KAYSERİ
Kayseri’yi dolaştıkça insanın morali düzeliyor. İrili ufaklı bin fabrika var. Sanayiciler krizi unutmuş görünüyor. Daha doğrusu unutamıyor da, unutmuş görünüyor. Çünkü, bu kaçıncı kriz? Sanayiciler diyor ki, “Kayserili sanayileşmeyi daha yeni öğreniyordu ki 1988-1989 krizinin rüzgârını yedi. Derken 1994 ve 2001 krizleri atlatıldı. Bunlar yetmedi, 2009 krizinin fırtınası sanayiyi kökünden sarstı. Ve de bütün bunlara rağmen Kayseri’de yatırım ve üretim arzusu sönmedi.”
Demek ki Kayserili krize “şerbetlenmiş.” Şimdilerde Kayseri’de krizden söz eden yok. Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde 845, Mimar Sinan Organize Sanayi Bölgesi’nde 50, Kayseri serbest Bölgesi’nde 38 işletme üretim yapıyor. Bu bölgeler dışında da çok sayıda işletme var.
Kayseri’de sanayileşmeyi Cumhuriyet döneminin önemli devlet yatırımları olan Tayyare Fabrikası ile Sümerbank Bez Fabrikası’nda yetişenler başlattı.
Özel sektörde tencere tava üretimi ile başlayan sanayileşmenin henüz 30 yıllık
bir geçmişi var.
130 bin sigortalı işçi var
Otuz yıl önde 30 bin olan sigortalı işçi sayısı şimdilerde 160 bini geçti. Kayseri ekonomisini çok iyi tanıyan gazeteci Güneş Doğdu “Kayserililerin çok iddialı olduklarını, Türkiye yüzde 5 büyürse biz yüzde 10 büyümeliyiz” dediklerini anlatıyor.
Kayseri Sanayi Odası Başkanı Mustafa Boydak, “Markalaşmaya 15 yıl önce başladık ama şimdilerde Kayseri kadar markası olan şehir yok” diyor.
Güneş Doğdu’ya Kayseri’nin önde gelen firmalarını sordum. Bana uzun bir liste verdi: Listede “marka” olmuş, içeride ve dışarıda çok kişinin artık tanıdığı firmalar var.
Kabloda; Hes Hacılar, Hasçelik, Hedef. Elektrikli ev aletlerinde; Kumtel, Simfer, İtimat, Naturel, Femaş, Mestaş. Makinede; Dener, Güven, Makro, Mekosan, Akdemir. Mobilyada; İstikbal, Bellona, Yataş, Kilim, İpek, Mondi, Kelebek, Aldora, Ladin, Serhat, Ceha, Gürkan, Flekssit.
Raf ürünlerinde; Kantarcı, Somçelik, Nuhyaşar. Kapıda; Tuna, Emek, Star, Külça, Karmak, Artpan. Tekstilde; Orta Anadolu, Karsu, Lüks, Başyazıcıoğlu, Başak, Selenteks, Beşler, Silteks, Çetinkaya. Güneş enerjisinde; Ezinç, Özkan, Özgün, Dinler. Gıdada; Gülsan, Kayseri şeker, Balküpü, Meysu, Oylum, Saray, Ararlar, Çarşıbaşı, Hisar, Pirlioğlu. Pastırma sucukta; Şahin, Başyazıcı, Ünlü, Müslümoğlu, İmamoğlu, Danacıoğlu. Yumurtada; Kaytaş, Etaş Afyon, Tarım Gıda, Erciyes Birlik bana verilen listede isimleri önde gelen firmalar.
Büyümeyi hedef almışlar
Şimdilerde Anadolu’da meslek kuruluşları temsilcileri üretimi, istihdamı artırmak, şehirlerini öne çıkarmak için büyük bir yarış sürdürüyor. Çok ilginçtir ki valiler, kaymakamlar, yörede görevli kamu görevlileri de bu yarışı destekliyor. Kayseri’de de bu iddia ve yarış açıklıkla görülüyor. Vali Mevlüt Bilici, “Yenilikçi, girişimci, çalışkan insanıyla Kayseri marka şehir oldu” diyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, “Kayseri’yi Anadolu’nun cazibe merkezi haline getireceklerini” söylüyor. Sanayi Odası Meclis Başkanı Nurettin Okandan “Sanayinin rekabet gücünü artırmanın” önemini vurguluyor. Sanayi Odası Başkanı Mustafa Boydak, “Hedeflerinin istihdamı 200 binin üzerine, ihracatı 5 milyar doların üzerine çıkarmak” olduğunu açıklıyor. Ticaret Odası Başkanı Ali Kilci “Kayseri’nin ihracattaki payının öneminden” söz ediyor. Ticaret Borsası Başkanı Şaban Ünlü, “Topraklarının yarısı tarım üretimi için kullanılan Kayseri’de, tarıma dayalı ihtisas Organize Sanayi Bölgesi modeline bir an önce geçilmesinin önemini” belirtiyor: Genç Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Hamdi Kınaş, “Kalkınma Ajansı’nın, hibe fonlarının, Kosgeb desteklerinin yeni girişimlerin teşvikini sağladığına” işaret ediyor. OSB Başkanı Ahmet Hasyüncü, “Kayseri OSB’nin yatırımcılar için ilgi odağı olduğunu,
2.5 milyar dolarlık dış ticaret hacmine ulaşıldığını” anlatıyor.
