İstanbul'da 1995 yılından bu yana "Bilişim Fuarı" düzenleniyor. Bilişim Fuarı'nda bilgisayar, bilgisayar yazılımı, haberleşme, iletişim konularındaki teknolojiler, gelişmeler sergileniyor.
1995 yılında düzenlenen ilk Bilişim Fuarı'na 71 firma katılmıştı. Fuarı 21 bin kişi gezmişti. Bu yılki fuarda 328 standda bini aşkın marka ve firma ürün tanıtıyor. Bu yıl fuarı 150 bin kişinin gezmesi bekleniyor. Hafta içinde günlük ziyaretçi sayısı 25 bin idi. Hafta sonunda bu sayının 50 bine ulaşacağı söyleniyor. Fuarı gezenlerin çoğu gençler.
Fuara katılanlardan IBM firmasının Genel Müdürü Hüseyin Kızılkaya, Bilkom/Apple Computer firmasının Genel Müdürü Tijen Mergen ve Sebit Eğitim Yazılım Teknolojisi firmasının Genel Müdürü Ahmet Eti'den öğrendiklerimi sayın okuyucularıma aktaracağım:
- Türkiye'de 1.5 - 2 milyon adet PC (bilgisayar) var. Bu sayının yıl sonuna kadar 3 milyona çıkması bekleniyor. Türkiye'de en büyük bilgisayar kullanıcısı bankacılık sektörü.
- Milli Eğitim Bakanlığı, kendi kaynaklarımız ile ve Dünya Bankası'nın desteği ile ilköğretim okulları ile liselere bilgisayar dağıtıyor. Her okula genelde 10 bilgisayar gönderiliyor. Bugüne kadar liselerin ve ilköğretim okullarının sadece yüzde 10'una bilgisayar gönderilebildi. Okullarda 60 bin dolayında bilgisayar var ama, bunların da sadece yüzde 5 dolayındaki kısmı kullanılabiliyor. Çünkü kullanım ile ilgili eğitim yetersizliği var.
- Bilgisayar makinenin ötesinde yazılıma dayalı bir teknoloji. Türkiye'de yazılıma önem verilmediğinden, bizim halkımız, öğrencilerimiz bilgisayarı yabancı yazılımlarla kullanabiliyor. Yabancı bilgiye ulaşım için kullanabiliyor.
- Şimdilerde internet çılgınlığı var. Internet ile dünyanın her köşesindeki bilgilere ulaşılabiliyor. Ama biz bu bilgi havuzuna Türkçe bilgi akıtamadığımızdan, İngilizce bilmeyen halkın ve çocukların internetten "bilgi amacı ile" yararlanma şansları çok az.
IBM firmasının Genel Müdürü Hüseyin Kızılkaya diyor ki: "- Türkiye'de şimdilerde bilgisayarların yüzde 25 kapasitesi, internete ulaşım için kullanılıyor. Fakat internete ulaşımın altyapısı zayıf. Öncelikle internet bağlantılarını sağlayacak altyapının kurulması ve güçlendirilmesi gerekiyor. Bu konuda bir şey yapılmıyor.
Bilkom / Apple Computer firmasının Genel Müdürü Tijen Mergen diyor ki: "- Okullara bilgisayar yollamakla, insanların bilgisayar satın almasıyla iş bitmiyor. Bu bilgisayarları kullananlara nasıl kullanacaklarını öğretmek gerekir. Özellikle öğretmenlerin eğitimi çok önemli. Burada tüm hizmeti kamudan beklemeyiz. Sivil toplum kuruluşları, okullardaki bilgisayarların kullanımını sağlayacak eğitime yardımcı olmalıdır.
Eğitim yazılımları konusunda uzmanlaşan Sebit firmasının Genel Müdürü Ahmet Eti diyor ki: "- Özellikle eğitim sektöründe bilgisayar demek içerik demek, dil demek. Türkçe içiriği olmayan, dili Türkçe olmayan bilgisayar yazılımlarını öğretmenler nasıl anlasın, öğrenciler nasıl kullansın? Eğitim sektöründe Türkçe yazılım çok önemli. Doğu Anadolu'da 12 ilde 3 ay süre ile Türkçe yazılımlı eğitim programı uygulaması sonucu bilgisayar ile üniversite hazırlık sınavındaki başarı oranı 100 öğrencide 15'ten, 100 öğrencide 60 öğrenciye çıkarıldı.
Sayın okuyucularım, günümüzde gelişme, sermaye ağırlığından bilgi ağırlığına kaydı. Ülke farklılaşması, insan farklılaşmasına, insan farklılaşması ise "bilgi farklılaşmasına" dayanıyor.
Eğer Türk insanı, bilgisayar ekranını "aptal kutusu olarak kullanılan" TV ekranı gibi kullanmaması gerektiğini fark eder ise, bilgisayar ekranının insanların kafasına bilgi aktarma aracı olduğunu, bu bilgi aktarımı ile "bilgi toplumu"na dönüşen ülkelerde insanların refaha kavuşacağını anlar ise, bilgisayar çağını "ıskalamamış" oluruz.
Yazara E-Posta: guras@milliyet.com.tr