Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Hasta oğlunun birkaç milyon liralık bir dolandırıcılığa karışması babası Mehmet Ramazan Ongurun başına büyük dert açtı. Doğuştan hasta olduğu için babasının emekli sağlık karnesinden yararlanan Mustafa Ongur, Nizip Cezaevinde 1.5 yıl hapis yattı. Para cezasını ödeyemediği için 14 ay daha hapis yatacak olan Mustafa Ongur yüzünden dünyasının karardığını söyleyen baba Mehmet Ramazan Ongur, Emekli Sandığının oğlunun yaptıkları nedeniyle kendisinden 97 milyar 832 milyon lira talep ettiğini belirtti.Bu parayı ömür boyu ödeyemeyeceğini söyleyen dertli baba Mehmet Ramazan Ongur şöyle konuştu: "Doğumundan beri yıllardır oğlumun tedavisi için uğraşıyorum. Başıma iş açtı. Kötü niyetli eczacılar oğlumu kullanarak Emekli Sandığını dolandırmış. Oğlum sahtekarlığa karıştığı için 1.5 yıl cezaevinde kaldı. Cezayı ödeyemediği için 14 ay daha yatacak. Kamyonetimle iş yaparak geçiniyordum. Onun yüzünden kamyonetimi de sattım. İşsiz kaldım. Evdeki tartışmalar yüzünden eşimden ayrıldım. Evimi terk ettim. Gaziantepte yaşayan, emekli memur Mehmet Ramazan Ongurun "hemofili" hastası oğlu 26 yaşındaki Mehmet Ongur, bazı eczacıların işbirliğiyle, kullanım fazlası ilaç reçetesi yazdırarak Emekli Sandığını dolandırdığı iddiasıyla mahkemeye sevk edildi. Oğlunu bu duruma düşüren ve de başını belaya sokan eczacıyı öldürmeyi bile aklından geçirdiğini söyleyen Mehmet Ramazan Ongur, şöyle devam etti: Eczacıyı öldürüp hapse girsem benim için bir şey değil ama küçük bir oğlum daha var. Okumak istiyor. Geleceği parlak. Ben olmasam ona kimse bakmaz. İçine girdiğim bunalımdan kurtulmak için Gaziantepi terk ettim. Adanaya göçtüm. İş bularak moralimi bozan ortamdan uzaklaşmak istiyordum ama iş bulamadım. Param bitti. Ortada kaldım. Emekli maaşım olan 512 milyon liranın yarısını boşandığım eski eşime nafaka olarak veriyorum. Emekli Sandığının bana çıkardığı 97 milyar 832 milyon lirayı iş bularak çalışabilsem bile ömür boyu ödeyemem."Sayın okuyucularım, bu tür "memleket haberleri bizim gazetelerde yer almıyor. Ben bu tür haberleri "Radyo Foreks"in her gün yayımladığı "Doğan Haber Ajansı Muhabirleri Bildiriyor" saatinde izliyorum. Yukarıdaki haber Adanadaki Doğan Haber Ajansı muhabiri Tuncay Dağlının haberiydi. Adana Bölge Müdürü Orhan Apaydına rica ettim. Haberin metnini bana gönderdi. Bir babanın feryadı Sayın okuyucuların, haberi neden bu köşede yayımlıyorum? Şunun için... Görülüyor ki, kanunlarımız uygulanır ve mahkemelerimiz işlerse, devletimiz en ufak bir dolandırıcılık olayını bile "şıp" diye ortaya çıkarıyor, suçluları "pat" diye yakalıyor, "tak" diye cezaevine koyuyor. Bunlarla da yetinmiyor, "Yetimin üç kuruşunu kurda kuşa yem etmemek için, paranın peşini bırakmıyor". Sadece suçlunun değil, yakınlarının da yakasına yapışarak malını mülkünü sattırıyor.İyi de, garibanlar için "tıkır tıkır" işleyen bu sistem, "etliler butlular" ve de "ensesi kalınlar" için neden işlemiyor? Veya işletilemiyor? İlaç parası için Gaziantepteki 26 yaşındaki hemofili hastasını 1.5 yıl hapse atan, para cezasını ödemediği için 14 ay hapiste tutan sistem, acaba, kayıt dışı mevduat toplayarak, kayıt dışı bono satarak, kendi bankasını hortumlayarak, batan bankalardan back - to - back kredi kullanarak devleti dolandıranların ve de soyanlara karşı neden çalışmıyor?Saf ve bakir bir Anadolu çocuğu olduğum için ben olan biteni anlamakta aciz kalıyorum. Herhalde birileri çıkar da neyin ne olduğunu bize anlatır... guras@milliyet.com.tr Güçleri gariplere yetiyor