Olayların içinden 2006 yılında yıl sonunda enflasyonun yüzde 5'e çekilmesi, ama enflasyonun hiçbir şekilde yüzde 7'yi aşmaması hedef alınmıştı. Enflasyon yüzde 9.7 oldu. 2007 yıl sonunda enflasyonun yüzde 4'e çekilmesi, ama enflasyonun hiçbir şekilde yüzde 6'yı aşmaması hedef alınmıştı. Enflasyon yüzde 8.3 oldu. Merkez Bankası Başkanı şimdi hükümete ve IMF'ye mektup yazarak, basın toplantısında konuşma yaparak enflasyon hedefini tutturmada Merkez Bankası'nın bir suçu olmadığını anlatmaya çabalıyor. Merkez Bankası Başkanı diyor ki, 2006 yılından itibaren parayı sıktık. Parayı sıktığımız için talep düştü. Temel enflasyon göstergelerinde belirgin bir düşüş oldu. (Tercümesi: Biz yapacağımızı yaptık.) Ama ne yapalım ki, bizim etki alanımız dışında olumsuz gelişmeler oldu. Petrol ve gıda maddesi fiyatları arttı. Kuraklık oldu. Dünyada emtia fiyatları yükseldi. Enflasyon arttı. (Tercümesi: Enflasyon artışında bizim hiç suçumuz yok.) Merkez Bankası enflasyonu aşağıya çekmeye çalışıyor. Bu nedenle 2006'dan bu yana enflasyon hedefi belirliyor. Merkez Bankası Başkanı, enflasyonu artıran etkenleri sıralarken, enflasyonun aşağıya çekilmesinde büyük rolü olan ucuz dövizden hiç söz etmiyor. Döviz kurunun devamlı tırmanışta olduğu dönemlerde, Merkez Bankası açıklamalarında fiyat artışlarının yüzde 65'inin döviz kurundaki yükselişten kaynaklandığı vurgulanırdı. Eski açıklamaları ölçü olarak alınırsa, enflasyonun şimdilerde yüzde 8'lerde dolaşmasında da ucuz dövizin büyük katkısı olduğu söylenebilir. Merkez Bankası enflasyonu aşağıya çekmek için ne yapıyor? Piyasadaki mal ve hizmet büyüklüğüne (basit anlatımıyla, toplam mal ve hizmet üretimine) karşılık piyasada dolanan parasal büyüklükleri (basit anlatımıyla, satın alma gücünü/talebi) kısıyor. Başka bir anlatımla, Merkez Bankası'nın enflasyonu aşağıya çekme eyleminin ardında talebin kısılması arayışı var. Merkez ön kapıda parayı sıkıyor Gelin görün ki, Merkez Bankası bir yanda parasal büyüklüğü kısmaya çalışırken, öte yanda uyguladığı cari açığı (döviz açığını) büyütücü politikalarla dışarıdan ülkeye oluk oluk döviz cinsi satın alma gücünün girmesine imkân veriyor. Maliye ise, bütçe açığıyla, piyasaya satın alma gücü sürüyor. Sonuç olarak Merkez Bankası'nın "parayı sıkması" işe yaramıyor. Bu durumda, Merkez Bankası enflasyon hedeflemesi yapmalı mıdır? Evet, yapmalıdır. Hedefe ulaşılamasa bile ekonomide disiplin sağlar. Merkez Bankası yönetiminin enflasyon hedeflerini tutturamamasında suç kimindir? Tabii ki Merkez Bankası'nın da sorumluluğu vardır ama, suç "IMF destekli, yüksek faiz ve ucuz dövize dayalı" ekonomi politikasındadır. Üretim ve istihdam artışına dayanmayan ucuz döviz ve ucuz ithalatla fiyatları aşağıya çekmeye dönük çabalar kısa sürede sonuç verse de uzun sürede ekonomiyi rezil eder. 2008'de enflasyon ne olur? Merkez Bankası Başkanı yüzde 4.1 ile yüzde 6.9 arasında ortalama yüzde 5.5 enflasyon hedefini açıkladı. 2008'de enflasyonu döviz fiyatı belirleyecektir. Döviz fiyatı bugünkü çizgilerde kalırsa enflasyon yüzde 6 - 8 dolayında dolaşır. Ama döviz fiyatı tırmanışa geçerse enflasyon da (en iyimser tahminle) yüzde 10 - 15 aralığına oturur. guras@milliyet.com.tr Arka kapıdan para giriyor