda lütfen görüp anladığı biçimde) ülkeye "sıcak para" giriyor. Sıcak para denilen şey yüksek faizden yararlanmak, "vur - kaç yapmak" için gelen döviz. "Vur - kaç" için gelen döviz, Türk lirasına dönüştürülmek için satılınca, döviz fiyatları düşüyor. Amaç halktan vergi toplamak 2) Döviz fiyatı düşünce, ithalat ucuz hale geliyor. İnsanlar bir malı içeride üretecek veya içeriden satın alacak yerde ithal ediyor. İhracatımız artıyor diye sevinirken ithalatımız daha da fazla artıyor. Geçen yıl ihracatımız 62 milyar dolar iken 97 milyar dolarlık mal ithal ettik.3) Dış ticaret açığımız (ithalat ile ihracat arasındaki fark) geçen yıl 34 milyar dolar idi. Allah'tan ihracat ve turizm geliri de arttı da döviz açığımız (cari açık deniliyor) 15 milyar dolara düştü.4) Döviz kurunun serbestçe dalgalandığı ekonomilerde normal olarak cari açık (döviz açığı) büyüdüğünde döviz fiyatı artar. Açık kendiliğinden kapanır. Ama bizde açık büyüdüğü halde döviz ucuza satılıyor.5) Hükümet döviz açığını kapatmak için lüks ithal mallarına vergi koyarak bu malların fiyatını pahalılandırmayı, bu mallara talebi düşürmeyi ve böylece ithalatı azaltmayı düşünüyor.6) Ama hükümetin vergi koyduğu malların toplam ithalat içinde payı çok küçük. Bırakınız lüks tüketim mallarını, bizim toplam ithalatımızda otomobiller ve benzin dahil tüketim malı ithalatımız, toplam ithalatın sadece yüzde 14'ü dolayında.7) Bizim ithalatımızın yüzde 85'ini yatırım malı ve hammadde ithalatı oluşturuyor.8) İşte bu nedenle altın çatal bıçak vergisi döviz açığını kapatmaya yardımcı olamaz. Sadece listedeki cep telefonunun artan vergisi Maliye'ye bir miktar gelir getirir. O kadar. Suç tüketimde değil ucuz dövizde 2003 2004YATIRIM MALLARI İTHALATI 11.325 17.350HAMMADDE İTHALATI 50.011 65.391TÜKETİM MALLARI İTHALATI 7.536 13.927- Binek otomobilleri 2.219 4.213- Dayanıklı tüketim malları 917 1.425- Yarı dayanıklı tüketim malları 1.265 1.904- Dayanıksız tüketim malları 2.354 3.183- Esası yiy. ve iç. olan işlenmemiş 119 147- Esası yiy. ve iç. olan işlenmiş 403 523- Motor benzini 216 2.411- Taşıma araçları 39 118DİĞER İTHALAT 465 492TOPLAM İTHALAT 69.339 97.161TOPLAM İHRACAT 47.252 62.773DIŞ TİCARET AÇIĞI 22.087 34.388 guras@milliyet.com.tr İthalatın yüzde 14'ü tüketim malı ithalatı, kalanı yatırım malı ve hammadde ithalatı (yıllık ithalat/milyon $)